Cumhurbaşkanı Erdoğan: Heybedeki büyük turplar dökülmedi
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM'deki grup toplantısında açıklamalarda bulundu. CHP'ye sert eleştirilerde bulunan Erdoğan, "Büyük turplar ortaya saçıldıkça kendi yakınların yüzlerine dahi bakacak yüzleri kalmayacak." ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM'deki grup toplantısında açıklamalarda bulundu. Gündemdeki olaylar hakkında konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Büyük turplar ortaya saçıldıkça kendi yakınların yüzlerine dahi bakacak yüzleri kalmayacak." dedi.
İşte Erdoğan'ın konuşmalarından öne çıkan satır başları:
"HEYBEDEKİ BÜYÜK TURPLAR DÖKÜLMEDİ"
"Üniversite sınavını kazanan yüz binlerce gencin hakkının yendiği usulsüz diploma ile başlayıp tüm şehri saran rüşvet rezilliklerinin boyutu son operasyonlarla gün yüzüne çıktıç İstanbul halkının mahrem bilgilerinin yabancılara peşkeş çekilmesine, yüz milyonlarca liralık hırsızlıklara kadar her türlü yolsuzluk var. İstanbul'daki CHP'li belediyelerdeki yolsuzlukları dizi yapsanız Brezilya dizilerindekinden daha fazla maceralarla karşılaşırsınız. Bunlar büyük turplar ortaya dökülmeden CHP içinden gelen yargının elde ettiği suçlar Büyük turplar ortaya saçıldıkça kendi yakınların yüzlerine dahi bakacak yüzleri kalmayacak. Bunca hırsızlık sahtekarlık varken CHP yönetimi iddiaları aydınlatmak yerine ucuz siyasete başvurdu. İnsanları sokağa döküp kaos çıkarmaya çalışarak skandalı örtbas girişimine başvurdular. Çalana değil yakalayana kızıyorlar. Belediye başkanlarının rüşvet düzeninin bedelini seçmenlerine ödetmeye çalışıyorlar. Girdikleri tehlikeli yolu iyice içinden çıkılmaz hale getiriyorlar. Daha da ötesi bunun faturasını bize keserek gerçekleri ters düz etmeye çalışıyorlar. Yolsuzluk ve rüşvet soruşturmasına esas olan bilgi ve belgeleri getirenler CHP'lilerin kendileridir. Yolsuzluk paralarının taksimatında anlaşmazlık çıkınca birileri yargıya gidip olup biteni anlatmıştır. Yolsuzluğu yapan, rüşveti alan, paraşütle diploma sahibi olup yüz binlerce gencin hakkını yiyenler CHP'li... Kurdukları suç örgütleri üzerinden paraları şirketlerine aktaranlar da CHP'li. Soruşturmada itirafçı olanlar, bilgi yağdıranlar CHP'li. Kurultayda şaibe var deyip mahkemeye şikayet edenler CHP'li. Yapılan hırsızlıkları ekran ekran anlatanlar CHP'li ama suçlu AK Parti. Biz böyle bir iç hesaplaşmanın neresinde olabiliriz. Kendi kavganızda başlayan yargı sürecini neden bize mal ediyorsunuz. Son olayda da soyguncular birbirine girmiş, suç ortakları birbirini satmış ve gidip yargıya ihbar etmiştir. Şu an bunun artçı sarsıntılarına şahit oluyoruz. Biz de herkes gibi yargının görevini yapmasını, mahkemeler tarafından suçlu bulunanların cezalandırılmasını bekliyoruz. Cumhurun reisi olarak tabii ki vatandaşın hakkı için her tür adımı atıyoruz. Bunu yaparken görev ve sorumluluklarımızın dışına çıkmıyoruz.
"YOLSUZLUK ÇARKINIZ ORTAYA ÇIKTI"
CHP yönetimine şunu hatırlatıyorum. Seviyeyi ne kadar düşürürseniz düşürün boşuna, macun tüpten çıktı bir kere. Yolsuzluk çarkınız ortaya çıktı. Sağa sola çamur atmayı bırakın. Partiniz içindeki bilek güreşinde bizden destek alma hinliğine son verin. Bodoslama daldığınız çukura bizi ve milletimizi çekmeye çalışmayın. Kendinize zerre saygınız varsa biraz dürüst olun şeffaf olun.
Birileri herkesi sersem yerine koyarak rüşvet çarkının üzerini kapatmaya çalışıyor ama nafile. Ne bu millet ne bu yargı böyle bir kepazeliğin üzerinin kapatılmasına izin vermeyecek. CHP'liler siyasi saiklerle söylediklerimizi dikkate almıyor diyelim. Deniz Baykal'ın 2005'teki tespitlerine bir itirazları olmaz herhalde. Ne diyor Baykal, siyasette dürüstlük diyor. Haram korkusu diyor. CHP'de bir daha İSKİ benzeri skandallar olmayacak diyor. CHP'li yöneticiler ortaya dökülen onca rezaletten sonra sayın Baykal'ın sözünü hiç mi üzerlerine almıyorlar. 20 yıl sonra aynı sahnelere şahit olmaktan hiç mi utanmıyorlar.
"SEN NASIL OLUR DA BAKANIMI ŞİKAYET ETMEYE KALKARSIN!"
Türkiye'nin ana muhalefetinin içler acısı hali bizi hem üzüyor hem öfkelendiriyor. Kalkıyor tüm medya gruplarını isim vererek şikayet ediyor. Bizi dünyaya şikayet ediyor. Hazine ve Maliye Bakanı'mı aynı şekilde şikayet ediyor. Sen kimsin ya. Her şeyden önce senin gramın ne . Sen nasıl olur da bakanımı şikayet etmeye kalkarsın.
"YÜZÜ MASKELİ TERÖRİSTLERİ TESPİT EDİP ONLARIN DA ÜZERİNE GİDECEĞİZ"
Hepsinden öte bu marjinal grupları Şehzade başına toparlayıp, orada cami yanındaki kabristanı adeta yerle bir ediyorlar. Ey Özgür Özel, herhâlde senin de bir gün kabrini bu şekilde hazırlayıp kabrini herhalde yıkar. Bu nasıl iştir. Bu kabristanları yıkmanın kime ne faydası var? Bunu hangi hakla nasıl yapıyorsunuz. Hepsi tarih, hepsi eser olarak muhteşem eserler ve bu eserleri bu ahlaksızlar, bu edep yoksunu namussuzlar orada gelip yıkıyorlar. Bunlara eyvallah etmek mümkün değil. O eserleri bu şekilde yıkmaya yeltenmek yenilir yutulur bir iş değil. Onun için şu anda biz yargımızla bu işin üzerine gidiyoruz ve bu eylemlere katılanların tespitini yaparak, yüzü maskeli teröristleri tespit edip onların da üzerine gideceğiz.
"PAZARTESİ GÜNKÜ NAMUSSUZLUĞU ZEHİRLİ DİLİNİZ İLE SİZ HAZIRLADINIZ"
Ana muhalefet partisinin, marjinal sol örgütlerin, ağzı bozuk tiplerin haramilerin oyuncağı haline gelmesi bizi gerçekten rahatsız ediyor. Polise taş atan, balta ile saldıran soysuzlara kol kanat germesi milletimiz gibi bizi de rencide diyor. Şimdi çıkmışlar pazartesi akşamı yaşanan alçaklıkla ilgili nedamet cümleleri kuruyorlar. Sosyal medyada ahlakçılık yaparak küfürbazlarla güya aralarına mesafe koymaya çalışıyorlar. İyi de millete düne kadar küfür eden kişileri protokolde baş köşeye oturtan siz değil miydiniz. Seçimler öncesi ağzı bozuk tipleri kahramanlaştıran siz değil miydiniz. Gezi'de çapulculara çiçek çocuk deyip sahip çıkan siz değil miydiniz. Banka soyguncusu eşkıyaları gençlere rol model olarak sunan siz değil miydiniz. Milletin inancı ile, değerleri ile kavgalı marjinal tipleri partinizde karar merciine getiren siz değil miydiniz. Pazartesi günkü namussuzluğu zehirli diliniz ile siz hazırladınız. Millete hakaret edenlere siz prim verdiniz. Bu milletin fertlerini yıllarca birbirine siz düşürdünüz. Bugün güya rahatsız olduğunuz kötülüğü siz sıradan hale getirdiniz, siz yıllarca meşrulaştırdınız. Yaşanan bu alçaklığın en büyük sebebi CHP yönetiminin tükenmişliğidir, ta kendisidir. Sayın Özel, maalesef özgürleşememiştir. Koltuğunu borçlu olduğu vesayet odaklarının emrinden çıkamadı. Şu an bulunduğu makama yetersiz geldiğini çok açık ve net ortaya koymuştur. Bugün söylediğini yarın inkar eden belediye başkanlarından sürekli ayar yiyen, aciz çaresiz bir karakter ile karşı karşıyayız. Bir kendisini toparlamasını bekledikçe sayın Özel freni boşalmış kamyon gibi yokuş aşağı sürükleniyor. Yumuşama ve normalleşme dönemi ile buna çare olmaya çalıştık. CHP'yi hapsolduğu ideolojik yankı odalarından çıkarmaya çalıştık ama başaramadık. 1 senede bay Kemal'i mumla arar hale geldi CHP.
İsrail destekçilerine karşı boykot kelimesini ağızlarına almadılar, insanlarımızın hassasiyeti ile utanmadan alay ettiler. Şimdi yerli milleti markalarımızı boykottan bahsediyorlar. Sayın Özel CHP genel başkanı gibi değil hırsı ve korkusu aklını başından almış siyasi müflis gibi davranıyor. Ne tuttuğu yol yoldur ne de ağzından çıkanı duymaktadır. Ülkemizi yabancılara kötülemekten hiç mi utanmıyorsunuz. Türk ekonomisine zarar vereceğim diyen bir ana muhalefet partisi lideri olur mu. Böyle şuursuz cümleler kurabilen birinin akılla mantıkla hareket ettiğine kim inanır. Bu rüşvet yolsuzluk çarkı içinde kimlerin olduğu zamanla ortaya çıkacaktır. Başı İstanbul'da olan ahtapotun kolları çıkacaktır. soruşturmalar derinleştikçe biz de bazı şeyleri daha net anlayacağız. O zaman CHP'nin nasıl tepe tepe kullanıldığını anlayacağız. Parayı verenin CHP'yi nasıl parmağında oynattığını o zaman göreceğiz.
CHP'yi aklıselime, basiretle davranmaya davet ediyoruz. Biz galeyana gelmeyeceğiz, kışkırtmalara kulak asmayacağız. Sabrı kuşanıp feraseti rehber edineceğiz. Bizlere yakışan haysiyeti duruşu her zaman gururla taşıyacağız. Muhalefetin bizi hapsetmek istediği sahte ve sığ gündemlerin peşine takılmayacağız. CHP içindeki Bizans oyunlarının tarafı olmayacağız. Biz işimize bakacağız. milletimize layıkıyla hizmet etmeye bakacağız. Terörsüz Türkiye hedefine bir an önce ulaşmaya bakacağız."