İsveç'teki skandal Kur'an-ı Kerim yakma eylemine Finlandiya gazetesinden destek! "Kur'an-ı Kerim'in yakılmasına izin verilmeli"
Geçtiğimiz hafta İsveç'te İslam düşmanı Rasmus Paludan polis gözetiminde Kur'an-ı Kerim yakmıştı. Skandal olayın ardından ülkemizden peş peşe tepkiler gelirken Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da İsveç'e NATO kapısının kapandığını söyledi. Ülkemizden Finlandiya'ya ise NATO kapısının açılacağı mesajları geldi. Fakat bugün bir Finlandiya gazetesi "Kur'an-ı Kerim'in yakılmasına izin verilmeli" diyerek adeta provokasyon çağrısı yaptı.
Geçtiğimiz hafta İsveç'te Rasmus Paludan'ın başını çektiği İslam dinini hedef falan Kur'an-ı Kerim yakma eylemi Hollanda ve Danimarka'ya da sıçradı. Dünyanın birçok noktasından tepkilerin geldiği eylemlerin ardından ülkemiz kararlı bir duruş sergileyerek İsveç'e NATO kapısını kapattı.
FİNLANDİYA'YA NATO İZNİ
Pazar günü Bilecik'te gençlerle buluşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan İsveç'teki olayı hatırlatarak Finlandiya'ya NATO konusunda olumlu mesajlar verdi.
FİNLANDİYA GAZETESİ PROVOKASYONA SOYUNDU
Helsinki merkezli Iltalehti gazetesinde Sanna Ukkola imzalı köşe yazısında, İslam'ın kutsal kitabının hedef alınması istendi.
"Finlandiya'da da Kur'an'ın yakılmasına izin verilmeli" başlıklı yazıda, sorunun, "kitabın yakılmasında değil, Erdoğan'ın tepkisinde" olduğu öne sürüldü.
İsveç'te siyasetçilerin, Cumhurbaşkanı Erdoğan karşısında çaresiz durumda olduğu belirtilerek, tepki çekecek ifadelere yer verildi:
Paludan'ın eylemi aptalca ve anlamsız bir provokasyondu. Ancak dine karşı protesto etme hakkı demokrasimizin sert çekirdeği olmalı. İsveç'te polis araya girmeden hem Kur'an'ı hem de İncil'i yakabilirsiniz. Finlandiya, ifade özgürlüğünü kısıtlayan 'din barışının ihlali' maddesinden de vazgeçmeli. Dinler, rahatsız edici ve itici şekillerde bile eleştirilebilmeli.
İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ DİNİ DUYGULARDAN DAHA ÖNEMLİİ
İfade özgürlüğünün, her zaman "dini duyguları korumaktan daha önemli" olması gerektiği şeklindeki teorinin ortaya atıldığı aynı yazının devamında şöyle denildi:
Aptalca ifadeler için bile Türkiye'den veya başka bir ülkeden izin istememize gerek yok. Saldırgan, sarsıcı ve rahatsız edici ifadeleri de korumadığı sürece ifade özgürlüğünün hiçbir değeri yok. NATO'ya katılmak için toplumumuzun temel direklerinden vazgeçmeye değmez.