Türk Dişhekimleri Birliği Genel Başkanı Narin hakkında konuştu: Diş kayıtlarının önemi ortaya çıktı
Türk Dişhekimleri Birliği (TDB) Genel Başkanı Tarık İşmen, Narin Güran cinayetinde günlerce tartışma konusu olan ağabeyinin kolundaki diş izlerinin kime ait olduğunun hızla belirlenememesinin ciddi bir sorun doğurduğundan bahsetti.
FDI Dünya Dişhekimleri Birliği ve Türk Dişhekimleri Birliği'nin ortak ev sahipliğiyle düzenlenen 2024 FDI Dünya Dişhekimliği Kongresi, 12-15 Eylül arasında İstanbul Kongre Merkezi (ICC) ve İstanbul Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı'nda (ICEC) düzenlendi. Uluslararası öneme sahip bir platform olan FDI Dünya Dişhekimliği Kongresi, Türkiye’de yapılan en büyük ikinci kongre olma özelliğini taşıyor. Kongre kapsamında düzenlenen basın toplantısına FDI Dünya Dişhekimleri Birliği Başkanı Dr. Greg Chadwick ve Türk Dişhekimleri Birliği Genel Başkanı Tarık İşmen konuşmacı olarak katıldı. Genel Başkan ve diş hekimi İşmen, hala çözülemeyen Narin Güran dosyasının, adli diş hekimliği açısından diş kayıtlarının önemini ortaya çıkardığını kaydederek, Demirören Haber Ajansı’na önemli açıklamalarda bulundu.
'DİŞ KAYDI HAYATİ ÖNEME SAHİP'
İşmen, diş kayıtlarının adli diş hekimliği açısından çok özel ve önemli bir konu olduğunu söyleyerek, 'Deprem felaketinde binaların kat kat yığılması ve bunların taranması ve buradan çıkarılan vefatların kimlik tespitlerinde sıkıntı yaşandı. Kayıt yok. Bizde kayıtsızlığın sebeplerinden bir tanesi devletin koruyucu hekimlikle ilgili hiçbir kaygısının olmaması. Devlet vatandaşını alsın ağzının durumunu tespit etsin, bunu panoromik röntgenle mi yapar bunu tarayıcılarla mı yapar, şu anda artık dijital tarayıcılar da ağız içinde çok ciddi iş yapıyor; böyle bir şeyle kayıtların mutlaka olması gerekiyor.Bizde ne yazık ki kapsamlı bir kayıt sistemi yok' dedi. Narin cinayetinde de ağabeyi Enes’in kollarındaki diş izlerinin kime ait olduğunun hızla belirlenememesinde zaman kaybı olduğuna değinen İşmen, 'Burada tabii Narin'de geç kalındı. Aslında çocukların her birinin bir diş hekimine zimmetlenmesi gibi bir yöntem olmalı. Nasıl ki her yenidoğan bebeği takip eden bir ebesi, takibi var, aile hekimi var, onun yanına mutlaka diş hekimi de eklenmeli. Bu konuda yapılması gereken takipler ve tutulması gereken kayıtlar var. Bu hem insan kaybımız açısından, hem de adli tespitler açısından çok önemli. Bu konuda mutlaka bir sistem oluşturulmalı diye düşünüyorum. Bu olay sadece bir ağız diş sağlığı taraması değil, belki de bizim daha sağlıklı kayıtlar tutmak için sebebimizden biri olmalı diye düşünüyorum' diye konuştu.