Son dakika... Kocaeli Şehir Hastanesi Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın katımıyla açıldı
Son dakika... Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yapımı tamamlanan 1218 yatak kapasiteli Kocaeli Şehir Hastanesi'nin açılışında halka seslendi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, muhalefete seslenerek, "Bay bay Kemal sen hayatında böyle hastane gördün mü? Senin SSK Genel Müdürü olduğun zaman hastanelerin hali ortadaydı. Hastanelerde hastalarımız rehin alınır, oralarda ölürlerdi. Bunlara bu vatan teslim edilir mi?" dedi.
368 bin metrekarelik alan üzerinde 1218 yatak kapasiteli olarak planlanan Kocaeli Şehir Hastanesi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katıldığı törenle hizmete açıldı.
Hastane; 218 poliklinik, 188 yoğun bakım yatağı, 30 diyaliz yatağı ve 63 ameliyathane ile hizmet verecek. Ayrıca depreme karşı 1069 sismik izolatöre sahip.
Açılışta halka seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, muhalefeti hedef alarak Kemal Kılıçdaroğlu'nun SSK Genel Müdürlüğü dönemini hatırlattı. Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle:
"Bugün yine adı koca, gönlü yüce tabiatın ve tarihin şehri Kocaeli'nin tüm güzel insanlarına buradan selamlarımı gönderiyorum. Açılışını yapmak üzere bir araya geldiğimiz elhamdülillah Kocaeli Şehir Hastanemiz ile diğer yatırımların hayırlı olmasını diliyorum. Bay bay Kemal sen hayatında böyle hastane gördün mü? Senin SSK genel müdürü olduğun zaman hastanelerimizin hali ortadaydı. Rahmetli Savaş Ay hayatta olsaydı da onunla yaptığı programları bir daha görseydik. Neydi o hastanelerimizin hali, neydi o kepazelikler. Hastanelerde hastalarımız rehin alınır veya rehine alınır oralarda ölürlerdi. Hatırlıyor sunuz o günleri değil mi? O zaman SSK'nın başında bay bay Kemal vardı. Bunlara bu vatan teslim edilir mi?"
"GENÇLERİN ÜZERİNDEN ARABAYLA GEÇTİLER"
Dün Diyarbakır'daydım. Orada vatandaşlarımızın bize yakarışlarını gördüm. 'Ne olur bizi bunların eline bırakmayın' dediler. Siz bizi bırakmadıktan sonra biz sizi bırakır mıyız? Kandil bizim Diyarbakır annelerimizin yavrularını kaçırdı mı? Şimdi Edirne'de olan bir Selo var ya, 51 Kürt kardeşimizi bunlar öldürdü mü? Hatta, bu gençlerin üzerinden arabayla geçtiler. Onlar da Kürt'tü. Hani siz Kürtlere kadir kıymet biçiyordunuz? Bunların derdi Kürt falan değil, onlar ne kadar Kürt'se biz o kadar Türk'üz. Biz Türküyle, Kürt'üyle, Laz'ıyla, Çerkez'iyle, Abaza'sıyla tüm kardeşlerimizi seviyoruz.
İZMİR İÇİN BAYRAM ÖNCESİ
Parası olan vatandaşlarıma sesleniyorum; artık hastalarınızı Cleveland'a göndermeyin. Doktorsa onlardan geri değil. Muhteşem bir hastane. Ülkemizin büyükşehirlerini bu hastanelerle donatıyoruz. Şimdi İzmir var. Bayram öncesi açmaya çalışacağız.
Türkiye'yi sağlık alanında küresel bir cazibe merkezi haline dönüştürmeye kararlıyız. Yabancıların ülkemize olan ilgisi artıyor. Sağlık alanında kurduğumuz altyapının, sistem reformunu, insan gücünün kıymetini milletimiz gayet iyi biliyor.
HATAY'DAKİ HASTANE TEMELİ
Muhalefet her gün yeni bir yalan ile bu eserlere saldırmayı sürdürüyor. Hatay'da inşasına başladığımız hastanenin temelinden bir fotoğraf karesiyle bizi ters köşe yapmak isteyen bir kendini bilmez vardı. O hastane 1,5 ay içerisinde hizmete girecek. Bakalım dalgasını geçtikleri temelin üzerinde yükselen hastane açıldığında milletimizden özür dileme onuru gösterecek mi?
CHP Genel Başkanı'nın hayatının önemli bir bölümü şehir hastaneleriyle uğraşmakla geçti. Türkiye 6 Şubat depremlerinin yükünün altında devletinin gücü, insanlarının fedakarlığıyla ayağa kalktı. Sanıyorlar ki bu işler kendi kendine oluyor. Türkiye'nin 21 yılda elde ettiği demokrasi ve kalkınma kazanımlarına bakıp esip gürlüyorlar. Biz köhne düzeni değiştirdik.
Gözümüzü hedeflerden bir an ayırmadık. Bugün yeni bir mücadelenin içindeyiz. Bu mücadele 14 Mayıs'ta Türkiye Yüzyılı müjdesini tüm insanlığa verme mücadelesidir. Siz hazırız derseniz bu iş biter. Türkiye Yüzyılı vizyonu önüne engeller çıkarmak için çalışıyorlar.
"TERÖRİSTLERİ YENİDEN DEVLETE DOLDURACAKLAR"
7'li bir masa kurdular, kumar masası. Yetmedi PKK'sından FETÖ'süne tüm terör örgütleriyle anlaştılar. Emperyalistlerin ve tefecilerin desteğini aldılar. Ama milletin kendisi yok. Vizyon zaten yok, program deseniz bunların aklı ermez. Proje diye ortaya koydukları yalan yanlış konular. Bir kısmı da bizim yaptığımız işler. Bunların ülkeye ve millete vaatleri bulunmuyor. Yapacakları tek iş ortaklarının altında birer Cumhurbaşkanı Yardımcılığı koltuğu çekmek. Kamudan atılan teröristleri yeniden devlete doldurmak. Hazine'yi tam takır edip maaş ödeyemez hale getirmek. Eski Hazine'nin başındakiyle beraber birlikte otelde kapalı kapılar ardında IMF ile görüştüler.
"BİZ IMF İLE DEĞİL, KENDİ KENDİMİZE YETERİZ"
Benim bir zamanlar birisi bakanımdı. Şimdi Davos'ta oturduk, IMF'in başındakiyle konuşuyoruz. O şimdi Altılı Masa'nın etrafındaki kişi de bakanım. Ben dedim ki IMF'in başındaki zata, 'Türkiye'ye adamlar gönderiyorsunuz, Türkiye'yi ben yönetiyorum, siz değil. Siz taksitlerinizi almaya geliyor musunuz, alıyor musunuz alıyorsunuz. 2013'e kadar devam ettik ve IMF'i defettik. Ama CHP'ye sorarsanız IMF ile oturup konuşmak lazım. Biz IMF ile değil, biz kendi kendimize yeteriz. 23,5 milyar dolar olan IMF borcunu 2013'te sıfırladık. Merkez Bankası'nın rezervi 27,5 milyar dolardı. Şimdi 100 milyar doların üzerine çıktı. Başbakanlığım döneminde bir ara 135 milyar doların üzerine çıkmıştı. Şimdi yine yakalayacağız.
11 büyükşehir belediyeniz var; Ankara'da, İstanbul'da, İzmir'de yaptıkları bir şey var mı; yok. Yapamazlar. Daha şimdiden her gittiği yerde bakanlık dağıtmaya başlamadı mı? FETÖ'cülere, PKK'lılara söz vermedi mi? Burası bir hukuk devleti, hukuk devletinde mahkumları tekrar içeri alacaklar. Selo'yu çıkaracaklarmış, çocuk katilini çıkaracaklarmış. Benim milletin bu çocuk katiline dışarı çıkarma sözü verenlerle beraber olur mu? Onun için 14 Mayıs'a kaldı 28 gün.
"ÜLKEYİ TEFECİLERE PAZARLIYOR"
Yurtdışından 300 milyar dolar getireceğim diye ülkeyi tefecilere pazarlamıyor mu? Sen hangi makamdasın da tefeciler bu parayı vereceğinin sözünü veriyor. 20 yıldır bu devleti yönetiyoruz. Sen bakkal dükkanı bile yönetmedin. Bu tefeciler alacakları için devletin gelirlerine el koyunca maaşları kim ödeyecek? Yatırımcılar köşelerine çekildiğinde yeni teknoloji tesislerini kim kuracak?
Mesele 14 Mayıs'ta milletimizin hangi siyaset dilini ve hangi siyasetçi modelini tercih edeceğidir. Bir yanda bizim eser ve hizmet siyaseti diğer yanda bay bay Kemal'in yıkım siyaseti var. Bir yanda Cumhur İttifakı diğer tarafta kumar masası var."