CHP'li Berhan Şimşek'ten Haberet'e çok konuşulacak açıklamalar: HDP'nin ülke bölünsün diye bir demeci var mı?

Türkiye'de 14 Mayıs'ta yapılacak seçimler öncesinde yarışacak iki aday belli oldu. Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ardından Millet İttifakı da CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu aday olarak açıkladı. 

Kılıçdaroğlu'nun adı uzun süredir gündemdeydi. Ancak ittifaktan açıklama gelmesi ve CHP Genel Başkanı'nın adının tartışmalı bir süreçten sonra açıklanması iddiaları da beraberinde getirdi. Son olarak HDP de dün akşam Kılıçdaroğlu'nu desteklediğini ilan etti. 

CHP'li Berhan Şimşek, tüm bu süreçte yaşananlarla ilgili Haberet Haber Müdürü Cuma Obuz'a açıklamalarda bulundu. 

Şimşek'in açıklamaları şu şekilde: 

"KRİZLERİN OLMASI NORMALDİR"
"Kemal Kılıçdaroğlu, ülkenin beklediği adaydır. Krizler olur. Hem ülkeler arası hem siyasi partiler arası krizlerin olması son derece normaldir. Zaten demokrasi, asgari müşterekte uzlaşmaktır. Ve bu gerçekleşmiştir.

"KILIÇDAROĞLU MİLLET İTTİFAKI'NIN TEMELİNİ 7 AĞUSTOS YENİKAPI MİTİNGİ'NDE ATTI"
Sayın Kılıçdaroğlu, 2017 Adalet yürüyüşü hatta daha geriye gidelim 7 Ağustos Yenikapı mitingi ki orada tüm siyasi partilerin olduğu yerde yaptığı konuşma ile Millet İttifakı’nın temellerini atmıştır. Sonrasında 2018’de İYİ Parti’nin kuruluşu ve meclise girmesinde de büyük destek vermiştir. Bu süreçlerin sonunda da Türkiye’nin yüzde 56’sı olan büyükşehirlerde 2019 seçimlerinde başarı elde etmiştir.

"İYİ PARTİ BÜYÜK EMEKLERLE BURALARA GELDİ"
Sıkıntılar elbette olacaktır. Biz millet olarak başında yaptığımız pazarlıkları unutur sonunda yaptığımız kavgaları unutmayız. İsmet İnönü’nün bir sözü vardır 'Siyasette bulunduğun odadan çıkarken kapıyı kapatmayın.' İYİ Parti büyük emeklerle geldi buralara kadar. Yani bunu unutmamak gerekir. Bu zamana kadar anayasa konusunda ve yönetim anlamında birçok konuda büyük çalışmalar yapıldı. 242 sayfalık metinler çıktı ortaya. Bunlar çok önemli.

"21 YILDIR ÜLKEYİ YÖNETEN MANTIK KIZILAY'I ŞİRKET HALİNE GETİRDİ"
Son yaşananlar gösterdi ki aslında siyasi partilerden daha çok halk bir ittifak oluşturmuş. Halkın ittifakı masadaki sorunların çözülmesine neden olmuştur. Çünkü 21 yıldır ülkeyi yöneten bir mantık var ve bu mantık maalesef Kızılay gibi vicdanı ve merhameti temsil eden kurumları şirket haline getirdi. Gözbebeğimiz Kızılay, holdingleşmiş, başkanı 300 bin TL maaş alıyor, kendi adamlarını yerleştirmişler ve daha birçok sorun… Bakın son depremde hazırlıksızdı tüm kurumlar. Sadece algı yönetimi ile süreci yönettiler.

"HALKIN ÖNÜNÜ KİMSE KESEMEZ"
Şunu söylemek gerekir ki ateşin önünü kesersiniz ama halkın önünü kimse kesemez. Biz alanında uzman ve tecrübeli insanlarla yola devam edeceğiz ve görev taksimi yapacağız dedik. Dün masadan çıkan da bu görev taksimi olmuştur. 2018’den bu yana tüm kurumları tek başına yöneten bir Cumhurbaşkanı var. Kamu yönetimi, bakanlıklar, bürokrasi gibi her alanda tek bir insanın yönetmesi mümkün değildir. Bunun yerine kendi kadim kültürümüzde de yer alan istişare mekanizmasının ortaya çıkması gerekiyor. Hatırlayın yeni sisteme geçildiğinde uyum yasaları çıkarılacak denmişti. Ama o yasaların hiçbiri çıkmadı. Onun yerine OHAL ve kararnamelerle yönetildi ülkemiz. Biz görev taksimi yapacağız. Tıpkı bir futbol takımı gibi. Herkes kendi mevkiinde olacak. Çünkü Millet İttifakı kadrosunda devlet onuru görmüş ve hizmet etmiş insanlar var. Başbakanlık yapmış insanlar var.

"AK PARTİLİ DE OLSA İYİ İNSANLARIN İŞLERİNE DEVAM ETMESİNİ İSTİYORUZ"
Biz bizimle aynı düşünmese de işini iyi yapanlarla yolumuza devam edeceğiz. AK Partili de olsa başka partili de olsa liyakate dayalı, işini iyi yapan insanların işlerine devam etmesini istiyoruz. Elbette kurumlarda yanlışları olanlara gel bakalım diyerek yaptığı yanlışların hesabını hukuki olarak soracağız ama işini iyi yapanların da hukukunu koruyacağız. Bizim elimizde liyakate uygun bir üst kadro var ve bunu sağlayabiliriz. Bakanlıkları birleştirmekle olmuyor bu işler. Bizim beşeri zenginliğimiz var, insan zenginliğimiz var. İlla benden olsun da kim olursa olsun demek doğru değil. Yani AK Partili olup da işini iyi yapanlar bürokraside ya da diğer görevlerinde devam edecektir.

"HDP'YE OY VERENLER DE BU ÜLKENİN İNSANLARI. ONLAR VE VERGİ VERİYOR"
HDP, bu ülkenin legal bir partisidir. Biz ülkenin her unsuru ile görüşebiliriz. Bizim vatanın bölünmez bütünlüğü kırmızı çizgimizdir. Bunun dışında insanları HDP’li veya 'şucu bucu' diye kategorize etmiyoruz. HDP’ye oy verenler de bu ülkenin insanları. Onlar da vergi veriyor, çocuklarını askere gönderiyor. Bu ülkede yaşayan herkesin birinci kimliği bu ülkenin vatandaşı olmaktır. Neden bizim insanımız kendi ülkesini terk etmek zorunda kalsın. Bakın Sayın Cumhurbaşkanı doktorlara 'giderse gitsin' dedi. Yazık değil mi bu ülkenin insanlarına. Yöneticiler yurttaşlara hesap soramaz, aksine hesap vermelidirler. O yüzden biz Atatürk’ün bize çizdiği yol üzerinde ülkemizin her rengi ile liyakat esaslı bir şekilde yola devam ederiz. HDP’nin bu ülke bölünsün diye bir demeci var mı? Yok. O zaman biz, bizim gibi düşünmüyor diye kimseyi ötekileştiremeyiz.