Alişan'dan Buket Aydın'a önemli açıklamalar! 'Milli Yas' halinde konser iptalini nasıl karşıladı?

Haber Global ekranlarında yayınlanan 'Buket Aydın ile Yüz Yüze' programının konuğu ses sanatçısı Alişan oldu.

Buket Aydın'a önemli açıklamalarda bulunan Alişan, 'Milli Yas' sonrası iptal edilen konserlere tepki gösterilmesini eleştirdi.

Alişan, "Benim yaptığım işin bazı handikapları var. Yapabileceğim, yapamayacağım şeyler var. Herkes seni tanıyor. Telefonlar fotoğraf çekebildiğinden beri herkes basın, bu kadar insan öldürülürken ulusal yas halinde konser iptaline tepki verenler oldu. Müzik evrenseldir ama şu an evrende çok kötü şeyler oluyor." dedi.

Alişan'ın açıklamalarından satır başları şöyle;

"Şehitlerimiz olunca kimse bir şey yazmıyor. Atatürk konusunda diziyi dijital platform yazmıyor, kimse bir şey konuşmuyor. Her gün 500-1000 kişi ölüyor. Ölenler çocuk ve bebek, dünya zaten izliyor. Nasıl bir lobicilik? Tüm dünya oturmuş sadece ölülerin defnini, çığlıkları, çocukları izliyoruz. 

Televizyonu açık bırakmışım, maalesef çocuğum görmüş. Çocuk ağlayarak "Allah'ım İnşallah böyle bir şey olmaz" dedi. Hiç bir çocuk sadece bir takım ideolojiler var diye bomba atılıp öldürülüyor. "Hak ettiler." diyorlar.

Benim yaptığım işin bazı handikapları var. Yapabileceğim, yapamayacağım şeyler var. Herkes seni tanıyor. Telefonlar fotoğraf çekebildiğinden beri herkes basın, bu kadar insan öldürülürken ulusal yas halinde konser iptaline tepki verenler oldu. Müzik evrenseldir ama şu an evrende çok kötü şeyler oluyor.

29 Ekim 100. yıl, o gün bizim için çok önemli bir gün, Cumhuriyetimiz ikinci yüzyıla girecek. Çok şey bir kutlama değil de bence olabilir.

Ben ufakken de Filistinli çocukları görüyordum. Yine aynı zulüm devam ediyordu. Bir şekilde barış veya ateşkes oluyordu. Bu kadar canice şeyler olmuyordu. Şimdi inanılmaz şeyler oluyor. Orada masumların ölmemesi için çırpınan Türkiye ama ne yapılabilir ki? Türkiye tek başına dünya ile mi savaşsın? Bütün dünyaya hükmeden bir İsrail, ben bunu anlamıyorum. Öyle bir coğrafyamız var ki dört bir tarafımız düşmanlarla çevrili, ülkeyi kim savunacak?

"VATANDAŞLIKTAN ÇIKARIM" DEDİ Mİ?

Ben böyle bir şey söylemedim. Bu her seçimde ortaya atılan iddialardan bir tanesi, belediye seçimlerinde oldu. Ondan önce de olmuştu. Ben de biraz meydan verdi. Cumhurbaşkanımızla Zeytin Dalı operasyonunda beraber Reyhanlı'ya gitmişti. Meral Akşener, bana bir şeyler söylemişti. Ben de "Onlar da iktidara gelince bizi vatandaşlıktan çıkarırlar" demiştim. 

Benim siyasi bir şeyim hiçbir zaman olmadı. Anlamıyorum. Anladığım, iyi bir milliyetçiyim ve Tayyip Erdoğan'ı seviyorum. Bu suçsa yapacak bir şey yok. Gezi Parkı'na giden gitmeyen sanatçılar hakkında bir şeyler yazıldı. Kutuplaşma başladı. Yapacak bir şey yok.

Onların kafasında "Sanatçının hep muhalif olması lazım" diyorlar. Bir ideolojiyi desteklemek senin özgürlüğünse bu da benim özgürlüğüm. Bunu söyleyince biz yalaka ve yandaş oluyoruz. Bu sene benim 26. senem, insanlar beni tanıyor. 26 senedir 400 bölüme yakın dizi çektim. Her kanalda televizyon programı yapıyorum. Programa çıktığımda, konserde sahne aldığımda "Yaptı yalakalığını çıktı" deniyor. Seçim kaybedilse "Sadece baskıdan destekliyordum" diyecek olan vardır. Ben de bu yok.

Hilmi abi rahmetli olduğunda daha 27 yaşındaydım ama Allah yardım etti. Cennet mahallesinde yeniden var oldum. Askere gittim, bir sürü fırtınalar koptu. Askerden döndüğümde yine televizyon programı ve şarkılar, Allah yardım ediyor. Allah rızkını veriyor.

Cumhurbaşkanımız bu camiada bir çok sanatçıya babalık yaptı. Elinin dokunmadığı kimse kalmadı. Bana da bu konuda "Bu sefer bitti" diye çok fazla şey geldi. Ben bir tane şey söyledim: Cumhurbaşkanımız bu işte devam ettiği sürece ona oy vermeye devam edeceğim. Eskiden etkileniyordum. Cevap yazıyordum ama bu seçimde hiç etkilenmedim. Saçma sapan suçlamalarda oldu. Beni suçlayacakları, ispat edebilecekleri bir gediğim yok. Namusumla ilgili bir şey yazarlarsa takarım, hukuksal yollara başvururum. 

Sanatçı arkadaşlarımla Fener-Galatasaray maçı gibi şakalaştığım oluyor. Ertesi gün kızdırdığım çok insan oldu. 

GÜNDÜZ PROGRAMLARINA NASIL BAŞLADI?

Gündüz kuşağına ilk kez Çağla ile Cennet Mahallesi bittiğinde başladık. O dönemler Seda Sayan çok izleniyordu daha Müge Anlı'da gelmemişti. 2008'den beri yaptım. Benim dışımda yapan yok sanırım, ben çok seviyorum. Aileler beni seviyor, gece hayatım yok. Çok ara sıra özel günlerde çıkmışımdır. Benim yaptığım programın izlenmesi, Müge Anlı ile karşılaştırılamaz. Çok başarılı, onun yaptığını ben yapamam. İnsanlar izliyor, niye kaldırılsın ki? RTÜK kurallarına uyuyor ise o saatte yüzde 42 izleniyor. Gündüz kuşağında ne izlendiğini görebiliyorum. Akşamı çok tahmin edemiyorum.

ÇAĞLA ŞIKEL İLE KAVGALI MI?

Biz Çağla ile en son 2016'da beraber program yaptık. Ona sonra FOX'tan teklif geldi. Daha dingin bir program sunuyor, hiç sorunumuz yok. Daha dün konuştuk, biraz hasta. Buradan onu öpüyorum. Eskisi kadar görüşemiyoruz. İş ve evlilikten de dolayı, benim ve onun çoluğu çocuğu var. 

Her sanatçının başarısına, yıllarına göre bir fiyat farkı olması lazım. Uçuk fiyatlar da var ama demek ki veriyorlar. O sene şarkın patlıyor, fiyatın yükseliyor. Bir sene yerinde sayıyorsun, fiyatı geri çekmen gerekiyor. 

"PRESTİJ MESELESİ" FİLMİNDE NEDEN YOK?

Bu yaşananlar 96 yılına kadar, ben geldiğimde senaryo bitiyor. Mahsun Kırmızıgül benim kardeşimin cenazesine gelmişti. Ben onun hakkında bir daha bir şey söylemeyeceğimi söyledim. Galaya beni kendisi davet etsin isterdim. 97 sonrası müthiş olaylar var. O dönem olsaydı daha başarılı olurdu diye tahmin ediyorum. Ama yayınlanabilir mi bilmiyorum, o dönemde çok değişik olaylar var."