Cumhurbaşkanı Erdoğan isim vermeden tarikat dizilerini hedef aldı: Milli güvenlik sorunudur
Ankara'da düzenlenen 7. Din Şûrası'nda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, isim vermeden Kızılcık Şerbeti ve Kızıl Goncalar dizilerinde işlenen konuları gündeme getirerek "Sarıklı, sakallı, başörtülü vatandaşlarımıza itibar suikastı yapılmaktadır. 3-5 kendini bilmezin reyting uğruna düzenlediği itibar suikastına RTÜK hızlıca tedbir almalıdır, bu tür girişimler milli güvenlik sorunudur" dedi. Tarikatlarla ilgili son olarak Arka Sokaklar da gündeme gelmişti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Diyanet İşleri Başkanlığı Konferans Salonu'nda 7. Din Şûrası'na katıldı.
Erdoğan, geçmişten bu yana İslam'a büyük saldırıların olduğunu belirterek, "Dinimize saldırıları püskürtecek olan bizden başkası değildir" dedi. İsim vermeden tarikatı hedef alan dizileri gündemine taşıyan Erdoğan, "Sarıklı, sakallı, başörtülü vatandaşlarımıza itibar suikastı yapılmaktadır" dedi.
KIZILCIK ŞERBETİ, KIZIL GONCALAR, ARKA SOKAKLAR
Erdoğan'ın bu sözleri birçok sahnesiyle tartışma yaratan 'Kızılcık Şerbeti' ve 'Kızıl Goncalar'ı akıllara getirdi.
Öte yandan son olarak Arka Sokaklar dizisinde de benzer bir sahneye yer verilmiş, burada bir tarikat liderinin küçük bir kız çocuğuyla evlendirilmesi konu edilmişti.
Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde:
"Bizler 5 yılda bir toplanan din şûralarını temiz ve imanlı ellerin muhlis bir kalple hazırladığı bereketli bir ilim ve tefekkür sofrası olarak görüyoruz. Sözü, fikri, eseri, müktesebatı ve tavsiyeleriyle bu sofrayı zenginleştiren ilim ve fikir insanlarına, yani sizlere İslam'ın çizdiği o emin istikamette ebedi saadete giden bu muazzez yolda birlikte yürüdüğümüz yol arkadaşlarımız olarak bakıyoruz. Rabbim bu sofrayı daha da büyütmeyi, daha da bereketlendirmeyi sizlere de, bizlere de nasip eylesin diyorum. Yalnızca ülkemiz için değil, gönül coğrafyamız, yurt dışındaki vatandaşlarımız ve dünyanın farklı köşelerindeki tüm kardeşlerimiz için fayda sağlamasını ümit ettiğimiz 7. Din Şûrası kararlarının titizlikle uygulamaya konulmasının ehemmiyetini şimdiden hatırlatmak isterim. Bugüne kadar şûralarımızda alınan kararların takibini bizzat yaptım. 2019'da düzenlediğimiz 6. Din Şûrası'nın kapanış programında Sayın Başkanımıza kararların tatbikiyle ilgili hassasiyetimizi ifade etmiştim.
BATI'DA ARTAN İSLAM DÜŞMANLIĞI
Batı'nın kan, göz yaşı, katliam ve sömürüye dayılı ilerlemesi Doğu'nun insanı medeniyetini boğmak için geçici bir dönem üstünlüğü eline geçirmiştir. Gün gelecek kutsalı ve insanı dışlayan ilerleme dönemi parantezi kapanacak, Batı uygarlığı büyük bir gürültüyle çökerken bizim insanı, ilahı aşk medeniyetimiz daha güçlü bir şekilde şaha kalkacaktır.
Biz kendi kodlarımızla, medeniyetimizin inşasına ne kadar inanıyorsak, medeniyetimizin tekrar dirileceğine de o kadar inanıyoruz. Asırlardır Müslümanlara fiilen değil, manen ve fikren de saldırılmaktadır. Son yıllarda zirve noktasına ulaşmıştır.
Bizi biz yapan kodlarımıza özümüze yönelik çok yoğun, her zamankinden daha planlı saldırı söz konusu. Filistin'de Gazze'de diğer islam beldelerinde katliam yaparak Müslümanların soyunu kurutmaya çalışanlar apaçık ortadadır. Gizli ve sinsi düşman her yolu kullanmakla birlikte son dönemde sosyal medya ile savaşını yürütmektedir.
"YAPAY DİN OLUŞTURMA GAYRETİ İÇİNDELER"
Dijital dünya küresel ölçekte tüm değerleri tahrip ederken Müslümanları doğrudan hedef tahtasına koyuyor. Bugün çocuklar, anne babanın, öğretmenin, mahallenin terbiyesinden öte dijital medyanın terbiyesine daha fazla maruz kalıyor. Dijital medyanın sadece eğlence ve para kazanma aracı olmadığını fark etmemiz gerekiyor. Dijital hareket yeryüzündeki tüm dinleri yıpratmak suretiyle yeni bir yapay din oluşturma gayreti içindedir. Bunun etkileri gittikçe küresel boyutta artmaktadır.
TÜRK DİZİLERİNE TEPKİ
Kimi zaman cahiller, kimi zaman az okumuşlar, kimi zaman da bilginin peşinden koşarken hikmeti ıskalamış yarım akıllılar medya üzerinden gençleri yanlış yönlendiriyor. Tek tük istisnai olumsuz örneklerden bütün dindarlara hakaret edilmekte, vakıflar, dernekler, tarikatlar linç edilmekte, dini ve dindarlar yıpratılmaktadır.
Tıpkı 28 Şubat dönemindeki gibi belli toplumlarımız adeta öcü gibi gösterilmekte, tahrik edilmektedir. Sarıklı, sakallı, başörtülü vatandaşlarımıza itibar suikastı yapılmaktadır. Buna sessiz kalmamız mümkün değildir.
3-5 kendini bilmezin reyting yapmasına müsaade etmeyiz. Bu tür girişimler milli güvenlik sorunudur, RTÜK başta olmak üzere bu konularda hızlı tedbirleri ele almalıdır.
İlim ve mesuliyet sahibi her kardeşimizin bu saldırılara karşı sağlam bir direniş hattı kurmasını savunuyorum. Alimlerimiz en hassas konuları medya ve sosyal medyaya taşımak suretiyle tehlikeli bir yola giriyor.
Kötü örnekler toplumda umudun kararmasına sebep oluyor. Din adamlığıyla şovmenlik aynı kisvede bulunamaz. Şöhret hastalığı samimiyetin ortadan kalkmasına neden olur. Bunun vebali ağırdır. Topluma örnek olması beklenen kişilerin şöhret uğruna samimiyetten uzaklaşması iki cihanda hesap verilemez ağır bir vebaldir."
Kaynak: haberet.com