Türkiye'nin gözü İspanya'da! Bakan Yaşar Güler Abdülkadir Selvi'ye konuştu: Azerbaycan'ın yanındayız
Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, gazeteci Abdülkadir Selvi'ye Zengezur anlaşması hakkında açıklamalarda bulundu. Ermenistan'ın verdiği sözleri tutması gerektiğini belirten Bakan Güler, "İspanya'daki görüşmeyi yakından takip edeceğiz. Her zaman olduğu gibi yine gardaşımız Azerbaycan'ın yanındayız" ifadelerine yer verdi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Azerbaycan ziyaretindeki Zengezur anlaşması gündem olmaya devam ediyor. En önemli etkenlerden biri de Ermenistan'ın verdiği sözleri tutması olacak. Ermenistan tarafından Azerbaycan'a düzenlenen terör saldırılarının tekrarlanmaması için uyarılar peş peşe geldi.
Gazeteci Abdülkadir Selvi, Zengezur anlaşmasının sağlıklı devam etmesi için Ermenistan'ın verdiği sözleri tutması gerektiğini yazdı.
Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ile görüşen Selvi, İspanya'daki Azerbaycan-Ermenistan görüşmesine dikkat çekti.
İşte Abdülkadir Selvi'nin "Ermenistan Zengezur sözünü yerine getirmeli" yazısı;
Anadolu Yayıncılar Birliği Başkanı Sinan Burhan’ın ev sahipliğinde Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ile bir araya geldik.
İtiraf edeyim Yaşar Güler'i Genelkurmay Başkanı olduğu dönemde hep resmi üniforma içinde görmeye alıştığım için sivil haline alışmakta zorlanmıştım. Ama Yaşar Güler çok kısa sürede adapte olmuş.
Milli Savunma Bakanı ile sohbet ederken, Karabağ başta olmak üzere bölgedeki gelişmelerin çok dikkatli bir şekilde takip edildiği sonucunu çıkardım. Devlet uyumuyor. İkinci bir nokta daha dikkatimi çekti. Karabağ’dan söz edilirken Türkiye ve Azerbaycan aynı cümle içinde kullanılıyor. İki devlet bir millet böyle olunuyor herhalde.
BAKAN GÜLER’E SON DURUMU SORDUM
Milli Savunma Bakanı Güler’e, Azerbaycan’ın 24 saatlik müdahalesinin ardından Karabağ’daki son durumu sordum. “44 günlük savaşın sonunda bir ateşkes anlaşması imzalandı. Herkesin beklentisi anlaşmaya taraf olanların buna mutlaka uymasıydı. Ancak süreç içerisinde Azerbaycan buna harfiyen uyarken Ermenistan gerekli şartları yerine getirmedi.
Ermenistan’ın başta Zengezur Koridoru’nun açılması olmak üzere, verdiği sözleri yerine getirmesi, yürütülen görüşmelerin sonuç odaklı olarak devamının sağlanması istikrarın tesisi için yegâne yoldur.
Önümüzdeki günlerde İspanya’da tarafların bir araya gelerek yapacakları görüşmeleri yakından takip etmekteyiz. Bir kez daha ifade etmekte fayda var. Biz ‘iki devlet, bir millet’ anlayışıyla her zaman olduğu gibi şimdi de can gardaşımız Azerbaycan’ın yanındayız” diye karşılık verdi.
PAŞİNYAN AMAN DİKKAT
5 Ekim’de İspanya’da Aliyev ile Paşinyan’ın bir araya geleceği toplantı 24 saatlik müdahalenin ardından önemli olacak. Ancak Paşinyan’ın artık kendisine gaz verenlerin savaş meydanlarında yalnız bıraktığını görmesi gerekiyor. Cephede Azerbaycan karşısında yaşadığı her yenilgi Erivan’da Paşinyan’ın koltuğunun sallanmasına yol açıyor. Paşinyan, Zengezur Koridoru’nu kriz nedeni olmaktan çıkarıp fırsata dönüştürürse hem Ermenistan hem de kendisi bundan kazançlı çıkar.
Yoksa her yenilginin ardından istifa sloganları ile Erivan’ın meydanlarını dolduran öfkeli kalabalık bir gün Paşinyan’ın devrilmesine yol açabilir. Paşinyan; İspanya’da bu tehlikeyi gözardı etmeden masaya oturmalı.
SURİYELİ SIĞINMACILAR
Bir süredir düzensiz göçmenlerle mücadele ve Suriyeli sığınmacıların ülkelerine dönmeleri konusunda kararlı bir çalışma yürütülüyor. İklim değişti. Bu konuda bir MGK kararı olup olmadığını sordum.
Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, “Hükümetimiz el yordamıyla değil ne yaptığını bilerek çalışıyor. Biz yıllar önce bu insanları ölümden kurtarmışız, aileleriyle gelmişler bize sığınmışlar. Devletimizin aldığı kararlar çerçevesinde yerleştirildikleri şehirlerde belirli kurallar ve şartlarda yaşamaları gerekiyor. Ama yerleştirildikleri yerleri değiştirenler var. Kurallara uymayanlara tedbir almak, kaçak olanların gönderilmesi konusunda İçişleri Bakanımız çok yoğun ve başarılı bir çalışma yürütüyor.
Savaştan, terörden ve ölümden kaçarak umudunu bizlere bağlayan masum ve mazlum insanların gönüllü, güvenli ve saygın bir şekilde ülkelerine dönmeleri için çalışmalarımız yoğun bir şekilde devam ediyor. Bu insanlar da kendi topraklarına dönmeye istekliler ancak orada henüz bu ortam tesis edilemedi” dedi.
SURİYE’DEN NİYE ÇIKALIM?
Suriyeli sığınmacıların ülkesine dönmesi için Türkiye yoğun bir çaba içinde. Şam rejimi ise Türkiye ile işbirliği yapmak yerine “Suriye’den çıkın” diyor. PKK’ya, DEAŞ’a, ABD’ye aynı şeyi söylemiyor ama 3 milyonu aşkın Suriyeli’yi yıllardır barındıran Türkiye’den bunu talep edebiliyor.
Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Suriye yönetimine en üst seviyeden yanıtını verdi. “Siz oradan çıkacaksınız, diyorlar. Biz niye çıkalım? Sınırlarımızın güvenliği ve Suriyelilerin geri dönüşlerini kolaylaştıracak huzur ortamı sağlandıktan sonra çıkacağız, tabii ki kimsenin toprağında gözümüz yok” diye konuştu.
ŞAM ADIM ATMALI
Bunun üzerine, “Şam ile irtibat sağlanarak dönüşleri sağlanamaz mı?” diye sordum. Yaşar Güler, “Şam’ın kendi vatandaşlarının ülkelerine gönüllü, huzur içinde dönmeleri için birtakım vaatleri yerine getirip, güvenliği sağlayıcı adımlar atması ya da bu yöndeki adımları desteklemesi gerekiyor” dedi.
GÜVEN SORUNU
Suriye’ye dön demekle dönülmüyor. Çünkü Şam rejiminin katliamından kaçan bu insanlar Esed rejimine güvenmiyor. Suriye’ye döndüklerinde can ve mal güvenliklerinin garanti altında olduğuna inanmak istiyor.
Milli Savunma Bakanı Güler de ona işaret etti. “Önce anayasa çalışmalarının tamamlanması, daha sonra tüm kesimleri kapsayacak seçimlerin yapılarak bir hükümet kurulması ve hükümetin de vatandaşlarına çağrıda bulunması en uygun çözüm. Ama bu konuda bir türlü ilerleme sağlayamıyorlar” dedi.
DÖNÜŞ SÜRECİ NE ZAMAN
Bakan Güler’e bu kez, “Dönüş süreciyle ilgili bir öngörünüz var mı?” diye sordum. “Hemen, bugün-yarın demek çok zor. Biz elimizden gelen çabayı göstermeye devam edeceğiz” diye cevap verdi.
DÖRTLÜ MASA TIKANDI MI
TÜRKİYE, Rusya, İran ve Suriye’nin de içinde yer aldığı bir dörtlü mekanizma oluşturulmuştu. Ama bir süredir dörtlü toplantılar yapılmıyor. Milli Savunma Bakanı’na dörtlü masanın tıkanıp tıkanmadığını sordum.
Şam yönetimini eleştiren bir yanıt verdi. “Mutlaka masaya dönülür ama ne zaman? Biz her zaman diyaloğa, oturup konuşmaya hazırız. Bunun yanında her ülkenin bir sorunu var. Rusya’nın başı Ukrayna ve ambargolarla dertte. Suriye tarafının istekleri hemen kabul edilebilecek bir şey değil. “Türkiye terk etsin” istiyorlar, Türkiye niye terk etsin! Yine Suriye tarafı, huzur ve güvenliği tesis ettiğimiz bazı bölgelerle uğraşmaktan halkının petrolünü çıkartıp satanlara vakit bulamıyor” dedi.
ŞAM YÖNETİMİ BEDEL ÖDER
Peki Bakan Güler haksız mı? Şam yönetimi kendi toprakları üzerinde bir devlet kurmaya çalışan terör örgütü PKK-YPG ile kolkola ama Suriye’nin toprak bütünlüğünü savunan Türkiye ile işbirliğine yanaşmıyor.
Kendi bilir. Gün gelir bunun bedelini çok ağır bir şekilde öder.