Anne Yüksel Güran hakim karşısında
Narin cinayetinin ilk duruşmasında hakim karşısında ifade veren anne Yüksel Güran, "İki oğlum gurbetten gelmişti, çok mutluydum. Kahvaltıyı hazırlayana kadar, aşağıda Arif Muzaffer ile telefonda konuşuyordu. Muzaffer de kahvaltıya geldi. Son soframız güzel oldu" dedi.
Türkiye, Diyarbakır'da katledilen 8 yaşındaki Narin Güran'ın katil ya da katillerinin bulunmasını bekliyor. Narin'in annesi, ağabeyi ve amcası ile komşusu Nevzat Bahtiyar'ın tutuklu yargılandığı davanın ilk duruşması bugün görülmeye başlandı.
Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesi'nde ilk duruşması görülen davada önce Narin'in cansız bedenini saklayan Nevzat Bahtiyar ardından ağabey Enes Güran dinlendi. Duruşmaya verilen aranın ardından hakim sorgusu anne Yüksel Güran ile devam etti.
Gazeteci Rojda Altıntaş'ın sosyal medya hesabından paylaştığı bilgilere göre; Mahkeme başkanı anne Yüksel Güran'a soru sormaya başladı.
'KÜRTÇE KONUŞACAĞIM' TALEBİ
İlk olarak anne Yüksel Güran Türkçe'yi çok bilmediğini, Kürtçe konuşacağını açıkladı. Mahkeme Başkanı "Önemli değil, Türkçe Kürtçe anlaşırız" dedi.
"BİZE ZEHİR ETTİLER"
Yüksel Güran açıklamasına "İki oğlum gurbetten gelmişti, çok mutluydum. Kahvaltıyı hazırlayana kadar, aşağıda Arif Muzaffer ile telefonda konuşuyordu. Muzaffer de kahvaltıya geldi. Son soframız güzel oldu" diyerek başladı.
Mahkeme Başkanı "Niye 'son sofra' diyorsun?" diye sorunca Yüksel Güran "Çünkü bize zehir ettiler" dedi.
"BIRAKMADILAR KIZIMA GELİNLİK ALAYIM"
Yüksel Güran ifadesine şöyle devam etti:
"Narin evde koşuyordu, bana 'gelinlik al' diyordu. Allah hakkımızı bırakmasın, bırakmadılar kızıma gelinlik alayım. Bizim düğünümüz vardı, eve geldim, Muhammet bir cihaz almıştı, şarkı söylüyordu."
Mahkeme Başkanı "Siz bunları yaptığınızda telefonunuz neredeydi?" diye sorunca anne Yüksel Güran "Telefonum hep evdeydi" dedi.
Mahkeme Başkanı'nın "Çocuklar telefonla oynadığı için mi?" diye sorunca Yüksel Güran onaylayarak "Narin acıktığını söyledi, patates kızartması istedi. İyi ki ona patates kızarttım, kızıma verdim" dedi. Mahkeme Başkanı "Narin’in telefonu var mı?" diye sorunca da "Hayır, yok" yanıtını verdi.
KONUŞMADIĞINA YEMİN ETTİ
Yüksel Güran ifadesinde "Komutan bana Salim’i görüp görmediğimi sormuştu. Sonradan aklıma geldi, ben Salim’i görmüştüm." dedi. Mahkeme Başkanı: "Konuştunuz mu?" diye sorunca Yüksel Güran "Yemin ederim, yemin ederim konuşmadık." dedi.
Mahkeme Başkanı "Nevzat’ı gördün mü?" deyince Yüksel Güran tek cevapla reddetti. "Evin etrafında ya da dışarı çıkarken görmediniz mi?" sorusuna "Hayır, yemin ederim görmedim." yanıtını verdi.
"HEDİYE EVE GELDİĞİNDE ENES UYUYORDU"
Yüksel Güran "Narin beni ikna etti ve Kuran kursuna gitmek istedi. Narin o evden çıktıktan sonra ben bir daha Narin’i görmedim. Enes de gece yarısı gelmişti, ben uyumuştum. Sonra uyandığımda Enes de uyuyordu. Bir bardak su içip tekrar uyudum. Tekrar yatmaya gittiğimde Muhammet ve Eren uyanıktı ama Enes hâlâ uyuyordu. O sırada Hediye bize geldi, bayağı oturduk. Sonra Enes’in telefonu iki kez çaldı, kalktı, arkadaşıyla konuştu. O arada Enes çıktı." dedi.
Mahkeme Başkanı'nın "Hediye geldiğinde Enes evde miydi?" sorusuna anne Güran "Hediye ikinci kez geldiğinde Enes uyuyordu. Enes’in telefonu çalınca uyandı. Enes gittikten sonra da biz bayağı oturduk. Saatleri bilmiyorum." dedi.
Mahkeme Başkanı anne Yüksel Güran'a "Diyarbakır’da sigara bizim bildiğimiz sigara gibi anlaşılmayabilir. Burada 'sigara içiyorum' demek, esrar içiyorum anlamına gelebilir. Emin misin Enes’in içtiği sadece sigara mıydı?" diye sorunca Yüksel Güran, “Sigaraydı" yanıtını verdi.
"ANKARA'DAN BİR MAFYA İLE BENİ TEHDİT ETTİLER"
Mahkeme Başkanı, Narin'in annesi Yüksel Güran’a, "Kadınlar kavgasından haberin var mı?" diye sordu. Yüksel Güran "Hayır, ben ambulansın içerisindeydim. Kimseyi görmedim, sadece televizyonda duydum." cevabını verdi. Başkan devamında, "Jandarma, neden Enes’i koruduğunu düşünüyor?" diye sordu.
Anne Güran ise yanıt olarak, "Ben lavaboya gittim. Sonra komutan bize geleceğini söyledi. İkinci gün tekrar geldi. Komutan, 'Enes’i s…' diye küfür etti. Ankara’da bir mafya ile beni tehdit ettiler. O yüzden çocuklarıma bir şey olacak diye korkuyorum." ifadelerini kullandı.
'NARİN'İ SEN Mİ ÖLDÜRDÜN' SORUSU SORULDU
Mahkeme Başkanı anne Yüksel Güran'a "Narin’i sen mi öldürdün?" sorusunu sordu. Devamında ise "Nevzat Bahtiyar’ın eşinin ifadesine göre, akşam 19.00 civarında gidip 'kim kızımı götürdüyse bari mezarı olsun' demişsiniz. Doğru mu?" sorusu ile devam etti. Bunun üzerine Anne Yüksel Güran yanıt olarak:
"Hayır, doğru değil. Narin’in kaybolacağı aklımızın ucuna bile gelmemişti. Ben öğlen oraya gitmediğini bilmiyordum. Narin’in camiden sonra bir yere gitmediğini düşünmemiştim. Hediye’yi aradım, kızların daha gelmediğini söyledi. Aklıma halası geldi, onun kapısını çaldım.
Caminin inşaat olması nedeniyle çok korktum, kafasını bir yere mi vurdu diye. Daha sonra Narin’i akşam 18.00 sıralarında gördüklerini söyleyince rahatladım.
Her tarafı aramaya başladık. Nevzat’ın eşi de benimle birlikte Narin’i aramaya başladı. Bütün köy Narin’i arıyorduk. Sonra kim jandarmayı aradı bilmiyorum. Sonra dünya başımıza yıkıldı." şeklinde cevap verdi.
Mahkeme Başkanı anne Yüksel Güran'ın yanıtı üzerine "Yani Narin’i sen öldürmedin mi?" sorusunu yöneltti. Yüksel Güran bu soru üzerine cevap olarak, "Yemin ederim öldürmedim, ben kızımı nasıl öldüreyim." dedi. Mahkeme başkanı, "Salim mi öldürdü?" diye sordu. Yüksel Güran, "Hiç aklıma gelmedi." dedi.
Mahkeme Başkanı devamında, "Nevzat mı öldürdü?" diye sordu. Yüksel Güran mahkeme başkanının bu sorusuna yanıt olarak: "Belli olmuyor mu?" cevabını verdi.
"NARİN'İ ENES ÖLDÜRSE TESLİM EDER MİYDİN?"
Anne Yüksel Güran'a "Narin’i Enes öldürse, Enes’i teslim eder misin?" sorusuna "Yemin ederim, teslim ederim. Engelli kızım bana bir gün 'anne' diyemedi. 5 oğlum 1 kızım vardı, Narin başkaydı, hepimiz ona ölüyorduk" dedi.
"BENİ ÖLDÜRÜN NAMUSUMA LEKE SÜRDÜLER"
Yüksel Güran konuşması devam ederken elini göğsüne vurdu. Narin'in cansız bedenini gömen Nevzat Bahtiyar’ı işaret ederek, "Namusuma leke sürdüler. Beni burada asın. Bunun yüzüne bakın. Beni artık öldürün," ifadelerini kullandı.
"ENES YALAN MI SÖYLÜYOR?"
Duruşmada söz alan savcı anne Yüksel Güran'a oğlu Enes'in ifadesini sorunca anne Yüksel Güran yanıt olarak oğlunun yanlış söylediğini aktardı. Bunun üzerine savcı Enes Güran hakkında "Enes yalan söylüyor yani?" dedi. Yüksel Güran bu soruya yanıt olarak "Hayır." cevabını verdi. Savcı devamında, "Enes ile Hediye karşılaştı mı?" sorusunu yöneltti. Yüksel Güran bu soruya cevaben "Enes görmediğini söylüyor."
"BEN BÖYLE BİR DAVA GÖRMEDİM"
Eski Diyarbakır Baro Başkanı Nahit Eren, Yüksel Güran’a, "Daha önce böyle bir duruşma gördünüz mü?" sorması üzerine Mahkeme Başkanı araya girip, "Ben görmedim, o nasıl görsün." dedi.
Ardından şu diyalog gerçekleşti:
Nahit Eren: "50’ye yakın baro başkanı da burada. Hepimiz Narin için buradayız."
Yüksel Güran: (Ağlmaklı bir ses tonu ile)"Allah hakkını bırakmayacak."
Nahit Eren: "Senin bir kızın öldü, diğerini öldürdüler."
Yüksel Güran: "Beni de öldürdüler."
Nahit Eren: "Ben senin vicdanına sesleniyorum. Bu dosyayı görüyor musun? Ben otopsisine girdiğimden beri, bu etiketleri evdeki kızlarım yaptı. Narin’in katilleri çıksın diye."
O EŞARP NEREDE?
Diyarbakır Baro Eski Başkanı Nahit Eren, Yüksel Güran’a sordu "Sen ifadende mor eşarptan bahsettin. O eşarp nerede?" Yüksel Güran bu soruya yanıt olarak "İmam buna benzediğini söyledi, ben de emin değildim."
Avukat soru olarak, "O eşarp nerede?" diye sorunca Yüksel Güran: "Şu anda da evdedir." yanıtını verdi.
"Sen nerede buldun?" sorusuna yanıt olarak ise Yüksel Güran: "İmam bize geldi, Narin’in üzerinde mor etek ve mor eşarp olduğunu söyledi. Desteden sonra eteği ve eşarbı çıkarttığını söyledi."
"YEMİN ETMENE GEREK YOK"
Eski Diyarbakır Barosu Başkanı Nahit Eren, anne Yüksel Güran’a "Muhammet ve Enes beraber mi eve geldi?" sorusunun ardından, "Hayır, Muhammet yanında değildi." yanıtını aldı.
Eren ve Güran arasındaki diyalog şöyle devam etti:
Yüksel Güran: "Yemin olsun, 2 kez geldi."
Nahit Eren: "Yemin etmene gerek yok."
"Saat 15.00’ten önce Hediye nerede olduğunu söyledi mi?"
Yüksel Güran: "Hayır, anlatmadı."
"MERDİVENLERDE BULUNAN KAN KİME AİT?"
Diyarbakır Barosu Eski Başkanı Nahit Eren, anne Yüksel Güran’a sorduğu soruda Narin'in evinde insan kanı bulunduğunu ancak kime ait olduğunu tespit edilemediği şu soru ile yöneltti: "Sizin evinizde bir insan kanı bulundu ama kime ait olduğu tespit edilmedi. Merdivenden alınmış. İnsan kanının kime ait olduğu tespit edilemedi çünkü zaman geçti. Merdivenlerde bulunan bir kan örneğini diyorum, taştakini demiyorum."
Anne Yüksel Güran, Nahit Eren'in bu sorusuna yanıt olarak: "Tahir Kaya’nın burnu kanamış, baya kan dökülmüş, hiç haberim bile yoktu o kandan."
"BU ŞEREFSİZ EVİMİZE GELMEDİ"
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'ndan bir avukat, anne Yüksel Güran’a soru sormaya başladı. Avukat, "Maşallah Güran’ın saat 17.00-18.00 sıralarında gördüğünü söylediler. Siz anne olarak sormadınız mı?" sorusunu yöneltti.
Ardından şu diyaloglar konuşuldu:
Yüksel Güran: "Jandarma bana söyledi…"
Avukat: "Maşallah’ı yanıma çağırdım demiştiniz. Siz sonra sormadınız mı?"
Yüksel Güran: "Maşallah kanıtı olduğunu söylemişti."
Yüksel Güran, Nevzat’a dönerek, "Bu çocuklarımın üzerine atıyor, yemin ederim biz görmedik. Bu şerefsiz evimize gelmedi" dedi.
"'NEVZAT, NARİN'E PARA VERİYOR' DEDİNİZ Mİ?"
Mahkeme Başkanı anne Yüksel Güran'a, "Kimseye 'Nevzat, Narin’e para veriyor' dediniz mi?" sorusunu sordu. Yüksel Güran: "Hayır, torununa veriyor diye Narin’e de mi verdi dedim acaba." cevabını verdi. Mahkeme Başkanı devamında "Daha önce yapar mıydı?" diye sordu. Yüksel Güran cevaben: "Bilmiyorum." yanıtını verdi.
"NEVZAT'IN ÜÇÜNÜZLE BİR İLİŞKİSİ VAR MI?"
Salim Güran’ın avukatı, Yüksel Güran’a soru sormaya başladı. Mahkeme başkanı, özür dileme haberinin medyada yer aldığını da dile getirdiği konuşmalar şöyle:
"Narin hiç o araca bindi mi?"
Yüksel Güran: "14 Temmuz’da bindi."
"Nevzat hiç senin evine gelir miydi?"
Yüksel Güran: "Hayır, Nevzat gelemezdi."
"Nevzat’ın eşi geliyor muydu?"
Yüksel Güran: "Allah belasını versin, suları yoktu, her gün gelip su alırdı."
Mahkeme Başkanı araya girdi: "Yüksel Hanım, ciddi bir husumet yok. Bir de iyilik yaptık diyorsunuz. O zaman özür dileyerek soruyorum, özür diledik diye haberlere düştük ama yine sorayım: , Nevzat’ın üçünüzle bir ilişkisi var mı?"
Yüksel Güran: "Hayır."
"BEN SORUYORUM BANA NİYE BEDDUA EDİYORSUN?"
Mahkeme başkanı, Yüksel Güran’a "Nevzat’ın, Enes veya başka biri ile ilişkiye girdiğinizi duydunuz mu?" sorusunu sordu.
Yüksel Güran ise, "Hayır, kim dediyse Allah belasını versin." cevabını verdi. Bunun üzerine Mahkeme başkanı, "Ben soruyorum, bana niye beddua okuyorsun?" dedi.