Sevilla-Fenerbahçe maçı sonrası flaş sözler! "Jesus uyuyunca..."
UEFA Avrupa Ligi son 16 turu ilk maçında Fenerbahçe, deplasmanda Sevilla ile karşı karşıya geldi. Birçok pozisyondan yararlanamayan temsilcimiz, İspanyol rakibine 2-0 kaybetti. Müsabakayı usta spor yazarları değerlendirdi.
Temsilcimiz Fenerbahçe UEFA Avrupa Ligi son 16 turu ilk maçında zorlu Sevilla deplasmanına çıktı. Sarı-lacivertliler, Jordan ve Lamela'nın gollerine engel olamadı ve sahadan 2-0 mağlup ayrıldı.
Müsabakada birçok pozisyona Kanarya, aradığı golü bir türlü bulamadı ve turu zora soktu. Sevilla - Fenerbahçe maçının rövanşı ise 16 Mart'ta Ülker Stadyumu'nda oynanacak.
Sabah Gazetesi'nin deneyimli kalemleri; Bülent Timurlenk, Ömer Üründül ve Gürcan Bilgiç, karşılaşmayı değerlendirirken, Jorge Jesus hakkında çok çarpıcı ifadeler kullandı. İşte o sözler...
GÜRCAN BİLGİÇ: ÇOK YAZIK OLDU!
Seyrederken "ah-vah" dedirterek bitirdi ilk yarıyı Fenerbahçe. Sevilla'nın suyunu kestiler, nefes aldırmadılar, merkezde kalabalık kalıp, kanatlara yönlendirdiler. Hücumu yüksek yapmaya zorlayıp, sadece bir kornerde topa değmelerine izin verdiler. Ama aynı baskıyı onlar da yaptı. Orta sahayı çabuk geçemedik. Hızlı hücumların peşine düştük ve böyle bir maçta yakalanabilecek en iyi fırsatlar elimize geldi. Gol yapamadık.
Daha oyunun başında kırmızı kart görmesi gereken Telles'e, ikinci sarıyı da vermemek için en kritik yerden frikiği de vermedi Fransız hakem. Belki de bu maçı çok erkenden ele geçirip, bitirme şansı olabilirdi.
"SEVILLA, FRANSIZ HAKEMİ YANINA ALARAK BASKI KURDU"
Gözler Valencia'nın üstündeyken King'i üç kere golle burun buruna getirdiler. Ferdi'nin 8'deki sızması ve kaleciyi nişanlaması ayrı not, Valencia'nın orta sahadan kaleciyi avlamasına ramak kalması bir başka detay. İkinci yarıda topu rakibe bıraktılar. Sevilla doğru tepki gösterip, Fransız hakemi de yanına alarak baskıyı kurdu. Tam bir şans golü ile de uyuyan seyirciyi maça döndürdüler.
'FUTBOLUN ADALETİ YOKTUR' SEANSI VARDI KARŞIMIZDA"
Tam bir "Futbolun adaleti yoktur" seansı vardı karşımızda. O kadar çok pozisyon kaçtı, o kadar müsait durumlarda yanlış tercihler kullanıldı ki, "ben yemiyorum, sen ye" ikramlarını seyrettik. Böyle üst düzey maçların daha akıllı, sakin ve tecrübeyle geçilmesi gerekiyor. Ligdeki durumu kötü olsa da Sevilla takım olarak çözümün çok arkında. Yine de Kadıköy'ün atmosferinde şans rüzgârları farklı esecektir.
Takım olarak neler yapabileceklerini gördüler, nerede hata yaptıklarını da anladılarsa, haftaya güzel kelimeler kullanacağımız bir yazıyla karşınızda olurum.
BÜLENT TİMURLENK: JESUS UYUYUNCA...
Bu kupayı son 17 yılda 6 kez kazanan takımın La Liga'da küme düşme mücadelesi vermesi elbette sıra dışı... İspanya Ligi'ni yakından takip edenler bilir ki, bu takım 2000 yılında Atletico Madrid ve Sevilla şehri takımı Real Betis ile birlikte küme düşmüş ve dönüşünde eski kalecisi, yeni sportif direktörü Monchi ile son 20 yıl tarih yazmıştı. Peki dün gece Atletico Madrid'den 6 yiyen Sevilla mı, yoksa PSV'ye evinde 3 atmış Sevilla mı bekliyordu Fenerbahçe'yi.
"İLK YARIDA SEVILLA'NIN NEDEN LİGDE ACI ÇEKTİĞİNİ GÖRDÜK"
Jesus, unuttuğu Serdar Aziz ile üçlü defansı tercih ederken geçen sezon Marsilya'nın başında Galatasaray karşısında dağılan Sampaoli de ideal stoperleri sakat olduğundan iki orta saha Fernando ve Gudelj'i defansa çekmişti. İlk yarıda Sevilla neden La Liga'da acı çektiğini gösteren bir futbol oynarken uzun zaman sonra önde baskıyı hakkıyla yapan bir Fenerbahçe izledik.
Hücum planında ise yine sorun vardı. Takım Ferdi üzerinden yürüyor, top Valencia'ya gelince heyecan yükseliyordu. Yine de ne yaptığını bilen taraf Fenerbahçe idi ilk yarıda. Dağınık Sevilla'nın ise Nesyri'yi defans arkasına kaçırmak dışında opsiyonu yoktu. Sampaoli ikinci yarı dörtlüye dönüp Jordan hamlesiyle orta sahayı aldı, ilk gol de onun ayağından geldi.
"JESUS OYUNU OKUMAKTA ZORLANDI"
Jesus, ligi ön planda tutuyor olabilir ama dün oyunu okumakta zorlandı. Sahayı kafasındaki halı saha ölçülerinde kullanan İrfan'a ve hücumdaki silik King'i kenara almakta gecikti… İki kalite, Ocampos ve Lamela hamleleriyle Sampaoli'nın "kötü" Sevilla'sı ikinci golü de buldu. Jorge Jesus yarın yine "Önceliğim lig" diyebilir, kimse itiraz etmez! Futbolcular bakalım haftaya perşembe itiraz edecek mi?
ÖMER ÜRÜNDÜL: FORMSUZ DA OLSA LA LIGA TAKIMI
Dün gece Fenerbahçe çok iyi bir ilk yarı sergiledi. Yüksek tempolu ve atak bir futbol gündeme geldi. Etkili ataklarla sürekli rakip kaleyi zorladılar. Bazı pozisyonlarda kaleci Dmitrovic başarılıydı.
Çok net iki pozisyonu ise Joshua King değerlendiremedi. Kaleci ile karşı karşıya kaldığı pozisyonda daha önce şutu çekmesi gerekiyordu. Kafa ile kaçırdığı da çok önemli bir pozisyondu. Bunun yanı sıra rakibe tek pozisyon dahi verilmedi. Ama ikinci yarı roller değişti.
Sevilla tempoyu yükselterek oyunu domine etmeye başladı. Arka arkaya tehlikeli oldular. Ve sonra da bir şans golü ile öne geçtiler. Ardından Fenerbahçe biraz oyunu dengeledi. Bu arada Valencia'nın bir kafa şutu kalecinin üstüne gitti.
Ardından Valencia'nın gollük şutunu yine Dmitrovic kurtardı. Ama bu devrenin genelinde Sevilla'nın üstünlüğü vardı. Fenerbahçe'de bağlantılar iyice koptu. İki tehlike atlatıldı ama ondan sonra Sevilla'nın ikinci golü geldi.
Son bölümde Jesus'un oyuncu değişikliği hatası vardı. Orta sahayı boşaltıp Crespo'yu çıkarıyorsan orta saha oyuncusu Zajc'ı oyuna sürmeliydi. Takım oyundan düşmüşken gol aramak yerine daha kontrollü bir oyunla hiç olmazsa 1-0'ı tutmak lazımdı.
Peki neden 1. devre ile 2. devre arasında böyle farklılık oldu? Bunun bir numaralı sebebi iki takım arasındaki kondisyon farkıydı. Çok formsuz da olsa Sevilla bir La Liga takımı, bizim ligimizin temposu düşük. Bir de işin içine 2. ara girmişti. Rövanşta işler çok zor ama çıkmadık candan umut kesilmez.