Özgür Özel'den açıklamalar: Taksim'i geri alacağız
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun gözaltına alınmasının üçüncü gününde Saraçhane'de açıklamalarda bulundu. "And olsun ki, Taksim'i geri alacağız." diyen Özel, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a seslenerek, "Kanal İstanbul'u yapmana izin vermeyeceğim." dedi. İmamoğlu'nun geçmişte kazandığı seçimleri hatırlatan Özel, "Ekrem Başkan beş maçta da yendi." ifadelerini kullandı. Özel, İmamoğlu'nun yarın Çağlayan Adliyesi'ne sevk edileceğini belirterek, "Yanında olacağız." dedi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun gözaltına alınmasının üçüncü gününde Saraçhane'de açıklamalarda bulundu.
İşte Özel'in açıklamalarından satır başları şu şekilde:
"Biz Saraçhane'ye miting için değil 19 Mart darbesine karşı durduğumuz için geldik. Bu bir parti mitingi değildir. Bu CHP'nin mitingi değildir. Burada çok sayıda CHP'li var. Ancak isimlerini gördüğünüz sloganlarını duyduğunuz, birkaç gündür teker teker Ekrem başkanla dayanışmak için buraya Saraçhane'ye yani İstanbul'da halkın iktidarının simge noktasına koşan gelen tüm siyasi partileri, oluşumları, gençlerimizin dahil olduğu tüm itiraz kurumlarını yürekten selamlıyorum
"TAKSİM'İ GERİ ALACAĞIZ"
3 gündür Saraçhane'deyiz. Nerede olmamız gerekiyorsa orada olmamız gerektiği için Saraçhane'deyiz. Bundan yıllar önce Erdoğan, Gezi Parkını yıkıp yerine Topçu Kışlası yapacağım deyip oradaki Atatürk Kültür Merkezi'ni yıkıp yerine AVM yaptırmak istediğinde o gün, nerede olmamız gerekiyordu. O gün gezi de o gün Taksim'de olmamız gerekiyordu oradaydık. O gün bugün Taksim'i işçilere, gençlere yasaklıyor. And olsun ki, Taksim'i geri alacağız.
"KANAL İSTANBUL'U YAPMANA İZİN VERMEYECEĞİM"
Satacak bir şey kalmayınca güzelim İstanbul'a bir hançer çekip Kanal İstanbul yapmana izin vermeyeceğim, zengini değil yoksulu kollayan, gençleri duyan gören, İstanbul'a hizmet edecek aç gözlü değil yüce gönüllü bir evladı var var diyerek burayı Ekrem İmamoğlu'na emanet etti. Ekrem Başkan emaneti almadan önce 19 oylarını çalmak, mazbatasına Çökmek istedi, hep beraber direndik. Oradaydınız, oradaydık hep beraber mazbatayı söke söke aldık. Sonra utanmadan sıkılmadan, Recep Tayyip Erdoğan'ın direktifi ile YSK verilmiş mazbatayı iptal etti. Seçimleri yeniledi. AKP MHP dediler ki biz 23 Haziran'da İmamoğlu'na Osmanlı tokatı atacağız. O gün fark 13 Bindi. Beyler mehter marşı ile İstanbul'a geldi. Onlarca bakanıyla büroktatıyla geldiler. Ekrem İmamoğlu'nun ise uçakları, bürokratları yoktu ama her yaştan genç yol arkadaşları vardı. Ekrem İmamoğlu beş yıl boyunca yılmadan sizinle beraber arkadaşlarıyla beraber çalışarak, İstanbul'a hizmet etti. 5 yıl sonra karşısında yeni bir bakan çıkardılar. İstanbullular o bakana git işine bak sen dedi.
"EKREM BAŞKAN BEŞ MAÇTA DA YENDİ"
Ekrem Başkan Tayyip Bey'i beş maçta da yendi. Güya yenilmez Tayyip Bey, Ekrem İmamoğlu'ndan ilk golü Beylikdüzü'nde yemişti. Üstüne de Ekrem İmamoğlu ona burada hat trick yaptı. Bu hazımsızlık bugün de seçimlerin üstünden bir yıl geçmesine her fırsatta Recep Tayyip Erdoğan milli irade demesine rağmen geçen yıl ilk kez kaybettiği seçimden sonra bu kez bu binayı oy ile alamayacağını gördüğü için yargı sopası eliyle bileğini kırmaya bu binaya hile ile girmeye çalışmaktadır. Buradayız, direnişteyiz. Burayı Erdoğan'ın kayyumuna vermeyeceğiz.
"YARIN EKREM BAŞKANIN YANINDA OLACAĞIZ"
Yarın Ekrem Başkanımız Vatan Emniyet'ten alınıp Çağlayan Adliyesi'ne götürüldüğünde ve tarih önünde yargılanmak değil, dünyanın en namuslu en çalışkan en kararlı siyasetçisine soru soranları cevaplarıyla yargılamak üzere Çağlayan'da olduğunda o zaman biz de Çağlayan'da olacağız. Günü geldiğinde nerede olmamız gerekiyorsa orada, ayrıla ayrıla değil birleşe birleşe omuz omuza direnerek orada olacağız. Yarın gelişmelere göre Saraçhane ise Saraçhane, Çağlayan ise Çağlayan, Vatan ise Vatan, Taksim ise Taksim!
Bizi şu anda Türkiye'nin tüm televizyonlarının yanında tabii bunu destekleyenler canlı yayında, köstekleyenler yarın manipülasyon yapmak için dört gözle bizi izliyor. Ancak dünyanın bütün televizyonları, ajansları burada izlerken, biz içindeyiz. Ne kadar görüyorsunuz bilmiyoruz ama dünya ve Türkiye görüyor ki Tayyip Erdoğan'ın istibdat, baskı, yasak rejimi sallanmaktadır, çökmek üzeredir."
"ERDOĞAN, İSTANBUL EMNİYET MÜDÜRÜ'NÜ GÖREVDEN ALMAZSAN HATIRIM KALIR!"
O sırada ben 21 il 14 büyükşehir ve tüm Türkiye'de örgütümüzü belediyelerimizi eyleme davet ederken, demişsin ki 'İstanbul başta olmak üzere yarın akşam Özgür Özel'in çağrısıyla Saraçhane'de ve herhangi bir şehirde bir kalabalık toplanır eylem olursa o valiyi o emniyet müdürünü görevden alacağım' demişsin. Anadolu'yu tehdit ettin, bugün hiçbir ilde eylem olmayacak dedin, Tayyip Bey bak bugün burada 210 bin kişiyiz.
Sayın Erdoğan, İçişleri Bakanı telefonunu bekliyor, İstanbul Valisi'ni İstanbul Emniyet Müdürü'nü görevden almazsan hatırım kalır! Ama performans ölçün buysa ne valine ne emniyet müdürüne kıyma. Çünkü değil yenileri, kendin gelsen İstanbul'a vali olsan yine toplanacağız. Ant olsun ki Saraçhane bizimdir, Vatan Emniyet bizimdir, Çağlayan bizimdir, Taksim bizimdir.
"ŞU ANDA BURADA 300 BİN KİŞİ VAR"
Arkadaşlarım söylüyor. Şu anda burada 300 bin kişi var. Yarın yiğidimizi Çağlayan'dan alacak mıyız? Ne bu meydan marjinaldir, ne de bu polis katildir. Marjinal olan Erdoğan'dır. Protesto anayasal bir haktır. Demokratlar cesur olur, protestoya saygılı olur. Ama diktatörler meydandan korkarlar. Erdoğan, sen bu meydandan korkuyorsan, sen de bir diktatörsün.
Türkiye laiktir, laik kalacak! İstanbul Barosu'nu da geri alacağız.
"BARIŞIN ÖNÜNDE EĞİLİYORUM"
Türklerin ve Kürtlerin Nevruz'unu kutluyorum. Barışın önünde eğiliyorum. Buradan, Ümit Özdağ, Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ, Tayfun Kahraman, Can Atalay, Osman Kavala, Mine Özerden, Çiğdem Mater, Ahmet Özer, Rıza Akpolat, Alaattin Köseler, Resul Emrah Şahan ve Murat Çalık'ı selamlıyorum. Vatan'daki, Silivri'deki canları selamlıyorum.