Kahramanmaraş'ta 84 yaşındaki Kundakçı enkaz altındaki eşini elleriyle çekip kurtardı
Depremde evlerini kaybederek üç gün dışarıda konaklamak zorunda kalan yaşlı çiftten 84 yaşındaki yaşlı adam, bir an olsun yalnız bırakmadığı eşini çekip kurtardığını anlatarak "O olmasa ben yaşayamam" dedi.
Kahramanmaraş merkezli depremler nedeniyle 45 binden fazla vatandaş hayatını kaybetti. Yaşanan afetin ardından geriye ise acı hikayeler kaldı.
Kundakçı ailesi, Kahramanmaraş merkezli 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlere Göksun ilçesindeki evlerinde yakalandı.
Eşini evden çıkarmak için mücadele veren 84 yaşındaki adam "O benim canımdan öte onsuz yaşayamam" dedi.
DEPREMDEN KURTULAN ÇİFT ANKARA'YA GETİRİLDİ
İkinci depremde büyük oranda yıkılan evlerinden sağ salim çıkmayı başaran yaşlı çift, üniversite öğrencisi yeğenleri ve hayırseverlerin desteğiyle Ankara'ya getirildi.
EŞİNİ BİR SANİYE YALNIZ BIRAKMADI
79 yaşındaki Fatma Kundakçı, deprem sonrası yaşadığı sağlık sorunu nedeniyle Mamak Devlet Hastanesi'nde tedavi altına alınırken, 84 yaşındaki eşi Mahmut Kundakçı da hastanede kendisini bir saniye yalnız bırakmadı.
65 yıl boyunca birbirlerine yuva olan, hastalıkta ve sağlıkta birlikte olan Kundakçı çifti, yaşadıklarını anlattı.
"BİR BAKTIM ŞEHADET GETİRİYOR"
İlk depremde sabah namazı için kalkmaya hazırlandıklarını dile getiren Fatma Kundakçı, "Uyandım, ev gümbürdüyordu. Bir baktım benim adam şehadet getiriyor, sonra ben de şehadet getirmeye başladım. Çıkmak için kapıya kaçtık, son anda çıktık." açıklamasında bulundu.
İkinci depremi, şokun etkisiyle tam olarak hatırlamayan Fatma Kundakçı, sarsıntıların çok korkutucu olduğunu aktardı.
"EŞİM OLMASA BEN ORADA ÖLÜRDÜM"
Mamak Devlet Hastanesi'nde tedavisinin çok iyi gittiğini bildiren Kundakçı, "İyiyim çok şükür artık. Allah başka dert vermesin, kimseler çile çekmesin. İkinci sarsıntıda Mahmut olmasa ben orada ölürdüm, o gümbürtüde elimden tuttuğu gibi çekti beni, kurtardı. Ben onu Allah için çok seviyorum, iki sene kucağımda bebeğimle asker yolunu bekledim." dedi.
"ÖLÜRSEM ÖLEYİM, EŞİMİ ALMADAN OLMAZ"
83 yaşındaki Mahmut Kundakçı ise ikinci depremde kerpiç evlerinin büyük oranda yıkıldığını söyledi. Kundakçı, "Eşime ben bakıyorum, ikimiz yaşıyoruz. İlk depremde dışarı çıkmıştık. Sonra ben dışardaydım, hanım eve girmişti. Öğle vakti tam eve girecektim, demir kapıyı açtım o sırada bir gümbürtü koptu, ev üstüme geldi bir anda. Sanki yana yatıp tekrar doğruluyordu. Oğlum gelmişti, o beni kucakladığı gibi geriye çekti. 'Bırak beni hanım içerde. Ölürsem de öleyim, onu almadan olmaz.' dedim. 'Girme' dedi, 'gireceğim' dedim. Hanım kapının ağzına kadar gelebilmişti, kaldırıp çıkarmaya gücüm yetmedi ama sürünerek içeri girip elini sımsıkı tutup onu çektim. Sürünerek dışarı çıkarttım" ifadelerini kullandı.
ÜÇ GÜN DIŞARIDA KALDILAR
Kundakçı, üç gün dışarıda kaldıklarını ve bu sırada sürekli artçı sarsıntıların olduğunu, çok korktuklarını sonrasında da eşinin sağlık sorunları nedeniyle Ankara'ya getirildiklerini belirterek "Allah devletimizin yokluğunu göstermesin, Ankaralılara da kurban olayım. Öğrenci yeğenimiz yardım etti buraya geldik. Burada başka yakınımız yok. Fakat kalacağımız evi, yiyeceğimizi her şeyimizi temin ettiler. Allah razı olsun Ankaralılardan, herkes bize çok yardımcı oldu." sözlerinde bulundu.
"HANIMIM BENİM CANIMDAN ÖTE"
Eşinin durumunun iyiye gittiğini belirten Kundakçı, "65 yıllık evliyiz, 6 çocuğumuz var. Ben ameleyim, 6 çocuğumu öyle okuttum, büyüttüm. Yavrularımız da bizim için dört dönüyor şimdi. Hanımım Fatma benim canımdan öte." dedi.