Son Dakika: Devlet Bahçeli'den grup toplantısında Gazze mesajı! Şartlar öyle gerektirsin füzelere karşı sapanla mevziye girmezsem namerdim

Son dakika haberleri... MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında İsrail'in Filistin'deki vahşetine tepki gösterdi. Gazze'yi korumanın Türkiye'nin görevi olduğunu belirten Bahçeli, "Füzelere karşı sapanla insanlık mevzisine girmek için yola revan olmazsam namerdim" şeklinde konuştu. İsrail'e tepki göstermek için Filistinli, Arap ya da Müslüman olmanın gerekmediğini belirten Bahçeli, "İnsan olmak yeterli" dedi.

Abone ol

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulundu.

İşte Bahçeli'nin açıklamalarından derlenenler;

Devlet milletin mehtabı, millet devletin medarı gibidir. Kurulan ile yıkılan Türk devletleri ayrı ayrı kaynaklardan değil milli değerlerden oluşmuştur. Devleti kuran millet aynı olduğu sürece coğrafyalar farklı olsa bile itibar birdir, istikbal birdir. Türk tarihinde kopukluk ya da kesinti hiç olmamıştır.

Kurulan her Türk devleti bir öncekinin temelleri üzerinde yükselmiştir. Türkiye Cumhuriyeti, tarihindeki Türk devletlerinin anılarını özümsemiştir. Bilinmesini özellikle arzu ederim ki Türkiye Cumhuriyeti ağaç kavuğundan çıkmamış, telkinle kurulmamıştır. yıkılan imparatorluğun kalıntıları arasında sıkışıp kalan verasetini bulmuştur. 

1923 yılının 29 Ekim'inde bir pazartesi günü 158 mebusun oyuyla Cumhuriyet kabul edilmiştir. Dönemin mebusları 2Yaşasın Cumhuriyet' sözleriyle yeri göğü inletmiş, milli mücadele Cumhuriyetle taçlanmıştır. Millet tam bağımsızlıktan yana olup zilleti defetmiştir.

Çanakkale'den Trablus'a Sarıkamış'tan Sakarya'ya kadar pek çok cephede mücadele eden Türk milleti Cumhuriyet ile yaralarını sarmıştır. İlan edildiği gün Gazi Mustafa Kemal Atatürk de ilk Cumhurbaşkanımız olarak seçildi. Teşekkür konuşmasında "daima milletin sevgi ve güvenine dayanarak hep birlikte ileri gideceğiz. Türkiye Cumhuriyeti mutlu ve muzaffer olacaktır." demiştir.

Çankaya'daki çalışma odasında Osman Gazi'nin karakalem portesi asılıydı. Milli Mücadele'yi başaran kahramanlar kuşağı Osmanlı'nın tedrisinden geçmişlerdi. Batan bir gemiden başarıyı formüle etmişlerdir. Türkiye Cumhuriyeti, Osmanlı'nın antitezi değil tamı tamamına aynı kaynaktan beslenen iki Türk devletidir.

Ay yıldızlı al bayrak ne kadar bizimse üç hilal de o kadar bizimdir. Bu gerçek kıyamete kadar değiştirilemeyecek, kimsenin de gücü yetmeyecektir. 

Bu hafta sonu Türkiye Cumhuriyeti'nin 100. yılı nedeniyle milletçe beraber kutlayacağız. Cumhuriyet demek cumhurun geleceğine sahip çıkması demektir. Aziz Atatürk'e göre demokrasi ile devlet şekli demektir. Elbette her demokratik rejim Cumhuriyet değildir.

"ATATÜRK YAŞASAYDI CUMHURBAŞKANLIĞI HÜKÜMET SİSTEMİ'NİN SAVUNUCUSU OLURDU"

29 Ekim 1923'ün ilke ve esasları cumhur ve Cumhuriyeti ayrıştırmamak üzeredir. Cumhuriyet devletin şekil ve biçimi kadar uygulanan siyasi rejimin de adıdır. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile yönetimin değiştiğini söyleyenler bellidir. Kalıcı bir reform ile Türkiye Cumhuriyeti kalkışa geçmiştir. Cumhuriyetten dönüş yoksa Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nden de dönüş ve sapış olmayacaktır. Millet kararını vermiştir. Milletin üzerinde dünyevi bir güç yoktur. Yeri geldiğinde halkçı kisvesine bürünenler maskeli despottur. Cumhuriyet, hürriyet ve bağımsızlığın teminatıdır.

Cumhuriyet halkın hükümetidir. Demokrasinin köklü tecellisidir. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi siyasi fırsatları sunmuştur. Eğer Atatürk bugün yaşasaydı devletimizin geçirdiği badireleri göz önüne aldığımızda Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin savunucusu olurdu.

"VATANI KURTARAN İRADE TÜRK MİLLİYETÇİLİĞİDİR"

Milli Mücadele'nin düşünce gücü Türk milliyetçiliğidir. Vatanı kurtaran, devleti kuran irade Türk Milliyetçiliğidir. Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş harcı, istiklal ve istikbalin kutup başı Türk milliyetçiliğidir. Türk milli varlığı ve kimliği üzerinden milliyetçiliktir. Türk milli kültürünü dış mihraklar karşısında bir varlık olarak ortaya çıkartmak halka yönelmektir. Kültür mirasa sahip çıkmak demektir.

13 Kasım 2009'da bir konuşma yapmıştım; "yüksek siyaset kaynağını ve duruşunu coğrafyadan alır. Anadolu üzerinde yaşıyor olmanın da bir jeopolitiği vardır ve bin yıldır da değişmemiştir. Politik dinamikleri değiştirirseniz coğrafyayı kaybedersiniz. Yenileri dayatılırken onu da göremezseniz ortaya dağılma ve yıkılış çıkacaktır. Bugün karşımızdaki tehlike de budur. İnsanlığın geçmişi, tarihin çöplüğü bunu ön görememiş liderlerin enkazlarıyla doludur. Coğrafyamız tartışılırsa milletimiz, milletimi tartışılırsa devletimiz, devletimiz tartışılırsa bayrağımız ortadan kalkacaktır."

Bunlar benim şahsi fikrim değil, bir milletin bin yıllık mücadelesinin miras ve emanetidir. O günkü düşüncelerim böyleydi. Kimsenin tereddütü olmasın ki 14 yıl önce dediklerimin arkasındayım.

GAZZE İÇİN ASKERİ CAYDIRICILIK ÇAĞRISI

Atını keçeyle nallayan ahmaklar bizi anlayamaz. Devlet aklı günlük meşgaleyle değil önümüzdeki yüz yılı okumayla tezahür etmektedir. Tehlikenin altından yeşeren tehlikeleri okuyabildiğimiz sürece beka için devamlı zinde olabiliriz. Milli Mücadele kahramanlarının merkezinde Misak-ı Milli'dir. Misak-ı Milli zaman aşımına tabii değildir. Milli varlığımızı savunmak Anadolu topraklarına saplanıp kalarak olamaz. Sayın Cumhurbaşkanımı Erdoğan bertaraf etmek için mücadelenin içindedir ve kesinlikle yalnız değildir. Gazze, Kudüs, Halep güvende değilse hiçbir akıl ve vicdan sahibi Ankara'nın güvenliğinden bahsedemez. Gazze'de yaşananlar insanlık suçudur. Devrede olmazsak, siyasi ve diplomatik temaslarımızı askeri caydırıcılıkla desteklemezsek günü geldiğinde Gazze'deki dramların bir benzerine Allah muhafaza Anadolu'da da mahkum olmamız kaçınılmazdır.

Devletim istesin, milletin destek versin şartlar da öyle gerektirsin şayet Gazze'deki çocuklara kol kanat germek füzelere karşı sapanla insanlık mevzisine girmek için yola girmezsem namerdim. Çocuklarımızı ateşe atmak istiyormuşuz. Gazze'yi ecdad mirası olarak görmezmişiz. Ne işimiz varmış Gazze'de. İsrail-Filistin çatışması bizim meselemiz değilmiş. Bunları diyenler bir avuç çapulcudur. Filistinli olmaya, Arap olmaya hatta Müslüman olmaya bile gerek yok. İnsan olmak yeterlidir.

Detaylar gelecek...

İYİ Parti'den hükümete Gazze desteği Gündem "3 partiden resmi teklif aldım" Siyaset BBP 12. Olağan Büyük Kurultayı'nda kavga Siyaset 2 ilde 600 kişi istifa etti Siyaset