İstanbul için anketler ne diyor? GENAR Başkanı İhsan Aktaş'tan Buket Aydın'a açıklamalar
Buket Aydın ile Yüz Yüze'nin konuğu olan araştırmacı ve yazar İhsan Aktaş, son anketlere dair açıklamalarda bulundu. Aktaş, "İstanbul'un AK Parti lehine sonuçlanacağını düşünüyorum." dedi.
Haber Global ekranlarında yayınlanan Buket Aydın ile Yüz Yüze'nin bu haftaki konuğu araştırmacı ve yazar İhsan Aktaş oldu.
Son anketlere dair önemli açıklamalarda bulunan Aktaş, İstanbul'da yerel seçim sonuçlarının AK Parti lehine sonuçlanacağını belirtti.
Aktaş, "Bir önceki seçim de motivasyon neydi, İYİ Parti, CHP, YSP kazanacak ve Erdoğan'ı yenecekti. Bu gerçekleşmedi. Şimdi hangi motivasyonla kazanmak isteyecekler. Cumhur İttifakı bir arada ama karşıda da bir araya gelseler bile ortak bir şey kalmadı. İstanbul'da AK Parti kazanır." dedi.
Aktaş'ın açıklamalarından önemli satır başları:
"Türkiye ile ilgili bir sonuç var elimizde. AK Parti ve Cumhur İttifakı kazanan taraf oldu. Kazananın oyu artar, kaybedenlerin de oyu düşer. Kızan adamlar, bizimkiler başaramadı, gibi cümleler kuruluyor. Daha çok ekonomik meselelerden dolayı bir gerileme yaşanmıştı, ancak seçim seviyesine doğru AK Parti ve MHP'de yükselme oldu. İYİ Parti yüzde 40 oy kaybetti. Aynı şey Meral Hanım masaya geri oturduğunda oldu. Kalktığında olmamıştı. Refah Partisi'nde de bir gerileme oldu.
Muhalefetin durumundan dolayı AK Parti'nin oyları arttı. Türkiye'de ne zaman önemli bir dış politika söz konusu olduğunda Erdoğan hükümetinin rasyonel tutumu oy artırdı. Bunun en iyi örneği Rusya-Ukrayna Savaşı'nda oldu. Seçime giderken bir trend olur, ya kötüye ya iyiye gider. Cumhur İttifakı iyi bir trend yakaladı.
İstanbul her yerin başkenti. AK Parti bir önceki seçimde kafa karışıklığı yaşadı. Darbe girişiminin etkisi büyüktü, AK Parti'nin oyları yükseldi. Parti elitlerinden bir grup artık rakip diye düşündü. Bu psikolojinin olduğu zaman da CHP'ye bir fırsat sundu. Veriler üzerinden okuyacak olursak, biz Millet İttifakı'nın bir puan önde olduğunu görmüştük. Bazı verilerde İmamoğlu hiçbir zaman İBB Başkanı olmadı. CHP çevresindeki reklamcılar çok tehlikeli.
İmamoğlu şöyle bir analiz yaptı, Kadir Topbaş bu şehir 20 milyon olana dek altyapısını kurmuş, ben bunlarla uğraşmayacağım, iletişimle bu işi götürürüm dedi. Fen işleriyle ilgili projeler CHP belediyelerinde olmuyor. 3-4 ay önce Güngören ilçesinde belediye başkanı beğenisi yüzde 55-60, İmamoğlu 47 idi.
Sarıyer'de kamu desteği 65 İmamoğlu 55 gerisinde. İmamoğlu şu an çok da bire araştırma sonucu yayınlamıyor. CHP bir hizmet iddiası ortaya koyamayacak. Bir de Göksu'nun bir çalışması var, vadettiklerinin çok azını yapmış. AK Parti daha istekli ve avantajlı. Bir önceki seçim de motivasyon neydi, İYİ Parti, CHP, YSP kazanacak ve Erdoğan'ı yenecekti. Bu gerçekleşmedi. Şimdi hangi motivasyonla kazanmak isteyecekler. Cumhur İttifakı bir arada ama karşıda da bir araya gelseler bile ortak bir şey kalmadı. İstanbul'da AK Parti kazanır.
ANKARA'DA AK PARTİLİLERDE BİR MOTİVASYONSUZLUK VAR MI?
Erdoğan masaya oturduğu zaman İzmir'i, Diyarbakır'ı bile almak için oturur. İstanbul'u İmamoğlu aldığında o kadar kutsadılar ki bir belde başkanından Atatürk çıkarmaya kalkıştılar. Göksu çıktı dedi ki, ben partimin 25 yılıyla gurur duyuyorum. Meydan okuyarak bir defa kendi grubunu yenilgi duygusundan çıkardı. İmamoğlu'nun ne yapıp ne yapmadığını sokaktaki insan Göksu'dan duyar oldu. İstanbul'un merkezinde olmayan bir insana da muhalefet duyurdu. Ankara'da şu olmadı, genel merkez orada, bakanlıklar orada. Acaba tek lider arkasında bir muhalefet yapılmadı mı?
Ankara'da Mansur Yavaş'ın büyüsü bozulmadı. Belki İmamoğlu'ndan daha boyalıydı. Ama İYİ Parti iyi bir aday çıkarırsa denklem değişir. İYİ Parti'nin en iyi olduğu yerlerden bir tanesi Ankara.
İstanbul'da satın alınmayacak bir aday bulması lazım İYİ Parti'nin, davaya sahip çıkan. Biz DYP kökenli sağcı hizipçiliği bilmiyoruz. İmamoğlu kongre olduğu zaman herkesin evine bir hizipçi gönderir. Biz bu sağcılara karşı deneyimsiziz, demişti. İYİ Parti'nin adayının satın alınamayacak kadar güçlü olması lazım.
HEDEP ile ilgili henüz konu netleşmedi. İYİ Parti de çekilmişken pazarlık gücünü artırabilir ve daha çok şey isteyebilirler, CHP ile iş tutanların durumlarına bakalım, Saadet Partisi, DEVA Partisi, Gelecek Partisi oyları düştü. Çatı var ama oy yok. DP'yi saymıyoruz. İYİ Parti'nin oyları 13.7'ye kadar çıkmıştı. Yüzde 8'e düştü. HEDEP bütün araştırmalarda yüzde 12 alıyordu, 8.5 aldı. İstanbul'da 7.7'ye düşmüş. Hepsi bunun travmasını yaşıyor. İYİ Parti'de durum biraz farklı oldu.
İmamoğlu'nun 850 bin farkı havaya soktu, bu seçim hava çok farklı. Oylar birbirine yakınsa sinerjisi yüksek olan seçimi alır. AK Parti'nin oyları 39'a düşmüştü, 42'lere yükseldi. Bu sefer motivasyon bu tarafta diyorum.
SELÇUK BAYRAKTAR SİYASETE GİRER Mİ?
Selçuk Bayraktar'ın kamuoyunda prestiji yüksek. Önemli adımlar attı ülkelerin güvenliğinde. Afrika'da bir ülke sadece elindeki SİHA'larla istikrara kavuştu. İleride daha büyük bir iş için mi acaba düşünülür. Artık örgütlü bir siyaset yok. Refah Partisi kuşağı da 50-70 yaş aralığında. Çıkan yeni figürler genelde AK Parti'den çıkıyor, bence çok büyükşehir düşünmeyecek. Erdoğan rakibe göre bir tercih yapacak. Lider var ve kitlesi ona güveniyor.
"AK PARTİ BİR ÖNCEKİ YEREL SEÇİMDE 9 KUSURLU HAREKETTEN 9'UNU DA YAPTI"
AK Parti bir önceki yerel seçimde 9 kusurlu hareketten 9'unu da yaptı. Kendi il başkanlarını aldı. Binali Yıldırım'ın aday olarak gösterilmesi bir hataysa 9 hatadan 1'i.
Bir adayınız var onun olağanüstü derecede istekli olması lazım. Biraz isteksizdi, acaba meclis başkanı mıyım, belediye başkanı adayı mıyım gibi bir süreç oldu. Yerel yönetimlerde AK Parti önde her zaman. İmamoğlu'nun önünde çok güçlü aday koyarak biraz fazla yükseltildi İmamoğlu.
YEREL SEÇİM ÖNESİ OLASI SENARYOLAR
15 yıldır AK Parti Genel Merkezi'ne veri üreten bir yapımız var. Analiz üzerine konuşabilirim, Ekrem İmamoğlu yerel bir aktör ama kendisini ısrarla Erdoğan'la yarıştıran bir aktör. İmamoğlu'nu ulusal bir aktörle mi yoksa yerel bir aktörle mi karşılayacak? Eğer ulusal bir aktörle İmamoğlu karşılaştırılırsa o kendini yine Erdoğan'la yarışıyor sanacak.
AK Parti'nin bütün adayları güçlü. Önemli olan hangi paradigmayla acaba yerelle mi yoksa ona bir ulusal aktör kimliği mi kazandıracaksınız? İmamoğlu'nun söylediği her şeye halk inandı. Halk şimdi, İBB Başkanı depremle alakalı tedbirleri yeterli bulmuyor. Öncesinde halk, 'yapar' derdi.
DEPREM KONUSU SEÇMEN İÇİN NE KADAR ÖNEMLİ?
İBB, Türkiye bütçesinin 5'te birini sahip. İmamoğlu'nun her yıl 10 bin bina dönüştürme sözü vardı. CHP'liler genelde reklamcılarla ilgilenir, ciddi konulara hiç girmediler. Bu vergiler acaba delege pazarlığına mı gitti? 3 ayda binlerce kişi işe almışlar. 60 bin kişiyi işe almış oldular. Bunun modası geçti, 70'lerin modasıydı.
Erdoğan bir yerel yönetim başarısı ve siyasi motivasyonla yoluna devam etti, İmamoğlu ise kamu kaynaklarını kullanarak Erdoğan olmaya çalışıyor. AK Partili Bakanlar Ankara'da icraatlarını anlatıyor, 2 saat yetmiyor. Herhangi bir bakanlığın faaliyetini 4 yılda CHP'nin tamamı yapamaz.
İmamoğlu ANAP, Yavaş da MHP kökenli birisi. Özgür Özel hala Grup Başkanı gibi bağırıyor. CHP tabanı niteliklidir. Fakat, bu eğitimli tabandan yukarı tırmanışta daha az nitelikli insanlar var. Sanki bir geçiş dönemi adamı gibi duruyor. Sahneye çıkan birisinin liderlik potansiyeli ortaya çıkar, henüz kendisini Genel Başkan enerjisine taşıyamadı. Bir de bu onun başarısı mı, İmamoğlu başarısı mı? İmamoğlu kendisi aday olsaydı belki kazanırdı CHP için daha da iyi olurdu.
Siyaset motivasyonunuz, toplum altyapınız önemli. AK Parti'de ismi geçen isimlerden başarısız ve İmamoğlu'ndan geriye düşecek bir insan yoktur. Diğer yerlerle ilgili o kadar iddialı değilim ama İmamoğlu çıksın yaptıklarını anlatsın, ne anlatacak merak ediyorum. Yıpranmışlığı ve başarısızlığı var. İstanbul her an her gece hizmet edilmesi lazım. Biraz ilgisiz kalsın büyük felaketlerle karşılaşırız. İstanbul'da otobüslerin yanması ne demek. Şu günlerde biraz toparlandı.
Erdoğan biraz da pozisyonu açığa bırakıp biraz topluma bakıp kararını veriyor. Lider çok iyi yönetince tartışma da olmuyor, adaya bakıp yola devam ediyorlar. Erdoğan'ın pozisyonu açığa bırakması da önemli. Mutlaka kafasında bir olgunluk vardır ama kamuoyundaki oluşumu göz ardı etmiyor. Her şehirde kendi tanıdıkları var, bilimsel olarak siyasal verileri de test ediyor. Çok amaçlı bir veri toplama kapasitesi var. Millet İttifakı'nı nasıl tongaya düşürdüklerini gördük. Reklamcı değil siyasetçi olarak süreci yönetiyor. Murat Kurum ile Tevfik Göksu arasında adayların gidip geldiği görülüyor."