Türk mimari tarihinin en ikonik binalarından biri Tercüman Binası yıkıldı

Binaya da üzülüyormuş insan! Güle güle Tercüman Binası!

Bahadır Çolak Yazar bahadir@haberet.com

İstanbul'u bilmeyenler için tarif edeyim: E5'te Edirne-Ankara istikametinde Cevizlibağ'da Vatan Bilgisayar'ın hemen yanındaki binadır Tercüman Binası. Son adıyla Toya Plaza. Anadolu Ajansı'na da ev sahipliği yaptı, seçim dönemlerinde AK Parti'nin seçim koordinasyon merkezi de oldu. Basın İlan Kurumu da kullandı!

Muhlis Tunca ve Günay Çilingiroğlu tarafından tasarlanan, 1974 yılında yapımı tamamlanan Tercüman Binası

Bendeki yeri ayrı. Anneannem Sefaköy'de oturduğu için Ümraniye'den ona giderken veya ondan dönerken özellikle metrobüsün olmadığı dönemde Tercüman Binası'nın önünden 522'ye binerdik eve gelmek için. Sonraları İstanbul'a metrobüs geldi, benim arabam oldu... Oradan her geçişimde özellikle bakarım.

Fotoğraf: Muharrem Gürbüz x.com/@grbzmhrrm

Bakmamın nedeni çok basit: Mimariyi seviyorum, Tercüman Binası bilindik mimari örneklerden çok farklı. Sevmiyorum klasik veya birbirinin kopyası yapıları.

Şakirin Camii / Mimar: Hüsrev Tayla, İç Tasarım: Zeynep Fadıllıoğlu

Son dönemlerde yapılan camilerin mimarilerini sevmiyorum. Klasik Osmanlı mimarisinin kopyaları camiler yapılıyor. Ancak Şakirin Camii veya Emre Arolat imzası olan Sancaklar Camii öyle mi?

Yapının da bir anlamı, bir duruşu, bir anlatısı vardır.

Sancaklar Camii Mimar: Emre Arolat

Tercüman Binası da öyle bir binaydı. Muhlis Tunca ve Günay Çilingiroğlu tarafından tasarlanan ve 1974 yılında yapımı tamamlanan binanın en dikkat çeken kısmı ise o koca yat bloğun havada asılı duruyormuş gibi yerleştirilmesiydi.

Fotoğraf: Muharrem Gürbüz x.com/@grbzmhrrm

Twitter'da Murathan Küçükali'nin paylaşımında gördüm binanın yıkıldığını, arkitera.com'dan öğrenmiştim mimarlarını, yazımın arasına iliştirdiğim fotoğrafları ise yine Twitter'da Muharrem Gürbüz'den aldım.

Yıkım nedeniyle ilgili bir bilgi bulamadım. Büyük ihtimalle 'depreme dayanıksız' denilmiştir. Yerine saçma sapan camdan bir bina veya 'Selçuklu, Osmanlı izlerini taşıyor' denilerek kötü bir kopya dikilecektir. Bekleyip göreceğiz.

Fotoğraf: Muharrem Gürbüz x.com/@grbzmhrrm

Yazıyı da Mehmet Akif Ersoy'un güzel cümlesiyle bitirelim: Hadi gel yıkalım şu Süleymaniye’yi desen, İki kazma kürek, iki de ırgat gerek. Ancak, hadi gel yapalım şunu geri desen, Bir Sinan, bir de Süleyman gerek.

Tüm yazılarını göster