Nurettin Canikli'den Kılıçdaroğlu'nun yurt dışından getireceğini söylediği 300 milyar dolara yönelik açıklama : Politik palavra
Millet İttifakı'nın adayı Kılıçdaroğlu, yurt dışından 300 milyar doları 1 yılda getireceklerini söyledi. Ali Babacan bu paranın 10 yılda geleceğini ifade etti. CHP lideri gelen eleştiriler sonrasında 300 milyar doların 5 yıl içerisinde geleceği yönünde açıklama yaptı. İYİ Parti'nin ekonomiden sorumlu genel başkan yardımcısı ise bu paranın 3 yılda geleceğini belirtti. Bu karışıklığa AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Nurettin Canikli'den yorum geldi. Canikli "Politik palavra" dedi.
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu seçimi kazanmaları halinde yurt dışından 300 milyar dolar getireceğini söyledi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Nurettin Canikli, 300 milyar dolar ile ilgili sosyal medyadan açıklama yaptı.
Millet İttifakı üyelerinin 300 milyar doları kaç yılda getireceklerine dair söylemlerindeki çelişkileri eleştiren Canikli, "CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu daha önce yaptığı açıklamada 300 milyar doları 1 yılda getireceklerini belirtmişti. Ali Babacan ise geçen gün bu paranın 10 yılda geleceğini ifade etti. CHP lideri gelen eleştiriler sonrasında 300 milyar doların 5 yıl içerisinde geleceğini ifade etti. İYİ Parti'nin ekonomiden sorumlu genel başkan yardımcısı ise bu paranın 3 yılda geleceğini söyledi." ifadelerini kullandı.
Nurettin Canikli Millet İttifakı'ndan yapılan açıklamalar ile ilgili şunları söyledi;
"Her şey Kemal Kılıçdaroğlu’nun İngiltere’den 300 miyar dolar tutarında doğrudan yatırım getireceği açıklamasıyla başladı. Biz de bunun ‘politik palavra’ olduğunu söyledik ve gerekçelerini ayrıntılı olarak anlatmaya çalıştık.
Bunun üzerine Kemal Kılıçdaroğlu Eskişehir ve Burdur’da 25.04.2023 günü yaptığı konuşmalarda, 300 milyar doları 1 yıl içinde değil 5 yıl içinde getireceklerini açıkladı.
Kendisi dahi ölçüyü fazla kaçırdığını fark etmiş olacak ki 300 milyar doları 5 yılda ve yıllık 60 milyar dolarlık dilimler halinde getireceğini söyledi. İngiltere ziyaretinde bu şekilde söz aldığını iddia etti. Bu sözü kimden aldığını halen bilmiyoruz.
Çünkü Kemal Kılıçdaroğlu’nun İngiltere ziyaretinde doğrudan yatırım yapan hiçbir şirket ya da yapı ile herhangi bir görüşmesi olmadı. Neyse, bu konuyu görmezden geliyoruz.
Bu defa 7’li masanın genel başkanlarından Ali Babacan topa girdi. 300 milyar dolarlık yatırımın 5 yıl içinde getirilemeyeceğini gördüğü için aynı günün akşamı bir televizyon kanalında, 300 milyar dolarlık doğrudan yatırımı 10 yıl içinde getirebileceklerini ifade etti.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun ‘PALAVRASI’ o kadar büyük ki düzeltmekte zorlanıyorlar. Bu noktada önemli olan şu: Kemal Kılıçdaroğlu’nun 300 milyar dolar yabancı sermaye taahhüdünün ‘Politik Palavra’ olduğunun Ali Babacan tarafından da kabul edilmiş olmasıdır.
300 milyar dolar doğrudan yabancı sermayenin Kemal Kılıçdaroğlu tarafından önce 1 yıl içinde getireceği duyuruldu. Sonra Kemal Kılıçdaroğlu süreyi 5 yıla çıkardı. Ali Babacan bu kadar para 5 yılda gelmez 10 yıl gerekir dedi.
Süre açık artırmaya çıktı. 7’li masanın diğer genel başkanlarından yeni bir artırım olur mu, doğrusu bilemiyoruz, bekliyoruz.
Bir de İYİP cephesinden bir ses yükseliyor. Kendini şimdiden Hazine Bakanı olarak ilan eden İYİP’in Ekonomiden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Bilge Yılmaz, Kemal Kılıçdaroğlu’nun 5 yıllık süresini 3 yıla indirerek el yükseltiyor.
12 ay içinde 100 milyar dolar getirecekleri çıkışını yapıyor. Yani İYİP tarafı 300 miyar doları 3 yılda getireceklerini iddia ediyor. 7’li masa, yurtdışından gelecek doğrudan yabancı yatırım hedeflerin de dahi anlaşamıyorlar.
Ne kadar sermaye getirebilecekleri değil, oralara henüz gelemediler, ne kadar getirebileceklerinin tahminin de birbirlerine girmiş vaziyetteler.
Belli ki kendi aralarında bu konuları hiç konuşmamışlar. Şimdi basın üzerinden birbirlerine haber gönderiyorlar. Her kafadan bir ses çıkıyor. Tam bir kakofoni.
İşin en komik tarafı da şu: 7’li masa gelin-güvey oluyor, ancak, Türkiye’ye doğrudan yatırım yapacak şirketlerin bundan haberleri yok.
Ekonominin kimin tarafından yönetileceği konusu da 7’li masanın taraflarını şimdiden birbirine düşürmüş durumda. İYİP’li Bilge Yılmaz, kendi Hazine Bakanlığını ilan ediyor.
Ali Babacan ise bakanların siyasetçi değil teknokrat kökenli olması gerektiğini belirterek Bilge Yılmaz’ın Hazine Bakanlığı’na şiddetle karşı çıkıyor.
Kemal Kılıçdaroğlu da ekonomi yönetiminin CHP’de kalacağının mesajlarını veriyor. İşin içinden çıkın bakalım. Bana göre bu kavgaların hepsi karakolda biter.
7’li masa ortaklarının birbirlerinin kuyularını kazma konusundaki sabırsızlarının da dikkat çekici olduğunu belirtmeliyim.
Kemal Kılıçdaroğlu 300 milyar dolarlık politik palavrasından sıyrılmaya çalışırken, Ali Babacan hiç gecikmeden Kemal Kılıçdaroğlu’nu yalanlayarak 300 milyarın 5 yılda değil ancak 10 yılda getirilebileceğini açıklıyor. Nasıl masa bu?"