Cumhurbaşkanı Erdoğan: İBB'de yamyamlığın kitabı yazıldı
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda açıklamalarda bulundu. İBB'de yaşanan olaylar hakkında konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İBB'de yamyamlığın kitabını yazdılar." dedi. Ayrıca Erdoğan, Türkiye ekonomisine yönelik her türlü sabotajın hesabının yargı önünde sorulacağını da belirtti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda açıklamalarda bulundu.
İşte Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan satır başları:
"Aziz milletim, değerli vekil arkadaşlarım, sizleri en kalbi duygularımla, hasretle, muhabbetle selamlıyorum. Ekranları başında bizi izleyen vatandaşlarıma selam ve sevgilerimi gönderiyorum.
Bu mübarek Ramazan'da İsrail saldırıları altında gün boyu oruç tutan tüm mazlumları, zalimlere boyun eğmeyen Filistinlileri partim adına hürmetle selamlıyorum. Ramazan bayramınızı şimdiden yürekten tebrik ediyorum. Rabbimden bu mübarek günler hürmetine bizleri bereketi ile kuşatmasını, zulüm altındaki kardeşlerimizi bir an önce refaha kavuşturmasını niyaz ediyorum.
Asırlardır bu ruhla kardeşlik hukukumuzu güçlendiriyor, sofralarımız gibi gönüllerimizi de sonsuza kadar açıyoruz. Tam kadro olarak sahadayız. Bu muazzam ruh şölenine gölge düşürmeye çalışanlara aldırmadan Türkiye'nin tamamında bir ay boyunca bir gönüle daha girmek, bir yaralı kalbe daha girmek için koşturan yol arkadaşlarıma şükranlarımı sunuyorum. Grup toplantımızın hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum. Toplantımıza teşrif eden genç kardeşlerime hoş geldin diyor, teveccühü için teşekkür ediyorum.
"BU ÜLKEYE NE SAĞLADIYSAK BUNLARIN İHANETİNE RAĞMEN BAŞARDIK"
Kuruluşundan bu güne AK Parti'ye gönül vermiş, katkıda bulunmuş yol arkadaşlarıma sevgilerimi saygılarımı gönderiyorum. Geçtiğimiz günlerde önceki dönem vekillerimizle yaptığımız iftarda söylediğim gibi AK Parti'de 'eski' diye bir kavrama yer yoktur. Bağlılığını muhafaza eden herkes ezeli ve ebedi AK Partilidir. Asıl olan bu şuurla tüm insanlığa hizmet etmek ve kalplerde kalıcı yer edinmektir. Cumhuriyet tarihinin milletimizden en çok teveccüh gören, her alanda eşsiz hizmetler veren bir partiye de başka türlüsü yakışmaz. Biz milletimiz ile gönül bağını güçlendirmeye çalıştıkça birileri nifak çıkarma peşinde koştu. Bazıları ideolojik saplantılardan kaynaklanıyor. Kendileri de bunu anladı ama hata yaptık demediler. Ülkeyi sömürenlerin soygun çarkılarını bozmamızdan kaynaklanıyordu. 23 yıl boyunca en büyük tepkiyi bunlardan gördük. Kimi zaman Gazi Mustafa Kemal'i kimi zaman batıyı kimi zaman köken ve mezhep istismar eden bu yağmacıların kuyruk acısı hala dinmedi. Türkiye'ye düşmanlık besleyenler bunları tepe tepe kullandı. Beşinci kol faaliyetlerinin bu kadar yaygın kullanılmasının sebeplerden biri kendi çıkarını önde tutan köksüzlerin sayıca fazla olmasıdır. Bu ülkeye ne sağladıysak bunların ihanetine rağmen başardık. Dimdik ayakta geçirdik ama kaos planı olanları da ,FETÖ ihanetine piyonluk yapıp tanklarına alkış tutanları da asla unutmadık.
"TÜRKİYE EKONOMİSİNE YÖNELİK HER TÜRLÜ SABOTAJIN HESABI SORULACAKTIR"
Başları her sıkıştığında ülkemize uluslararası müdahale çağrısı bulunanları, her fırsatta inanç köken sosyal farklılıklar üzerinden milleti birbirine düşürmeye çalışanları, bizi gayrimeşru yollarla alt etmeye gayret edenleri, ülkeyi ve milleti ateşe atacak kadar gözü dönmüşleri unutmadık unutmuyoruz. Milletimiz bunları gereğinde hesabı sorulmak üzere belleğine tek tek kaydetti. Milli iradeye yönelik ihanetlerin hesabı hukuk önünde tek tek sorulmuştur. Bundan sonra da Türkiye ekonomisine, milletin refahına yönelik her türlü sabotajın hesabı yargı önünde sorulacaktır. Milletin kardeşliğine pusu kuranlar eninde sonunda adalete hesap verecek. Bunun adı kör düşmanlık değil, milli iradenin gereğidir.
"İBB'DE YAMYAMLIĞIN KİTABINI YAZDILAR"
AK Parti ile Cumhur İttifakı'nın kaderi iç içe geçmiş tek vücut olmuştur. Son gelişmeler bunu ispatlar niteliktedir. Türkiye Yüzyılı vizyonu ile cumhurbaşkanlığını aldık ve Meclis'te çoğunluğu sağladık. Ancak belediye seçimlerinde arzu etmediğimiz neticelerle karşı karşıya kaldık. Belediyelerdeki kayıpların nasıl büyük maliyetler getirdiğini görüyorsunuz. 99 ve 94 dönemine geri döndü belediyeler. On milyonlarca insanımız eser ve hizmet namına hiçbir karşılık göremediği gibi bir de aşağılanıyor. Aksayan hizmetlerin suçu bile İstanbullu kardeşlerimize yükleniyor. Belediyelere ödenen vergilerle aktarılan kaynakların eser ve hizmet yerine birilerinin çıkarı için kullanıldığı ortaya çıkıyor. İBB ve kimi ilçe belediyelerde yamyamlığın kitabını yazıkları anlaşılıyor."