Son dakika! Ankara'da kritik anlar: Sergey Lavrov- Mevlüt Çavuşoğlu görüştü
Son dakika haberleri... Ukrayna krizi, tahıl anlaşması ve Akkuyu Nükleer Güç Santrali benzeri meseleleri ele almak için Türkiye'de bulunan Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ile Türk mevkidaşı Mevlüt Çavuşoğlu'nun Ankara'daki görüşmesinin ardından Çavuşoğlu açıklamalarda bulundu.
Son dakika haberleri... Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov ile bir araya geldi.
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, dün resmi ziyaret çerçevesinde Ankara'ya geldi.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, kendisinin davetlisi olarak 6-7 Nisan tarihlerinde Türkiye’ye resmi ziyarette bulunan Lavrov ile Dışişleri Bakanlığı Resmi Konutu'nda iftar sofrasında buluştu. Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov'a Rusya'nın Ankara Büyükelçisi Aleksey Yerhov eşlik etti.
Bakan Çavuşoğlu, Rus mevkidaşı Lavrov ile bugün ikili ve uluslararası gündemdeki çeşitli konuları ele aldı. Görüşmenin ardından ise ortak basın toplantısı gerçekleştiriyor.
İşte Çavuşoğlu'nun konuşmasından öne çıkanlar;
Brüksel'de Ukrayna Dışişleri Bakanı Kuleba ile bir araya geldik. Kendilerini Türkiye'ye davet ettik.
TAHIL KORİDORU
Lavrov ile bugün tahıl koridoru anlaşmasını da görüştük. Anlaşmanın devam etmesine önem veriyoruz.
NATO Dışişleri Bakanları toplantısı marjında İngiltere ve ABD Dışişleri bakanları ile görüştük. Tahıl anlaşmasının devamı için sorunların ele alınması gerekiyor. Lavrov ile bölgesel konuları da ele aldık. Özellikle Suriye'yi değerlendirdik. Moskova'da biliyorsunuz 4'lü bir toplantı gerçekleşti. Gayretleri sebebiyle Sergey ve Rusya Federasyonu'na teşekkür etmek istiyorum.
Moskova'da her ülke tutumlarını ve görüşlerini dile getirdi. Şeffaf ve açık bir şekilde bunun devam etmesi gerektiğine inanıyoruz. Bir toplantı ile çözüleceğine inanmıyoruz bu konuda gereçekçiyiz ancak iletişim olması önemli.
Libya konusunu da ele aldık. Ülkenin bir an önce demokratik seçime hazırlanması gerektiğine inanıyoruz. Özellikle çok sayıda milis gruplar var. Libya'nın güvenlik gücüne ihtiyacı var. Ülkenin her anlamda birleştirilmesi için çabalarımızı sürdürüyoruz.
Güney Kafkasya'yı da değerlendirdik. Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki süreç, Türkiye ile Ermenistan arasındaki normalleşme sürecini değerlendirdik. Güney Kafkasya'nın kalıcı istikrar ve huzuru için adımların atılması gerekiyor.
Lavrov'un açıklamaları şu şekilde;
Türk tarafına ve Sayın Çavuşoğlu'na teşekkür etmek istiyorum.
Biz bu ziyareti Mart ayında gerçekleştirecektik aslında. Ancak ne yazık ki Türkiye deprem faciasıyla karşılaştı. Rusya yardım elini uzatan ilk ülkelerden birisi oldu. Başkanımızın talimatıyla yardım ekibi, sahra hastanesi, yangını söndürmek üzere uçakları ve insanı yardımları gönderdik. Türkiye'de olduğu gibi bizde de 'kara gün dostu' diye bir tabir var. Türk dostlarımıza elimizden gelen yardımı gerçekleştirmeye çalışacağız. Bu vesileyle tekrardan Türk halkına başsağlığı dileğinde bulunuyoruz.
Bugün kilit konuları değerlendirmiş bulunuyoruz. İkili ilişkilerimizdeki tempo iki ülke lideri arasındaki samimiyetten kaynaklanıyor. Bu tabii ki tempomuzu ve çalışmamızın dinamiğini de belirliyor.
Mayıs ayında Karadeniz İşbirliği Örgütü Parlamento Genel Kurulu toplantısı yapılacak. Hükümetler düzeyinde çeşitli temaslar olacak.
İlişkilerimizde lokomotif olan projelerden bahsettik. Özellikle Akkuyu Nükleer Santrali'ni görüştük. 27 Nisan tarihinde santralin açılışına nükleer enerji sevk etmiş olacağız. Geçen sene liderlerimiz bu gaz merkezi ile ilgili karar aldılar bu kararın ne kadar isabetli olduğunu daha da anlamış olduk. Akkuyu Nükleer Santrali'nin inşası Türkiyenin enerji güvenliğini güçlendirecektir"
Kültür alanında da işbirliğimiz devam ediyor.
Özellikle Suriye meselesine ciddi önem verdik. Rusya'nın aracılığıyla bu iişkiler normalleşiyor. Mart ayında istihbarat başkanları toplandılar. Moskova'da bakan yardımcıları seviyesinde de bir toplantı yapıldı. Önceki gün de sayın bakanın bahsettiği toplantının öneminden ben de bahsetmek istiyorum.
Libya meselesi de tüm dünyayı yakından ilgilendiren bir konu. Bu ülkeyi uluslararası camia olarak toparlamak istiyoruz. Ancak istediğimiz tempoda bu süreç ilerlemiyor ne yazık ki. Ancak Türk dostlarımızla amacımız ortak.
Bir de Filistin meselesi görüşüldü. İsrail-Filistin ilişkilerin onarılması görüşüldü. Ancak ne yazık ki bu süreç sekteye uğradı diyebiliriz. Ciddi çatışmalar yaşandı ve bu durum daha da gerginliğin artmasına yol açıyor. Filistin ve İsrail arasında doğrudan bir diyalogun kurulmasına ihtiyaç var.
Kafkaslar ile ilgili de tüm tarafların işbirliğinin sürdürülmesi taraftarıyız. Ermenistan ile Türkiye arasındaki ilişkinin de normalleşmesinden yanayız.
Ukrayna meselesini de ele almış bulunuyoruz. Biz bir kere daha şunun dikkatini çektik. Bu yapıcı olmayan siyaseti gütmeye devam ediyorlar. Rusya'yı yenecekleri zaman sıra Çin'e gelecek. Kendi ulusal çıkarlarını koruyan her ülkeyi sindirmeye çalışıyorlar. Bir kez daha altını çizmek istediğim bir husus var. Washington tarafı savaşı durdurmak yanlış görüşmelerin yapılmasına gerek yok diyorlar. Tabii ki biz bunun dürüst olmayan bir tutum olduğunu düşünüyoruz. Biz hiçbir zaman görüşmelerden imtina etmedik. Ancak bu görüşmeler bizim hassasiyetlerimizin dikkate alındığı durumda değerlendirilebilir. Onlar bizim haklı çıkarlarımızı göz ardı ettiler, Ukrayna ile ilişkimiz sizi ilgilendirmiyor dediler. ABD hegemanyosında herkese kendi tutumunu empoze etmeye çalışıyor ve yeni bir dünya düzeni kurmaya çalışıyor.
BM Genel Sekreteri Guterress ile tahıl anlaşmasını görüştük. Fakat Ukrayna tahılların sevkiyatı ile ilgili gerekeni yapmıyor. Bu tahılların aslan payı ciddi anlamda Avrupa'ya sevk ediliyor. Bir de imtiyazlı bir şekilde sevk ediliyor fakat fakir olan ve muhtaç olan ülkeler bu tahılların sadece yüzde 3'ünü alabiliyor. Anlaşmanın Rusya'yı ilgilendiren kısmı uygulanamıyor. BM Genel Sekreteri Guterress Batılı ülkelere sürekli çağrılarda bulunuyor fakat nafile. Rus tahıl ürünlerinin sevkiyatı ile ilgili engeller hala devam ediyor. Hatta daha sert hale getiriliyor. Türk mevkidaşlarımızla bu durumu her yönü ile değerlendirmeye devam edeceğiz.
SORU-CEVAP
Rusya Ukrayna Savaşı'nın sona ermesi için Türkiye'nin girişimleri oldu. Tahıl anlaşması 60 gün oldu. Bu anlaşma sona erdiğinde ne olacak. Savaşın bahar aylarında daha da artması bekleniyor. Bu konuda öngörünüz nedir?
Çavuşoğlu: 120 gün yerine 60 gün için uzatıldı. Bugüne kadar Ukrayna'nın 3 limanından 27m milyon tondan fazla tahıl sevk edildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan Sayın Putin ile görüşmesinde en az gelişmiş ülkelere bu buğdayın gitmesi konusunda görüşlerini iletti. Kriz devam ediyor, savaş devam ediyor ancak bunun en aza indirgenmesi için elimizden geleni yapıyoruz. Rus amonyakının gübresinin gönderilmesi konusunda BM ile Rusya arasında bir anlayış var bunu da uygulanması önem sarf ediyor. ABD ve Birleşik Krallık ödemelere konusunda bir adım attı ama sorun hala devam ediyor. New York'ta Guterres ile görüşmemizde bu konuda neler yapabileceğimizi değerlendirdik. Rus amonyakının gübresinin Bazı Avrupa ülkelerinden gönderilmesi konusunda adım atıldı ancak çözüm olmadı. Bunu da söylemek zorundasınız. Önemli olan bu anlaşmanın devamı için varılan mutabakatların uygulanması lazım dediğimiz bu.
Bu süreçte bizim özellikle tabii savaşın sona ermesi konusunda çabalarımız ortada. Maalesef mümkün olmadı. İstanbul'da bir çaba oldu ancak 1 yılı geçti. Bundan sonra da çabalarımız devam edecek. Bahar aylarında çatışmanın artacağı konusunda bir de endişe ediyoruz. Bu savaşın müzakere ile sona erdirilmesi gerektiğine inanıyoruz ve çabalarımızı sürdüreceğiz. Objektif ve ilkeli politikalarımızı da devam ettireceğiz.
Lavrov: Tüm mevcut sorunları Sayın Çavuşoğlu anlattı. Yaptırım listelerinde ne gübre ne de tahıl var. Ancak swift ödeme sisteminden kesildik ve hem limanlara giremiyoruz Rusya gemileri olarak. Aslında bize şunu demeye çalışıyorlar: Siz gübrelerinizi tahıllarınızı stoklayın bir yere gönderemeyeceksiniz nasıl olsa. Bu problemleri gerçek anlamda çözmek isteyen kimseyi görmediğimiz için anlaşmayı askıya aldık. Sonrasında da 60 gün uzatma kararı aldık. Ancak 60 gün sonra yine bir adım atılmazsa biz bu anlaşmaya ihtiyaç duyuyor muyuz diye sorgulamaya başlayacağız.
Çavuşoğlu: Enerji krizinin etkilerini azaltmak için çabalarımız sürüyor. Kuzey Akım'a yapılan saldırı ciddi bir saldırıdır. Bağımsız kuruluşlar tarafından incelenmeli ve açık ve şeffaf bir soruşturma yapılmalıdır.