Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Kadın Emeği Zirvesi'nde konuştu: Kız evladımızın reşit olmadan evlendirilmesini tasvip etmedik
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Kadın Emeği Zirvesi'nde konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında geçtiğimiz günlerde medyaya düşen çocuk gelin iddialarına ilişkin "Kız evladımızın reşit olmadan evlendirilmesini tasvip etmedik, gündeme gelen olayda da tüm gerekli kurumlarımız gerekeni yapmıştır. Küçük yaşta evlilik eskiden beri yaşanıyor. Son yıllarda istisnalar dışında sorun önemli ölçüde çözülmüştür." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
Çalışan, üreten, yaşamak için olduğu kadar yaşatmak için de çabalayan her kadının yanındayız diyerek başlattığımız bu programın birkez daha ülkemize hayırlı olmasını diliyorum.
Meslek edinmek isteyen 45 bin kadınla bir araya gelerek onlara destek olduk. Bu çerçevede öyle hikayeler ortaya çıktı ki, kadınlarımızın azmine hayran olmamak elde değil. Ülkemizin demokrasi adımlarının hepsinde kadınların olduğu gibi son 20 yıldaki reformların tamamında da emeği vardır. Türkiye Yüzyılı'nı da sizlerle kuracağız.
"2 MİLYAR LİRALIK KEFALET PAKETİ TAHSİS ETTİK"
Girişimcilik ve kırsal kalkınma hibeleri gibi programların önemli bir bölümünü kadınlarımızın kullandığını görmekten memnuniyet duyuyoruz.
Bir de müjde vermek istiyorum. Kadın girişimcilerimize ve kadın kooperatiflerimize 2 milyar liralık kefalet paketi tahsis ettik. Yeni destek paketimizin hayırlı olmasını diliyorum. Kadınlara pozitif ayrımcılık yapıyoruz. Kadını sadece bir meta haline getirenlere en güzel cevabın bu olacağına inanıyorum.
KADININ YER ALMADIĞI BİR SİYASİ HAREKET YOK OLMAYA MAHKUMDUR
Kadınlarımızla her buluşmamızda ifade ettiğim samimi inancımı tekrar paylaşmak istiyorum. Kadınları yok sayan bir toplum, potansiyelinin ve gücünün yarısından vazgeçmiş demektir. Türkiye olarak bizim böyle bir kısır düşüncemiz olamaz. Kadın kolları bizim gibi güçlü olan bir parti yok. En güçlü parti biziz.
Kadının yer almadığı bir siyasi hareket yok olmaya mahkumdur. Gençlik kollarımız da aynı şekilde. Bizim siyasetimize getirdikleri zenginliğe şahit oldukça doğru bir iş yaptığımızı görüyorum.
AK Parti'nin bugüne kadar girdiği 15 seçimin tamamında açık ara birinci çıkmasında evlere girip gönül kazanan hanımlarımızın önemli payı bulunuyor.
"KIZ EVLADIMIZIN REŞİT OLMADAN EVLENDİRİLMESİNİ TASVİP ETMEDİK"
Başörtüsü sorununu kökten bir çözüm bulacak bir teklifte bulunduk. Meclis'teki partilere götürdük. Ancak onlardan gerekli desteği alamadık. Cumhur İttifakı olarak bu teklifi Meclis'e sunduk. Kimlerin kadın haklarını savunduğu bu süreçte ortaya çıkmıştır.
Biz hiçbir zaman kız evladımızın, fiziki olgunluğa erişmeden evlendirilmesini tasvip etmiyoruz. Zaten kendi aile hayatımızda da bunun örneği yok. Zaten çocuk istismarı asla kabul edilebilecek bir durum değildir. Bu konuda tüm kurumlarımız gereken takipleri yapmıştır. Son dönemde her alanda olduğu gibi bu alanda da çok istisnai örnekler dışında bu sorun çözülmüştür.
"TÜM GEREKLİ KURUMLARIMIZ GEREKENİ YAPMIŞTIR"
Gündeme gelen olayda da tüm gerekli kurumlarımız gerekeni yapmıştır. Küçük yaşta evlilik eskiden beri yaşanıyor. Son yıllarda istisnalar dışında sorun önemli ölçüde çözülmüştür. Şimdiki sorunlar ise sosyal medya ve televizyon programlarının etkisiyle çocuklarımızın ciddi savrulmalarıdır. Bu sancılı durum ülkemizin her köşesine yayılıyor.
Ben muhalefetin geneline sesleniyorum. Kandil'in hesabını sordunuz mu? Dİyarbakır anneleri hangi partinin kapısında gözü yaşlı olarak bunca süredir birilerine lanet okuyorlar. Kandil'de 10, 12, 14, 15 yaşlarındaki kız çocuklarını kaçıranlar kimler? Sizin dirsek dirseğe yürüdüğünüz parti değil mi? PKK'nın uzantıları değil mi?
Bir kere git de Diyarbakır annelerine geçmiş olsun de. Gidemez çünkü seçim ortağını kaybeder. Bunu biliyor.
"LGBT TEHLİKESİNE KARŞI MÜCADELE EDECEĞİZ"
Bizim kitabımızda LGBT denen olay yok. Önümüzdeki dönem bu büyük tehlikeye karşı daha müteyakkız şekilde mücadele edeceğiz.
Aile kurumunun temel direği olan kadınların üretim yanında siyasetteki varlık ve etkinliklerinin arttığı bir gerçektir. Güçlü aile olmadan güçlü bir millet olmaz. Kadın olmadan siyasetin, üretimin olamayacağı anlayışımızın kanıtlarından biri de meclisteki temsil düzeyidir. Buralara kolay gelmedik. Bizim ailelerimizin gözleri de yaşlıydı.
2002'den itibaren meclisteki kadın temsili bugün yüzde 17 seviyesine kadar yükseldi.