Burdur Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz açıkladı: Depolarda an itibarıyla 24 saat yetecek kadar su var!
Türkiye kurak ve yağışsız bir dönemden geçerken yerel yönetimler kendi inisiyatifleriyle bazı çözümlere başvuruyor. İçme suyunun barajlar yerine yeraltından temin edildiği şehir Burdur'da 9 yıl önce 53 metre derinlikten su çıkarken şimdi 210 metreye inmek gerekiyor.
En kurak yıllarından birini geçiren Türkiye'de, barajların dolması gereken dönemde çoğu il yeterince yağış alamadı. Bu nedenle önümüzdeki yazın daha çetin geçeceğine dönük endişeler de artıyor ve önlemler alınıyor. Oksijen Gazetesi'nden Baran Can Sayın'ın haberine göre, bu şehirlerden biri de Burdur. Şehrin bünyesinde bulunan birçok göl ve gölet kurudu ya da kuruma tehlikesiyle karşı karşıya. Belediye sınırları içerisinde 5 Nisan günü alınan kararla şebeke suyuyla halı, araç, balkon, teras yıkama yasaklandı. Burdur Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz kararın insanlara ceza kesmekten çok bir farkındalık yaratmak adına alındığını söylüyor.
Ercengiz şehrin içme suyunu barajlardan değil ancak yeraltı sondajları aracılığıyla temin edebildiğini aktararak “Burdur’da içme suyunun sağlanabileceği bir baraj yok” diyor. Yeraltı kuyularının durumu da Ercengiz’in söylediğine göre gün geçtikçe vahim bir hal alıyor. Ercengiz, “Ben 2014’te göreve başladığımda yeraltı sularını 53-54 metre derinlikten çekebiliyorduk. Şu an ise su çıkarabilmek için 210 metre seviyesine kadar inmek zorundayız” dedi. Burdur’da kışın çok kurak geçtiğini söyleyen Ercengiz, "Yalnızca bir defa 5 Şubat’ta kar aldık. Yaz daha zorlu geçecek. Yeraltı suyu olduğu için rezervin miktarını bilmiyoruz. Stoktan haberdar değiliz. Ama kendi depolarımızda an itibarıyla 24 saat yetecek kadar su var” ifadelerini kullandı.
"GÖLLERİMİZ, GÖLETLERİMİZ KURUDU; İNSUYU GİBİ TURİSTİK MAĞARALARIMIZDA ARTIK SARKIT VE DİKİTLER GÖRÜLMÜYOR ÇÜNKÜ SU KALMADI"
Ercengiz’e göre bunda iklim değişikliğiyle birlikte yanlış tarım ve hayvancılık politikaları da etkili. Bu konuda da konuşan Ercengiz, şu açıklamaları yaptı:
“İçme suyu havzasında tarım yapılıyor. Tarım deseni değişti. Hayvancılıkta küçükbaştan büyükbaşa geçildi ve bu hayvanların beslenmesi için de daha çok su tüketen bitkiler olan mısır, yonca, şeker pancarı gibi bitkilerin ekimi arttı. Kapasite hızla tükeniyor. Göllerimiz, göletlerimiz kurudu. İnsuyu gibi turistik mağaralarımızda artık sarkıt ve dikitler görülmüyor çünkü su kalmadı. Sondaj seviyelerinde daha derinlere indikçe bunun maliyeti de vatandaşa dönüyor. Bunun olmaması için uyarı mahiyetinde bir uygulamaya geçme kararı aldık. Cezadan ziyade suyu etkin kullanma ve konuya dikkat çekme amaçlı. Bir zaman dilimi belirlemedik"
Denetimi anlatan Ercengiz, “Denetimi kısmen otokontrolle sağlayacağız. Halkımız da duyarlı. Çok büyük bir şehir de değiliz zaten. Belediye personelimiz sürekli sokakta. Özellikle temizlik elemanlarımız böyle bir durumu gözlemleme imkanına sahip. Bu şekilde bir durumla karşılaştıklarında da zabıta birimlerimize 5326 Sayılı Kabahatler Kanunu’na göre ilgili kişilere idari para cezası uygulama yetkisi verdik. Bu ceza 400 lira civarında olacak. Tekrarı halinde iki katına çıkacak” dedi.
TÜRKİYE’DE ÜÇ YERE SU KISITLAMASI GELMİŞTİ
Burdur gibi Çanakkale ve Edirne’nin Keşan ilçesinde de barajlardaki doluluk oranlarının azalmasıyla beraber belediye encümeni kararıyla su kısıtlamaları getirilmişti. Çanakkale ve Keşan’da kısıtlamalar yeniden değerlendirilmek üzere 30 Nisan’a dek sürecek. Çanakkale’de bu karar şehrin tek içme suyu kaynağı olan Atikhisar Barajı’nın doluluk oranının mart ayında yüzde 43 seviyesinde seyretmesi sonrası alınmıştı. Oysa 2022’nin aynı döneminde barajın doluluk oranı yüzde 90 civarındaydı. Keşan’da da durum farklı değil. İlçenin tek içme suyu kaynağı olan Kadıköy Barajı’nın doluluk oranı mart ayı itibarıyla yüzde 10’a dek inmiş ve ilçenin 3 aylık suyu kalmıştı.