Selçuk Bayraktar ve Haluk Bayraktar Yarbay Gülova'nın şehit olmasıyla geliştirdikleri sistemi anlattı!
Baykar Teknoloji'nin Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Bayraktar ve ağabeyi Haluk Bayraktar, Yarbay Melih Gülova'nın PKK tarafından şehit edilmesinin ardından geliştirdikleri sistemi anlattı. Haluk Bayraktar, PKK'nın ileri teknoloji patlayıcısı Tol Qazi'yi deşifre ettiklerini ve ona karşı bir anti virüs geliştirdiklerini anlatırken, "Daha sonra bizim geliştirdiğimiz cihazı elimizden aldılar, engellediler" sözleri dikkat çekti.
Baykar Teknoloji, Türkiye'yi havacılıkta dünyanın gözdeleri haline getirmeyi başaran en önemli unsurlardan biri oldu. Bayraktar ailesi sadece bununla da kalmadı ve birçok projeye imza attı.
KIZILELMA'nın belgeselinde Selçuk Bayraktar ve ağabeyi Haluk Bayraktar, Yarbay Melih Gülova'nın şehit edişinin ardından geliştirdikleri bir sistemi anlattı.
ŞEHİT YARBAY GÜLOVA NASIL ŞEHİT OLDU?
Bayraktar ailesi, 10 Haziran 2007 tarihinde Şırnak Akçay'daki 6. Motorlu Piyade Tugayı'nda tanıştıkları Yarbay Melih Gülova'dan önemli destekler aldı. Türkiye'nin bir İHA/SİHA filosuna kavuşmasını içten destekleyen isimlerden biriydi Gülova.
Yarbay Melih Gülova, PKK'lı teröristler tarafından uzaktan kumandalı bir bomba düzeneğiyle şehit edildi.
Selçuk Bayraktar şu sözlerle anlattı; "Şırnak'ta Akdizgin diye bir köy vardı. Akçay Tugayı'ndan Akdizgin'e giderken Dicle'nin kenarında bir yol var. O yola döşenmiş el yapımı patlayıcılarla şehit edildi. Ramazan Binbaşı da vardı."
BAYKAR AİLESİ ŞEHİT HABERİNDEN SONRA TOL QAZİ'Yİ DEŞİFRE ETTİ
Haluk Bayraktar, Selçuk Bayraktar ve Mustafa Kösedağ, Tol Qazi'yi ve deşifre edilişini anlattı.
Kösedağ, "Tol Qazi bir patlatma sistemiydi. O zaman biz onunla yaptıklarını düşünüyorduk ama Tol Qazi'ye daha sonra rastladık." dedi.
TOL QAZİ NASIL ÇALIŞIYORDU?
Selçuk Bayraktar, terör örgütü PKK'nın kullandığı ileri teknolojili uzaktan kumandalı patlatıcının çalışma sistemini deşifre etmişti. Bayraktar Tol Qazi'nin nasıl çalıştığını da anlattı.
Bayraktar, "Bizden yardım istediler. İncelemeye başladık ve nasıl çalıştığını çözdük. Tabii bunlar birkaç günde oluyor. Şifre sistemini çözdük. İşaret ve parola gibi. Önce işareti gönderiyor. Yani bir cümle söylüyor verici, eğer alıcıyı açan cümleyse o açık hale geliyor. 2. cümleyi de söylediğinde patlatıyor. Böyle bir sistemdi."
"Bura tabii ki hangi mantıkla şifre ürettiğini çözmemiz gerekiyordu. Gece 4-5 gibi odalara çekildik. Orada ben ekrandan bakıyordum acaba bir patern var mı diye. Sabaha doğru fonksiyonu çözdüm ve bağlantıyı kurdum. Ertesi gün hemen teröristlerden ele geçen vericilere bağlayarak bütün şifrelerini gökyüzüne yollayan bir sistem yaptık." dedi.
TÜYLERİ DİKEN DİKEN HİKAYE
Haluk Bayraktar, Selçuk Bayraktar'ın deşifre ettiği sisteme karşı bir anti virüs geliştirildiğini ancak engellendiğini anlattı.
İşte Haluk Bayraktar'ın tüyleri diken diken eden hikayesi;
"Bir gün bize teröristlerin kullandığı uzaktan kumandalı patlamamış sağlam bir el yapımı patlayıcı getirildi. Biz o cihazı açtık ve bayağı ileri teknoloji, şifreli, kriptolo bir cihaz geliştirmişler. Bizim TSK'nın kullandığı Jammer'lar engellemiyor. Tol Qazi (Gazinin intikamı) diye isim koymuşlar. Bu bir virüsse biz de anti virüsünü geliştirdik."
"Askerimizin aktif olmadığı anda patlattık. Yoksa onlar patlatacaktı. Ortalık ayağa kalktı. Bu cihazları 1 yıl önce ele geçirmişler ama kimse bir şey yapmamış. Rafta duruyordu. Bizim çalışmamız da birilerini rahatsız etti, çünkü neleri ortaya çıkartacağı belliydi. Bizim elimizden bu cihazları aldılar. Bu da babamı kötü etkiledi, döndü."
"Bırakacaktı. Sizin askeriniz şehit oluyor, teröristlerin cihazının şifresini kırıyorsun, ondan sonra her yere yayıp patlatma ve engelleme şansın var ve bu durduruluyor. Babamın havlu attığı kilometre taşlarından biri budur."