Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan peş peşe müjdeler! 81 ilde evleneceklere faizsiz kredi desteği, doğum desteği..
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'ndeki Aile Yılı Tanıtım Programı'nda açıklamalarda bulundu. Erdoğan, burada yeni evleneceklere 150 bin TL faizsiz kredi uygulamasının 81 ilde uygulamaya alındığını açıkladı. Erdoğan, sözlerinin devamında doğum ve çocuk destekleri ile ilgili detayları da paylaştı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'ndeki Aile Yılı Tanıtım Programı'nda müjdelerini sıraladı.
Erdoğan, burada söze başlarken aile kurumunun önemine vurgu yaptı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, azalan doğum oranlarına değinerek 20 yıl önce yaptığı 3 çocuk çağrısını yineledi ve evli çiftler ile yeni evleneceklere hitap etti.
Erdoğan, deprem bölgesinde uygulanan yeni evleneceklere 150 bin TL faizsiz kredi uygulamasının Türkiye'nin 81 ilinde yürütmeye alındığını açıkladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerinin devamında doğum ve çocuk yardımlarına dair detayları paylaştı.
İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamasının satır başları:
"Cumhurbaşkanlığı Külliye’mize bu gazi mekana hepiniz hoş geldiniz. Buradan sizlerle birlikte 85 milyon vatandaşımızın tamamına selamlarımı, sevgilerimi iletiyor, bizler izleyen, takip eden tüm kardeşlerime muhabbetlerimi gönderiyorum. Aile Yılı Tanıtım Programı’mızın ailelerimiz için hayırlara vesile olmasını Rabbimden niyaz ediyorum.
Son Kabine toplantımızda 2025 senesini Aile Yılı olarak ilan etmiş bu önemli haberi de milletimizle paylaşmıştık. Aile Yılı kapsamında ilgili bakanlığımızın koordinasyonunda aile kurumunun korunması, güçlendirilmesi ve değerlerimizin gelecek nesillere aktarılması amacıyla yıl boyunca çok önemli çalışmalar yapacağımızı ifade etmiştik.
Aile Yılı çerçevesinde icra edeceğimiz çalışmaları etkin ve verimli nüfus politikaları ile destekleyip uzun vadede güçlü ve sürdürülebilir bir zemine taşımak en büyük önceliklerimizden biridir. 25 Aralık’ta Aile Bakanlığımız bünyesinde faaliyet gösterecek iki önemli kurum. Aile Enstütüsü ve Nüfus Politikaları Kurulu’nu ihtisas ettik. İlk toplantısın 9 Ocak perşembe günü Külliyemizde gerçekleştirdi.
"AİLE BİZLER İÇİN VAZGEÇİLMEZ BİR ÖNEME SAHİPTİR"
Anayasamızın 41’inci maddesinde açıkça zikredildiği üzere aile toplumun temelidir. Bir başka ifade ile aile küçük bir toplumdur, toplum da büyük bir ailedir. Sosyal, kültürel dokumuzun örülmesinde aile daima hayati rol oynamıştır. Toplumun özünü, çekirdeğini teşkil eden aile kurumu milli, manevi değerlerimizin muhafazasında bizler için vazgeçilmez bir öneme sahiptir.
"TEMEL NE KADAR SAĞLAM ATILIRSA BİNA DA O KADAR KUVVETLİ OLUR"
Aile kurum etrafında şekillenen toplumsal bilincin yüksek olduğu dönemlerde devletin de milletin de güçlü bir konuma sahip olduğunu görürüz. Aile yapımızı korumak, tahkim etmek, bizden sonraki kuşaklara miras bırakmak hepimizin görevidir. Eğer aileyi güçlü kılmak istiyorsak işe aile fertlerinden başlamamız gerektiği açıktır. Temel ne kadar sağlam atılırsa bina da o kadar kuvvetli olur. Aynı zamanda dayanıklı olur. Çocuklarımızın gerek aile içinde gerekse eğitim kurumları bünyesinde bilgi ile, görgü ile güzel ahlakla yetişmeleri son derece mühimdir.
Eğitim, ahlak, terbiye ve şahsiyet inşası önce ailede başlar. Bilinçli bir anne babanın evinde huzurlu yuvanın çatısı altında büyüyen çocuklar evvela ailelerine daha sonra milletlerine ve insanlığa faydalı örnek kişiler haline gelir.
Tarihini, köklerini, kim olduğunu bilen, vizyonu ile çağı iyi okuyabilen bir gençlik hepimizin arzusudur. Çocuklarımızı ve gençlerimiz zararlı akımlardan, zehirli düşüncelerden, sapkın ideolojilerden korumak hepimizin ortak sorumluluğudur.
Tuhaf zamanlarda yaşıyoruz. Neoliberal kültür akımları sınırları aşarak dünyanın dört bir yanına nüfuz ediyor. Dijital platformlarda yer bulan diziler, filmler, yayınlar ve daha pek çok içerik çoğu zaman kültür erozyonu ve kimlik aşınması gibi telafisi zor süreçlere sebep oluyor.
"CİNSİYETSİZLEŞTİRME POLİTİKALARINA TEPKİ GÖSTERMEYE DEVAM EDECEĞİZ"
LGBT’nin koç başı olarak kullanıldığı cinsiyetsizleştirme politikalarının öncelikli hedefi ailedir ve aile kurumunun kutsiyetidir. Daha önce de defalarca vurguladım. İlk etapta kişisel tercih denilerek meşrulaştırmak isteyen bu anomali günümüzde faşizan bir dayatmaya dönüşmüştür.
Cinsiyetsizleştirme politikalarına tepki göstermeye devam edeceğiz. Kim ne derse desin bu konuda Türkiye’nin tavrı bellidir bundan geri adım asla söz konusu olmayacaktır.
BM bünyesinde verdiğimiz mücadele zaten malumdur. Bu çabalarımızı İslam İŞ Birliği Teşkilatı ve Türk Devletleri Teşkilatı başta olmak üzere diğer uluslararası kuruluşlara teşmil ediyoruz.
Yerel yönetimlerin, milli varlığımızın taşıyıcı kolonlarına hamle yapan bu akımlara prim vermemesi gerektiğini hatırlatmak istiyorum. Bir diğer önemli husus genç ve nitelikli nüfusumuzun devamıdır. Her şeyden önce bu demografik bir sınamadan önce var oluşsal bir tehdit niteliğindedir. Bin yıldır bu topraklara mührünü vurmuş medeniyet coğrafyasını yeşertmiş güçlü nesillerin devamını hayat memat meselesine dönüşmüştür. Büyük ve güçlü Türkiye iddiasını taşıyorsak Türkiye yüzyılı vizyonumuzu hayata geçirmek istiyorsak yarınlarımızı güvence altına almayı arzu ediyorsak hasılı yakın gelecekte hem hedeflerimize ulaşmayı hem de beka sorunu yaşamamayı temenni ediyorsak şimdiden harekete geçmek zorundayız.
NÜFUS ARTIŞ HIZI ALARM VERİYOR
Bunu hamaset yapmak için değil bazı acı gerçeklerle yüzleştiğimiz için söylüyorum. Doğurganlık oranı ve nüfus artış hızımız alarm vermektedir. 2021 yılında doğurganlık hızımı 2.38 iken bugün bu rakam 1.51’e düşmüştür. Nüfusun yenilenme düzeyinin 2.1 olduğu dikkate alındığında durumun vahameti daha iyi anlaşılacaktır.
Çocuk ve genç nüfusumuz azalırken yaşlı nüfusumuz tarihinde ilk defa yüzde 10’uyn üzerine çıkmış ortalama yaşımız da 34 sınırına dayanmıştır. Tüm bunlarla birlikte evlenme yaşı önemli ölçüce yükselmiş, boşanma oranları aynı nispette artmıştır. Evlenme hızı 2023’te binde 6.63 olarak gerçekleşti.
"TÜRKİYE GENÇ VE NİTELİKLİ NÜFUS BAKIMINDAN KAN KAYBETMEKTEDİR"
İlk evlenme yaşının kadınlar için 26’ya erkekler için 28’e yükseldiğini görüyoruz İlk anne olma yaşı 29’u aşmış vaziyette. Bütün bu oranların anlattığı şudur: Türkiye genç ve nitelikli nüfus bakımından kan kaybetmektedir.
Böyle bir durumda yalnızca nüfus değil nüfuz kaybı da yaşanamaz, kaçınılmazdır. Karşımıza dikilen bu tehlikeyi 20 sene evvel sezmiştik. 2007 yılında doğurganlık ve nüfus artış hızındaki gerilemeye dikkat çekme adına en az 3 çocuk çağrısı yapmıştık. Bu çağrımızdan dolayı hem şahsen hem hükümet olarak ciddi baskı gördük. Soruna her dikkat çektiğimizde bu saldırıların dozu daha da arttı. Şimdi geriye doğru baktığımızda ne kadar haklı olduğumuz ortaya çıkıyor.
"HER FIRSATTA EN AZ 3 ÇOCUK ÇAĞRIMIZI TEKRARLADIK, TEKRARLIYORUZ"
Türkiye’nin güvenliğine, geleceğine, kalkınmasına, huzuruna dair her konuda çuvallayanlar burada da aynı yanlışı tekrarlamışlardır. Bunun sadece bir öngörüsüzlük mü yoksa arkasında çok daha sinsi emellerin mi olduğunu takdirini milletimizin yapacağına inanıyorum. Şahsi fikrim nüfus planlaması kisvesi altında yürütülen çalışmaların art niyet taşıdığı şeklindedir.
Biz doğru bildiğimiz yolda sabırla yürümekten asla vazgeçmedik. Her fırsatta en az 3 çocuk çağrımızı tekrarladık, tekrarlıyoruz. Milletimizin istikbalini garanti edecek çalışmalarımıza devam ettik.
Politikalarımız destekleyici düzenlemeleri, reform ve hizmetleri tek tek hayata geçirdik. Hak ve özgürlükleri genişlettik, eksiklikleri giderdik. Kadın hakları ve aile yapısının geliştirilmesi ve bunu merkez alan devrim niteliğinde adımlar attık.
2025 yılını Aile Yılı ilan ettik. 2025 Aile Yılı kapsamında birçok yeni projeyi de hayata geçiriyoruz. Bunların bir kısmını bugün milletimiz ve ailelerimizle paylaşmak istiyorum.
"81 İLDE 150 BİN TL TUTARINDA FAİZSİZ KREDİ DESTEĞİ SUNUYORUZ"
14 –28 mayıs seçim sürecinde milletimize söz verdiğimiz aile ve gençlik fonunu geçen sene deprem bölgemizde başlatmıştık. Bu fon ile evliliğe ilk adımını atan gençlerimize 48 ay vadeli 2 yıl geri ödemesiz 150 bin TL tutarında faizsiz kredi desteği sunuyoruz.
Yeni evlenecek gençlerimize Aile ve Gençlik fonu dahilinde verdiğimiz faizsiz kredi desteğini 81 ilimizin tamamında uygulamaya alıyoruz. Dünya evine girecek gençlerimiz bu imkandan faydalanmak üzere bugün itibarıyla başvurularını yapabilirler.
"TEK SEFERLİK DOĞUM YARDIMINI 5 BİN'TL YE YÜKSELTİYORUZ"
Yuva kuracak tüm gençlerimiz için şimdiden hayırlı uğurlu olsun diyorum. Bu yıl doğum yardımlarımızı da önemli ölçüde artıyoruz. Yeni doğacak ilk çocuk için verdiğimiz tek seferlik doğum yardımını 5 bin TL ye yükseltiyoruz. İkinci çocuk için her ay 1500 TL. Üçüncü ve sonraki çocuklar için her ay 5 bin TL olacak şekilde çocuk yardımlarını devreye alıyoruz.
"HER AY ANNELERİMİZİN HESABINA YATIRACAĞIZ"
Yeni doğacak ikinci ve sonraki çocuklar için hiçbir şart gözetmeksizin vereceğimiz çocuk yardımlarını her ay annelerimizin hesabına yatıracağız.
ESNEK-UZAKTAN ÇALIŞMA MODELİ
Bu müjdemizin de ailelerimize hayırlı uğurlu olmasını diliyorum. Ailelerimize yönelik müjdelerimiz sadece bunlarla sınırlı değil. Aile kurmayı teşkil edecek maddi destekler, danışmanlık hizmetleri, genç çiftler için konut destekleri gibi uygulamaları devreye alacağız. Esnek ve uzaktan çalışma modelleri ile kadınların ev ve iş hayatlarını rahatlatacak yeni imkanları hayata geçireceğiz. Çalışan anne babalar için ücretsiz, düşük maliyetli çocuk bakım hizmetlerini güçlendireceğiz.
Çocuk sahibi olmayı teşkil edecek veya kolaylaştıracak tıbbi imkanları ilelerimizin istifadelerine sunmayı önemsiyoruz. Geniş bir alanda müjdeleri yıl boyunca ailelerimizle paylaşacağız.
Sosyal medya platformlarının yaygınlaşması ile birlikte ataların tabiri ile eski köye yeni adetlerin geldiğini görüyoruz. Öyle talepler, öyle listeler öne sürülüyor ki açık söylüyorum gençlerimiz yuva kurmaktan korkuyor, daha yolun başında iken umutları kırılıyor. Evlenenler ise ödemesi en az 4-5 yıl süren ağır faturalarla karşılaşıyor. Genç çiftlerimiz aynı çatı altında beraberce yaşamayı öğrendikleri mevcut sıkıntılara ilaveten geleneğin dayatması sebebiyle yüklendiği maddi külfetlerle uğraşıyorlar.
Erken dönemde yaşanan boşanmaların ana nedenleri olmasa da olur diyebileceğimiz bu masraflardır. Gençlerimiz bundan muzdariptir. Aileye, ahlaka, fıtrata, çocuklara yönelik saldırıların arttığı, medeniyet değerlerimize uygun hayat sürmenin zorlaştığı günümüzde yuva kurmak isteyen gençlerimize yardımcı olmak mecburiyetindeyiz."
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde Aile Yılı Tanıtım Programı'nda yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
"Asırlardır bizi var kılan aile medeniyetimizi ayakta tutan en güçlü yapı taşıdır. Köklerimizden beslenen geleceğimize ışık tutan ailelerimiz hem ülkemizin hem milletimizin huzur, güven, istikrar kaynağıdır. Bir çocuğun ilk öğretmeni anne babasıdır.
Bugün aile kurumu küresel risklerle ve tehditlerle karşı karşıyadır. Büyük bir tehlike altındadır. Gelişen teknolojilerle aile bireyleri arasındaki iletişim azalıyor, dijital bağımlılık artıyor. İnsanlar giderek yalnızlaşıyor.
Ailelerimizi bir sevgi ve güven limanı inşa etmek hayati bir önem taşımaktadır. 2025 yılını Aile Yılı ilan ettik. Amacımız ailelerimizi günümüzün tehlikelerine karşı daha dayanıklı kılmaktır. Ailenin önemine dair daha güçlü bir farkındalık oluşturmaktır.
"TÜM HİZMETLERİMİZİ TÜRKİYE’NİN DÖRT BİR YANINDA YAYGINLAŞTIRIYORUZ"
Ailelerin ve çocuklarımızın güvenliğini tehdit eden, varlığına kasteden her olayda sürecin takipçisi oluyoruz. Bir anneye yapılan saldırıyı kendimize, bir çocuğa yapılan kötülüğü kendimize yapılmış sayıyoruz.
Tüm hizmetlerimizi Türkiye’nin dört bir yanında yaygınlaştırıyoruz. Çalışmaların üzerine her gün bir yenisini ekliyoruz. Genç ve dinamik nüfus yapımızı korumak adına aile ve nüfus politikalarına ilişkin çalışmalarımıza hız kazandırdık. Nüfus Politikaları Kurulu oluşturduk. Aile Enstitüsü’nü sizlerin destekleri ile hayata geçirdik. 5698 görevlimizle aileye sosyal hizmetlerimizi ulaştırıyoruz. Bireylerin ailelerin, ülkelerin geleceğini etkileyen bağımlılığın her türü ile etkili bir mücadele yürütüyoruz. 170 bin çocuğumuzun aileleri ile yanında destekliyoruz. 8725 koruyucu aile yanında 10436 çocuğun şefkatle büyümesini sağlıyoruz.
Sosyal politika alanındaki bilgi, birikimimiz ve tecrübemiz ile uluslararası platformda etkin bir aile diplomasisi yürütüyoruz. BM Aile’nin Dostları Grubu’nun üyesi olduk."
MÜJDERLE İLGİLİ İDDİALAR NEYDİ?
Yapılacak olan düzenlemelerle Türkiye'nin güçlü aile yapısı korunarak, geleceğe daha sağlam bir temel atılması hedefleniyor. Hükümet, aile kurumunu destekleyen düzenlemelerle, çocuk sayısını artırmayı ve kadınların iş-aile dengesini sağlamayı amaçlıyor. 2025 yılı boyunca bu politikalar, toplumsal yapıyı güçlendirmek adına birçok yenilikle desteklenecek. 'Aile Yılı' kapsamında, genç yaşta evlilikleri teşvik edecek destekler, esnek çalışma modelleri ve üç çocuk politikası için önemli adımlar devreye alınması bekleniyor.
3 ÇOCUK POLİTİKASINA TEŞVİK
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'Güçlü milletler güçlü ailelerden oluşur' açıklamaları çerçevesinde 3 çocuk çağrıları teşvik edilecek. Üçüncü çocuğu yapan ailelere yönelik teşviklerin detayları ilerleyen süreçte netleşecek. Üç çocuk hedefi hem nüfus artışını desteklemek hem de güçlü bir aile yapısı oluşturmak için bir temel olarak görülüyor.
KADINLARA ESNEK ÇALIŞMA
Kadınların hem çalışma hayatında aktif rol alması hem de aile yaşamını sürdürebilmesi için esnek çalışma modelleri hayata geçirilecek. Esnek çalışma, yarı zamanlı çalışma ve uzaktan çalışma yöntemleri teşvik edilecek. Bu düzenlemeler, kadınların iş hayatına katıldıklarında çocuk sahibi olmaktan vazgeçmemelerini hedefliyor.
AİLE YAPISI GÜÇLENDİRİLECEK
Türkiye'de sezaryen oranları dünyadan çok daha yüksek konumda olmasından dolayı da normal doğuma teşvikler de yer alacak. Aile yapısını zayıflatmaya ve cinsiyetsizleştirmeye yönelik küresel saldırılara karşı değerleri öne çıkaran eğitim, kültür ve iletişim politikaları güçlendirilecek. Aile kurumundaki çözülme, doğurganlık hızının azalması, cinsiyetsizleştirme akımı başta olmak üzere sağlıklı nesillerin devamına tehdit oluşturan unsurlara karşı kararlılıkla çalışmalar yapılacak.
GENÇ EVLİLİKLERE DESTEK
Gençlerin evlilik sürecindeki finansal yüklerini hafifletmek amacıyla Aile Gençlik Fonu kapsamındaki destekler artırılacak. Genç yaşta evlenen çiftlere 2 yıl boyunca 0 faizle geri ödeme kredi imkânı sunulacak. Fon kapsamında sağlanan destek miktarının artırılması planlanıyor. Bu düzenlemelerle, evlenme yaşının düşürülmesi ve doğurganlık oranlarının artırılması hedefleniyor. Ayrıca kadınların emeklilik süreçlerini kolaylaştırmak amacıyla doğum borçlanma sürelerinde iyileştirmeler yapılacak. Ayrıca doğum iznine ilişkinde yeniden bir değerlendirme olması bekleniyor.
CEVDET YILMAZ DA SİNYALİ VERMİŞTİ
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz da son açıklamasında müjdelere ilişkin ipuçları vermişti. "Doğurganlık oranlarını ve nüfus yenileme seviyesini sürdürülebilir kılmak için eylem planlarımızı ve yol haritamızı oluşturacağız" diyen Yılmaz, "Aile kurmayı teşvik etmek amacıyla genç çiftlere maddi destekler, evlilik danışmanlığı ve ilk evini alanları önceliklendiren sosyal konut programlarını hayata geçireceğiz. Doğum izinlerinin artırılması, doğum yardımları, esnek ve uzaktan çalışma gibi birçok başlığı bu kurulumuzda ele alacağız. Çalışan ebeveynlere destek olmak için ücretsiz veya düşük maliyetli kreş ve çocuk bakım hizmetlerini yaygınlaştıracağız" şeklinde konuşmuştu.
ERDOĞAN, DÜŞÜŞÜ BİR TEHDİT OLARAK GÖRÜYOR
Her fırsatta doğurganlık oranını artırılması gerektiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaptığı bir konuşmada şu değerlendirmeyi yapmıştı:
"Nüfusun kendini yenileme eşiği olan 2,1 seviyesinin altındayız. Bu, açık söylüyorum Türkiye açısından varoluşsal bir tehdittir, bir felakettir. Mevcut durum ülkemiz için tolere edilebilir olmaktan çıkmıştır. Biz bu tabloyu gördüğümüz için biliyorsunuz sürekli 3 çocuk tavsiyesinde bulunuyorduk. Şunu bir defa idrak etmemiz gerekiyor, nüfus, millet olarak en büyük gücümüzdür ve bunu korumak zorundayız. Önümüzdeki dönemde bu konuda daha kararlı olacağız."