Uzman isim Türkiye'de 150 aktif fay hattının 500'e çıktığını duyurdu!
En son 2012 yılında güncellenen Türkiye'nin fay haritası, Türkiye Maden Tetkik Araştırma Genel Müdürlüğü tarafından güncellendi. Buna göre 150 olan aktif fay hatları 500'e çıktı. Öte yandan 45 ilde 110 ilçe de aktif fay hatları üzerinde yer alıyor. Hangi bölgelerde risk daha yüksek? Yeni faylar kaç şiddetinde deprem üretebilir?
Canlı yayında değerlendirmelerde bulunan Deprem Uzmanı Prof. Dr. Süleyman Pampal, en son 2012'de güncellenen Türkiye fay haritasının Türkiye Maden Tetkik Araştırma Genel Müdürlüğü tarafından güncellendiğini bildirdi.
Buna göre 150 olan aktif fay hatları 500'e çıktığını söyleyen Pampal, öte yandan 45 ilde 110 ilçe de aktif fay hatları üzerinde yer aldığını söyledi.
Peki yeni haritada neler değişti? Hangi bölgelerde risk daha yüksek? Yeni faylar kaç şiddetinde deprem üretebilir? İşte detaylar...
Türkiye'nin aktif fay hattı haritasında güncellemeye gidildi. 6 Şubat depremleri sonrası yeni faylar belirlenirken, 1990'lı yılların başında 150 olan fay sayısı 500'ün üzerine çıktı.
Deprem Uzmanı Prof. Dr. Süleyman Pampal, yeni fay haritasını canlı yayınında değerlendirdi. Pampal'ın açıklamaları şöyle:
Kırmızı görüyoruz. Tabi bu harita daha da kızaracak. Niye öyle? Çünkü MTA 1935 yılında kurulan çok değerli bir kurumumuz. Bu konuda maden aramaları ve jeoloji özellikle Türkiye'nin jeolojinin içinde faylar ve aktif faylar önemli deprem açısında. Çalışmalar yapmak üzerine kurulmuş, günümüze kadar dinamik bir süreç. Sürekli haritalar yapılıyor. Yapılanlar yenileniyor. En son 2012'de güncellenmişti. Yeni harita çok önemli bir bulgu getirmiyor. Bu doğal bir şey.
DEPREM AÇISINDAN EN TEHLİKELİ KUŞAKLAR NEREDE YER ALIYOR?
Türkiye'nin deprem açısından en tehlikeli olan kuşakları 'levha sınırı' denilen, Kuzey Anadolu Fayı, Anadolu levhasıyla Avrasya levhasının sınırını oluşturan transform fay özelliğinde bir fayın olduğunu ifade eden Pampal, "Erzincan'dan başlayıp İstanbul'a kadar ve doğuya doğru da Van civarından İran'a doğru uzanan 1500 km ülke sınırları içinde neredeyse boyu olan bir fay bu. Ve bu fayın üzerinde zaten 39 ve günümüze kadar yaklaşık 8, 7 ve üzeri deprem üretti bu fay. Doğudan başladı, aslında batıdan 1912'de Tekirdağ civarından başladı. İstanbul'a doğru Marmara Denizi'nin içinde de kırıldı bir miktar. Orta Marmara fayına kadar geldi. Sonra 39... 42 ve 43, 44, 50'li yıllar, 60'lı yıllar... Bu fay 8 kere kırıldı. Ve yıktı, geçti. 39 Erzincan'daki depreminde milat kabul ettik. Haritamızı ve yönetmeliğimizi ondan sonra hazırladık Türkiye'de." dedi.
En son 6 Şubat tarihinde Kahramanmaraş merkezli meydana gelen depremlerini üreten fayların Doğu Anadolu Fayı ve Ölüdeniz Fayı olduğunu belirten Pampal, "Bu Ölüdeniz Fayı özellikle Kızıldeniz'in sağ boynuz gibi olan kesiminden başlayıp İsrail, Lübnan, Suriye üzerinden Hatay civarından Türkiye'ye giren fay ve Kahramanmaraş, son depremi üreten bölge burası. Türkoğlu civarından başladı, kuzeydoğuya doğru devam etti. Yaklaşık 400 km kırıldı. Bu fay da Karlıova'da Kuzeydoğu Anadolu Fayı ile kesişiyor. Bu da levha sınırı.
Tespit edilmiş hatta edilememiş hatta edilemeyecek, çünkü elde ipucu yok. Yani gözle göremiyorsunuz, ölçemiyorsunuz. Ama bu dünyada da var." şeklinde konuştu.
Pampal, sözlerine şu şekilde devam etti:
"Malatya civarında Doğanhisar, Yeşilhisar, artçı depremleri oldu. Bunlar yeni bir fay ve yeni bir deprem değerlendirmesi yapan meslektaşlarımız da oldu ama sonradan anlaşıldı ki, Türkiye diri fay haritasında görünmüyor. 6 Şubat depremlerinde üstelik yüzey kırığı da vermiş. Türkiye'de özellikle Batı Anadolu'da o kadar çok Gediz grabeni, Büyük Menderes, Küçük Menderes, Simav, Sultandağı, Orta Anadolu'da Tuz Gölü Fayı ve tabi Orta Anadolu ile Doğu Anadolu'nun ayrımı ile yapılan Orta Anadolu Fay Zonu, Deriler Fayı ve Ecemiş Fayı, bunlar çok önemli faylar. Bu önemli fayları biliyoruz."
Yeni haritada kısmen daha talihi fayların olduğunu söyleyen Süleyman Pampal, "Bu ana fayların çevresinde Doğu Anadolu Fayı'nı, Kuzey Anadolu Fayı'nı, Ölüdeniz Fayı, Batı Ege graben sistemini oluşturan fayların ana fayları civarında bunlar tabi kısmen daha küçük ölçekli faylar. Doğal olarak da daha küçük ölçekli depremler üretebilir. Ama illa küçük fay küçük deprem demek değil. Böyle genellenebilir. Bunun dışına çıkan örnekler Türkiye ve dünyada da var.
Türkiye'nin en önemli şansızlığı. Mesela Erzincan buna çok tipik bir örnektir. Türkiye'de yaklaşık 50 yılda bir yıkılır Erzincan. Kuzey Anadolu Fayı'nın tam üzerinde." dedi.