Prof. Dr. Süleyman Pampal Bursa'daki depremin ardından o bölgeye dikkat çekti
Bursa'da bugün saat 08.28'de meydana gelen 3.9 büyüklüğündeki depremin ardından açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Süleyman Pampal, Kuzey Anadolu Fay Zonu’nun ‘güney koluna' dikkat çekti. Pampal, “Marmara'nın güneyinde Bursa, Yalova, Balıkesir ve Çanakkale üzerinden Ege’ye doğru giden çok sayıda fay bulunuyor” dedi.
Kahramanmaraş'ta meydana gelen depremin ardından uzmanların Marmara’da yaşanması beklenen büyük depremle ilgili uyarıları yeniden gündeme taşındı. Bursa'nın Karacabey ilçesinin 14 kilometre açığında Marmara Denizi'nde meydana gelen 3.9 büyüklüğündeki deprem, yerin 7 kilometre derinliğinde oluştu. İstanbul başta olmak üzere birçok şehirde hissedildi ve endişeye neden oldu.
Hürriyet'ten İsmail Sarı'nın haberine göre; Gazi Üniversitesi Deprem Araştırma Merkezi Kurucu Başkanı Prof. Dr. Süleyman Pampal, “Yaşanan son deprem, çok normal olan sarsıntılardan... Büyüklüğü de korkutucu düzeyde değil" dedi.
Prof. Dr. Pampal, genelde Kuzey Anadolu Fay Zonu’nun kuzey koluna odaklanılsa da fayın güney kolunun da deprem üretme riski bulunan bir alan olduğuna dikkat çekerek, “Marmara'nın güneyinde Bursa, Yalova, Balıkesir ve Çanakkale üzerinden Ege’ye doğru giden çok sayıda fay bulunuyor” ifadelerini kullandı.
Prof. Dr. Pampal şöyle devam etti:
“Fayın güney kolunu biz uzmanlar çok sık konuşuyor, değerlendiriyoruz. Fakat yakın tehlike kuzey kolda olduğundan ve İstanbul’un da etkilenme ihtimali bulunduğundan haliyle o bölgenin gündemdeki yeri daha sıcak. Ama güney kol da tehlike içeriyor. Bu kolun Gemlik Körfezi’ne kadar olan uzantısında özellikle önemli üç parça bulunuyor. Bunlar doğudan batıya doğru Geyve Fayı, İznik-Mekece Fayı ve Gemlik Fayı olarak adlandırılıyor. Hepsi birbirinin devamı niteliğinde faylar. Bunlar dışında başka faylar da bulunuyor. Özetle bu kolu unutmak ya da görmezden gelmek doğru olmaz.
"ÜÇ METREYE VARAN YER DEĞİŞTİRME MİKTARINA KARŞILIK ENERJİ BİRİKTİ"
Son yıllarda Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü tarafından yapılan çalışmalar, İznik ve Gemlik segmentine karşılık gelen güney kol üzerinde 1419 ve 1857 depremlerinin geliştiğini ve deprem tekrarlama periyodunun 438 yıl olduğunu gösterdi. İznik Gölü ile Dokurcun Vadisi arasındaki kesimde ise üç metreye varan bir yer değiştirme miktarına karşılık gelen enerjinin biriktiği belirtiliyor. Bu sonuç güney kolun da kuzey kol kadar deprem tehlikesi ve riski içerdiğini gösteriyor.
GÜNEY KOL, KAÇ BÜYÜKLÜĞÜNE KADAR DEPREM ÜRETEBİLİR?
Gölcük ve Düzce depremleriyle Marmara'nın altındaki kabuk aşırı yüklenmişti. Bu kabuğun 1999'dan itibaren 30 yıl içinde kırılacağı söyleniyordu. İlk 20 yıla baktığımızda öngörüler gerçekleşmedi ama son 10 yılda kırılma olasılığı pek çok uzmana göre yüzde 50'nin üzerine çıkmış durumda. Sonuç olarak kuzey kol üzerinde büyük bir deprem bekliyoruz. Özellikle İstanbul'u da etkilemesi beklenen olası deprem için senaryolar 7-7.2 büyüklüğüne göre yapılıyor."
"Deprem eğer karada oluşursa dalga oluşur ama korkutucu bir tsunami olmaz" diyen Prof. Dr. Pampal, "Marmara'da genel olarak tarihsel dönemde tsunami oldu. Fakat bu dalgaların yüksekliği maksimumum 5-6 metreyi geçmedi. Tsunaminin çok büyük hasara neden olduğu ve can kaybına yol açtığı örneklere bakacak olursak dikkat ederseniz dalgaların yüksekliği 35-45 metre arasındadır. Marmara'da böyle bir şey olmaz. Ayrıca Kuzey Anadolu Fay Zonu'nun güney kolunun önemli bir kısmı karada bulunuyor. Bu nedenle tsunami ihtimali çok daha az" ifadelerini kullandı.