Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Polis Meslek Yüksekokulları Mezuniyet Töreni'nde açıklamalar

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Polis Meslek Yüksekokulları Mezuniyet Töreni’ne katıldı. Törende konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Gazeteci kılıklı tetikçilere gösterdiğiniz vefanın binde birini vatanımız için toprağa düşen kahramanlara gösterin.' dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Polis Meslek Yüksekokulları Mezuniyet Töreni'nde açıklamalar

Polis Meslek Yüksekokulları Mezuniyet Töreni’ne katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan açıklamalarda bulundu.

Açıklamalarında sığınmacılara yönelik nefret söylemlerine de değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan "Bize yakışmaz" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle;

"Sizleri vatana, millete, devlete onurla hizmet edecek şuura sahip şahsiyetler olarak yetiştiren ailelerinize şükranlarımı sunuyorum. Bugün kendi evlatlarımızla birlikte dünyanın 16 farklı ülkesinden toplam 87 misafir öğrencimizi akademiden mezun etmenin sevincini yaşıyoruz. Polis Amirleri Eğitim Merkezi'nde gerek Türkçe dil becerilerini gerekse mesleki eğitimlerini başarıyla tamamlayan kardeşlerimizi de cani gönülden tebrik ediyorum. Misafir polis amirlerimiz, akademide aldıkları üst düzey eğitimle kendi ülkelerine en güzel şekilde hizmet edecekler. Bizim bir prensibimiz var; biz ülkemizde eğitim gören hiçbir öğrenciye yabancı gözüyle bakmadık, bakmıyoruz. İster üniversitede okusun, ister kamu kurumlarında eğitim alsın tüm uluslararası öğrencileri misafirimiz olarak görüyoruz.

"POLİSLERİMİZ TOPLUMSAL BARIŞIN TEMİNATI"

Bugün 2 bin 86 yeni polisimizle birlikte emniyet teşkilatımız daha da güçlenecektir. Bu vesileyle ülkemizin dört bir köşesinde 81 vilayetimizin tamamında asayişi, güvenliği ve huzuru sağlamak amacıyla gece gündüz demeden fedakârca görev yapan tüm polislerimize teşekkür ediyorum. Milletçe kendimizi huzur ve güvende hissediyorsak, bunun arkasında tüm birimleri ve kademeleriyle emniyet teşkilatımızın emeğinin yeraldığını çok iyi biliyoruz. Polislerimiz sorumluluğu ağır mesleği şan ve şerefle yaparak insanın en başta gelen ihtiyacı olan güvenlik talebini karşılıyor. Sizler ifa ettiğiniz ve edeceğiniz görevlerle aynı zamanda devletimizin bekasının, milletimizin esenliği ve toplumsal barışımızın teminatısınız. Asayişle birlikte diğer alanımdaki kazanımların baş aktörlerinden biri mensubu olduğunuz emniyet teşkilatıdır.

"DEPREMDE SEFERBER OLDULAR"

Asrın felaketi olarak nitelenen depremler sonrasında emniyet birimlerimiz süratle harekete geçti. Polisi, bekçisi, jandarması, korucusu, askeriyle tüm güvenlik güçlerimiz depremzedelerimize yardım için adeta seferber oldu. Polislerimiz, arama kurtarma çalışmalarından yardım dağıtımına, yağmacılarla mücadeleden asayişin teminine kadar her konuda aktif sorumluluk üstlendi. Depremin 11 ilimizi ve 14 milyon insanımızı etkilediği dikkate alındığında birkaç münferit hadise dışında süreç suhuletle yönetilmiştir. Dünyanın diğer ülkeleriyle karşılaştırıldığında afet sonrasında güvenlik hizmetlerinde Türkiye başarılı bir hizmet vermiştir.

"70 YIL DA GEÇSE 15 TEMMUZ'U UNUTMAYACAĞIZ"

14 Mayıs ve 28 seçimleri döneminde özverili çalışmalarnıda tüm emniyet mensuplarımızı tebrik ediyorum. Türkiye üstüste iki seçimini demokrasisine yakışır olgunlukla, rekor katılım oranlarıyla, hamdolsun hiçbir sorun, sıkıntı yaşamadan başarıyla yapmıştır. Önceki hafta Cumartesi günü tarihimizin en büyük ihanetlerinden olan 15 Temmuz darbe girişiminin 7. yıldönümünü geride bıraktık. Uçak ve silah sesleriyle başlayan karanlık geceyi milletimizin direnişi sayesinde kardan daha aydınlık bir sabaha çevirdik. 15 Temmuz kıyamımızı 85 milyon olarak hep beraber yeniden hatırladık. Maruz kaldığımız ihanetin büyüklüğü karşısında öfkemiz daha da arttı. Tanklara karşı meydan okumanın gururunu, kendi silahıyla vurulmanın acısını beraber yaşadık. 70 yıl da geçse 15 Temmuz'u unutmayacağımızı tüm dünyaya bir kez daha ilan ettik.

KEMAL KILIÇDAROĞLU'NA 15 TEMMUZ TEPKİSİ

Bilhassa Özel Harekat Başkanlığı ve Havacılık Dairesi Başkanlığı'na yapılan kalleşliği hiçbir zaman unutmayacağız. Şehitlerimizin aziz hatıralarına daima sahip çıkacağız. 253 vatan evladını şehit verdik. Şehitlerimiz arasında 63 polisimiz bulunuyordu. Gölbaşı'nda 51 kahramanımız şehit edildi. Şehitlerimizden geri kalan eşyalar o gece yaşanan vahşetin, FETÖ'cülerin canavarlığının boyutunu bizlere hatırlatmaktadır. Hal böyle iken 15 Temmuz'a kontrollü darbe iftirası atanları milletimizin vicdanına havale ediyorum. Kendilerine şu çağrıyı yapmak istiyorum; 15 Temmuz'da televizyon karşısında kahvenizi yudumlarken bu milletin evlatlarının nasıl mücadele verdiğinizi görmek istiyorsanız gelin hemen yanıbaşımızdaki müzeyi ziyaret edin.

Siyasi hesaplarla masum ilan ettiğiniz FETÖ'cü mankurtları milletimize yaşattıklarını gelin burada görün. O geceyi bizzat yaşamasa dahi FETÖ'cü hainlerin cürümlerine şahit olan birinin FETÖ'ye müsamahakar davranması mümkün değildir. En küçük zaafın bize neye malolacağını hemen yanımızdaki gazi mekanda görebiliyoruz. Hem hafızamızı diri tutmamız hem de tedbiri elden bırakmamız gerekiyor. 15 Temmuz darbe teşebbüsünü boşa çıkarmamızı 17-25 Aralık girişimi sonunda aldığımız önlemlere borçluyuz. Hassas birimlerde tasfiyelere gitmemiş olsaydık daha büyük bedel ödemek zorunda kalırdık. 15 Temmuz sonrası atılan adımlar güvenlik birimlerimizin görevlerini daha iyi yapmalarını, milletimize daha iyi hizmet etmelerini sağlamıştır.

Toplam 41 bin emniyet mensubunun kurumla ilişiği kesildi. 31 bin çarşı ve mahalle bekçisi, komiser yardımcısı, polis memuru ve sivil personel olarak 128 bin personel alımı gerçekleştirildi. Toplam 158 bin 682 personel alımı yaparak emniyet teşkilatımızın eksikliklerini fazlasıyla giderdik. 340 bin emniyet personelimiz görev yapıyor. Güvenlik sistemimizi nitelikli insan kaynağı, teknik kapasiteyle sürekli geliştiriyoruz. Bunun neticelerini başta terörle mücadele olmak üzere güvenliğimize dair her konuda bizzat tecrübe ediyoruz. FETÖ'nün devlet içinde uzantılarının önemli ölçüde tasfiye ettik. Bölücü terör örgütüne atılım neredeyse durma noktasına geldi. Gabar, Cudi, Tendürek, Besler deresinde bütün bu teröristlerin inlerine giriyor ve bu inlerde bunları yok ediyorsak işte bunun faili sizlersiniz.

"NEREDE BİR TERÖR KÜMELENMESİ VARSA HEMEN YOK EDİYORUZ"

Örgütü Irak ve Suriye sahasında başını kaldıramaz hale getirdik. Nerede bir terör kümelenmesi varsa hemen yok ediyoruz. Döktükleri şehit kanların ve vatandaşlarımıza yaşattıkları acıların bedelini bölücü örgüte misliyle ödetiyoruz. Fethi Sekin, Osman Köse'nin şehadetinde parmağı olanların hesabını tek tek sorduk, soracağız. Türkiye'nin emperyalist güçler tarafından başına salınan terör belasından kurtulması hayati derecede önemlidir. Terör örgütleri varlığını sürdürdükçe kendimizi emniyette hissedemeyiz. İçeride veya sınırlarımızın ötesinde terör unsurları oldukça Türkiye Yüzyılı vizyonumuzu arzu ettiğimiz şekilde hayata geçiremeyiz.

Kandil'deki baronların sesi kesilmedikçe iç siyasetimizi dizayn etme çabalarının önünü kesmeliyiz. Eğer dünyanın en büyük 10 ekonomisinden birisi olacaksak. Türizmde 100 milyar doları hedefliyorsak, terör sorununu çözmemiz şarttır. Aynı şekilde Türkiye'de belli çevrelerin özellikle seçim döneminde istismar ettiği göçmen meselesinin çözüme kavuşturulmasının yolu terör örgütleriyle başarılı mücadeleden geçmektedir. Suriye'de ölümden kaçarak bizlere sığınan, bizi ensar olarak gören bu kardeşlerimize ne yazık ki ükemizde ana muhalefetin yaklaşımı insani bir yaklaşım değildir, İslami bir yaklaşım hiç değildir. Suriye ve Irak'ta terör saldırıları devam ettikçe sığınmacıların kendi topraklarına dönmesine beklenenden daha fazla vakit alacaktır.

SIĞINMACILARA YÖNELİK AÇIKLAMA

Şu anda 500 bine yakın konutu oralarda inşa ediyoruz. Güvenlik ve istikrar sağlandıkça gönüllü ve onurlu dönüşler artacaktır. Güvenli hale getirdiğimiz yerlere 600 bine yakın sığınmacı geri döndü. Briket evler projesiyle 90 bine yakın aileye barınma imkanı sağlandı. Konut projesi kapsamında 240 bin ailenin yani 1 milyon sığınmacının geri dönüşünü hedefliyoruz. Katar'ın finansal desteğiyle hayata geçirdiğimiz kalıcı konut projesinde çalışmalar devam ediyor. Başta İstanbul olmak üzere büyük şehirlerimizde denetimler sıkı şekilde yapılıyor.

Türk ekonomisine katkı sağlayan herkese kapımız açıktır. Suça karışanlar, toplumuzun huzurunu bozanlar sınırdışı ediliyor. 16 bin düzensiz göçmen sınır dışı edildi. İnşallah bu meseleyi kültürümüze, inancımıza, kültüre ve hakkaniye uygun şekilde hal yoluna koyacağız. Biz tarih boyunca dara düşene, başı sıkışana, zulme uğrayana kucak açmış alicenap bir milletiz. Irak'taki kardeşlerimiz 1990'larda zulme uğrayınca bunu yaptık. Suriyeli kardeşlerimiz bize sığındığında bunu yaptık. Dün akşam bir televizyon kanalında bir baba 'Öldürün bizi' diyordu. 'Esed'in katliamından kurtulmaktan siz kardeşlerimize sığınıyoruz, kabul etmiyorsanız öldürün bizi' diyordtu. Ukrayna'dan gelenlere kapımızı açtık. Yarın Allah korusun bir başka komşumuzun başına bir iş gelirse insanlık görevimizi yine yerine getiririz.

"NEFRET SÖYLEMİ MÜSLÜMAN TÜRK'E YAKIŞMAZ"

Sığınmacılara yönelik nefret söylemlerine prim vermek bir müslümana, bir müslüman Türk'e yakışmaz. Mazlumları rengi, kökeni, dinine göre yargılamak bize yakışmaz. Batıda kendi insanımızı tehdit eden yabancı düşmanı fikirlere meyletmek bize yakışmaz. Çizgimiz nettir, ne güvenliğimizden taviz vereceğiz ne vatandaşımızı sıkıntıya sokacağız ne de milletimize Boraltan Köprüsü faciası gibi utançlar yaşatacağız. Gerçekçi politikalarla yasadışı göç sorununa kalıcı çözüm üretmeyi sürdüreceğiz.

Ulvi bir göreve talip olduğunuzun inanıyorum ki hepiniz bilincindesiniz. Mesleğinizde birbirinize destek olmanız, yardımlaşmanız, göz kulak olmanız çok önemlidir. Amirleriniz ve hocalarınız sizleri her türlü duruma karşı hazırladılar. Aldığınız eğitimlerin dünyada bu alanda verilen eğitimlerin en iyi olduğu bir gerçektir. Ancak bazı şeyleri görerek, yaşayarak öğreneceksiniz. Bu süreçte sizlerden şu hususlara dikkat etmenizi istiyorum. Devlet geleneğimizin altı asırdır değişmeyen esası insanı yaşat ki devlet yaşasın prensibidir. Ne vatandaşına tepeden bakan jakoben anlayışın, ne insanına zulmeden ceberrut zihniyetin bizim tasarrufumuzda ve tasavvurumuzda yeri yoktur. Meslek hayatınız boyunca kanun, hukuk, ahlak ve sizlere daima doğru yolu gösterecek vicdan pusulanızdan ayrılmayın.

"ÜNİFORMANIZ GÜVEN AŞILAYAN BİR ŞEREF TİMSALİ"

Milletin canına, malına, namusuna kast eden vicdansızlara karşı tavizsiz, kurallara riayet eden insanlarımıza karşı her zaman müşfik davranın. Milletimizin desteğiyle hainlerle, teröristlerle ve suçlularla çok daha kolay mücadele edeceğinizi unutmayın. Adaletin tecellisinde ancak emniyetimiz ve yargımız elele, omuz omuza çalıştığı takdirde suçlular hak ettiği cezaya çarptırılır. Türk polisinin vicdan, merhamet ve asalet bakımından dünyada eşi benzerinin bulunmadığını hepimiz çok iyi biliyoruz. Gururla taşıdığınız üniforma milletimize güven aşağılayan bir şeref timsalidir. Mesleğinizin onurunu ve saygınlığını korumak daima önceliğiniz olsun.

Tüm velilerimize sesleniyorum; yavrularınızı her şeyden önce bizlere emanet ettiniz. Bizler de tüm hocalarımızla birlikte kalite ise kalite, verim ise verim, eğitimden öğretime bütün bunlarla birlikte hamdolsun en ideal şekilde yavrularımızı yetiştirdik. Sizler bize güvendiniz, bizler de size inandık. Şimdi de kendileri ülkemizin dört bir yanına dağılacaklar ve bu toprakların, bu milletin adeta güvence kaynağı olacaktır. Şahsım, milletim adına anneler, babalar çok teşekkür ediyorum. Rabbim yar ve yardımcımız olsun diliyorum. Bu düşüncelerle aziz şehitlerimizi rahmet ve minnetle yad ediyorum. Törenimize teşrif eden tüm misafirlerimize tekrar şükranlarımızı sunuyorum."

Kahramanmaraş'ta deprem! Türkiye'de kaç göçmen yaşıyor? Tarihi anlaşma! 100 bin kişiye istihdam sağlayacak CHP'nin Halk Tv'ye ödediği dev rakam ortaya çıktı!