İşçi ve memur kesiminden yeni asgari ücret yorumu! TÜRK-İŞ mutsuz, Memur-Sen sitemli

TÜRK-İŞ Başkanı Ergün Atalay, 2023 için belirlenen asgari ücretten memnun olmadıklarını söyledi. Satın alma gücünün azalacağını vurgulayan Atalay, "Kamuoyunun beklentisi maalesef karşılanmamıştır" dedi. Öte yandan Memur-Sen yeni rakama TÜRK-İŞ'ten daha ılımlı yaklaştı. Yeni rakamın enflasyon gerçeğinin dikkate alınarak belirlendiği ifade edildi.

İşçi ve memur kesiminden yeni asgari ücret yorumu! TÜRK-İŞ mutsuz, Memur-Sen sitemli

TÜRK-İŞ Başkanı Ergün Atalay, yeni asgari ücreti yaptığı yazılı açıklamayla değerlendirdi. 8 bin 500 TL olarak belirlenen rakamdan memnun kalmadıklarını ifade eden Atalay, "Asgari ücreti belirleme çalışmaları sadece ücretli kesimi değil, toplumun tümünü yakından ve doğrudan ilgilendirmektedir. Kamuoyunun beklentisi maalesef karşılanmamıştır." değerlendirmesinde bulundu.

TÜRK-İŞ'ten yapılan yazılı açıklamada şu ifadeler yer aldı:

"Asgari Ücret Tespit Komisyonunda işçi kesimi adına görev yapan TÜRK-İŞ temsilcileri, bugünkü mevcut sosyal ve ekonomik şartlarda, 2023 yılı için belirlenen asgari ücretin, çalışanların aileleriyle birlikte geçim şartlarını karşılamadığı görüşündedir. Kamuoyunun beklentisi de giderilmemiştir. Asgari ücretin yürürlükte kalacağı dönem boyunca meydana gelecek fiyat artışlarının gerisinde kalması söz konusudur. Ücretli çalışanların satın alma gücü bu nedenle azalmaktadır. Çalışanların satın alma gücünü koruyacak tedbirler uygulanmalıdır. Asgari ücret çalışmalarında işçi kesimi öncelikle 'çalışanların kendileri ve aileleri için insana yakışır bir gelir' elde etmeleri için çaba göstermiştir. Ancak bu talebimiz dikkate alınmamıştır. Yaklaşımımız işveren ve hükümet temsilcileri tarafından dikkate alınmış olsaydı, işçi kesiminin de onayıyla asgari ücretin oybirliğiyle tespit edilmesi ihtimali ortaya çıkabilirdi."

"İŞÇİ KESİMİ ALINAN KARARA KATILMAMIŞTIR"
"Asgari ücreti belirleme çalışmaları sadece ücretli kesimi değil, toplumun tümünü yakından ve doğrudan ilgilendirmektedir. Kamuoyunun beklentisi maalesef karşılanmamıştır. Özelikle sendikasız işçilerin önemli bir bölümünün temel meselesi olan asgari ücretin işçi kesiminin savunduğu ilkeler çerçevesinde karara bağlanması, ülkemiz çalışma hayatı açısından önemli bir açılım sağlayacaktı. Anayasa'da asgari ücretin tespitinde 'çalışanların geçim şartları'nın göz önünde bulundurulması hükmü yer almaktadır. Ancak TÜİK bu konuda bir çalışma yapmaktan kaçınmıştır. Asgari Ücret Tespit Komisyonunda görev yapan işçi temsilcileri, bu görüş ve düşüncelerle çalışmalara katkı yapmış ve asgari ücretin bu çerçevede belirlenmesi için çaba göstermiştir. Ancak bilimsel, objektif yöntemler ve güvenilir verilerle tespit edilen taban ücret olması gereken asgari ücret bir kez daha pazarlık konusu edilmiş ve karar oy çokluğuyla, işveren ve hükümet temsilcileri tarafından belirlenmiştir. İşçi kesimi alınan karara katılmamıştır."

MEMUR-SEN'İN BEKLENTİSİ SABİT GELİRİN KORUNMASINDAN YANA
Öte yandan Memur-Sen'den de asgari ücrete ilişkin yorum geldi. Yapılan yazılı açıklamada artışın, enflasyon gerçeğinin dikkate alınarak belirlendiği vurgusu yapıldı.

"Asgari ücrete yapılan artış örnek olmalı, diğer sabit gelirliler de korunmalıdır" talebine yer verilen açıklamada, "Merkez Bankasının enflasyon hedefi ve beklentisi arasındaki uyuşmazlık ile TÜİK'in gerçekleşen ve hissedilen enflasyon verisi arasındaki farklılığın, enflasyona karşı mutlak bir koruma gerçekleştirmenin gerekçesi olarak görülmesi gerektiği" kaydedildi ve bu korumanın, bütün sabit gelirlilerin korunmasına yönelik olması gerektiği belirtildi.

Özellikle Aralık 2021 ve Ocak 2022'deki yüksek enflasyon oranlarının, sabit gelirlilerin alım gücünü düşürdüğü ifade edilerek, devletin, sabit gelirlileri korumaya yönelik birçok mekanizmayı işleme aldığı, vergi muafiyetleri ve ilave iyileştirmeler sağladığı aktarıldı.

"SABİT GELİRLİLER MEMNUN"
Gelir vergisi tutarlarında muafiyet düzenlemesinin başta kamu görevlileri olmak üzere bütün sabit gelirliler açısından memnuniyet ürettiği vurgulanan açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

"Diğer taraftan, emek tarafında enflasyon kaynaklı oluşan kayıp, gelir dağılımında adaleti de olumsuz yönde etkileyerek gelirler arası dengesizliğe sebep olmuştur. Gelirleri artırma yönünde alınacak karar, reel gelirin artışını sağlayacak, geçmiş dönem oluşan kayıpları telafi edecek mahiyette olmalıdır. Nitekim önemli olan rakamsal artışlar değil, alım gücünü artıran ve fiyat istikrarının sağlandığı bir piyasa ortamı oluşturmaktır. Bu çerçevede, 2023 Ocak ayında da kamu görevlilerimize yönelik ilave iyileştirmeler yapılmalı, süreç yetkili konfederasyonun katılımıyla olmalı, kayıpları telafi eden bir sonuç ortaya çıkmalıdır."

Açıklamada, 6. Dönem Toplu Sözleşmede, "ek gösterge ve sözleşmeli personele kadro" başta olmak üzere 92 yeni kazanım elde edildiği belirtilerek, sürecin devamında yaşanan ekonomik gelişmelerin, kamu görevlileri başta olmak üzere sabit gelirlileri olumsuz etkilediğine işaret edildi.

Açıklamada, şunlar kaydedildi:

"Diğer taraftan, toplu sözleşmede hüküm altına alınan ve bütün kamu görevlilerini kapsayan yönüyle hayata geçirilen ek gösterge düzenlemesinde giderilmesi gereken eksiklikler zaman kaybedilmeden hayata geçirilmeli, sözleşmeli personelin kadroya geçirilmesi düzenlemesi de ivedi olarak ve kapsamı genişletilerek yasal zemine kavuşturulmalıdır. Bu çerçevede, kamu görevlileri için de toplu sözleşme kazanımlarımızı ve çalışma hayatına yönelik atılacak adımları gölgelemeyecek, alım gücünü artıracak, kayıpları telafi edecek, gelir dağılımında adaleti sağlayacak ilave düzenlemeler hayata geçirilmelidir."

Kılıçdaroğlu'ndan sert sözler: Yoksuldan alıp zengine... Merkez Bankası faiz kararını açıkladı Cüneyd Zapsu kimdir, kaç yaşında, nereli? Gel bakalım Sam efendi!