Haberet'ten günün bombası: Yenidoğan Çetesi olayında adı geçen Mehmet Müezzinoğlu konuştu

Haberet Yazarı Halil Kurbetoğlu, Yenidoğan Çetesi olayını eski Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'ya ve olayda adı geçen hastanelerden birinin sahibi olan eski Sağlık Bakanlarından Mehmet Müezzinoğlu'na sordu. 

Kurbetoğlu, iki tarafla da yaptığı görüşmeyi şu sözlerle aktardı. 

"ARAŞTIRILMASI TALİMATINI FAHRETTİN KOCA VERDİ"

"Sağlık Bakanlığı açısından çok büyük bir skandal bu. Tabii bu skandalla ilgili bakanları, bakanları yakın çalışma arkadaşlarını aradım. Bizzat en yakınlarından aldığım bilgiler şunlar. Birincisi onlara şunu sordum. Mesela Fahrettin Bey'le ilgili iddialar ortada dolanıyor. Fahrettin Bey'le ilgili konu şu. Sizin bakanlığınız döneminde bu konu gündeme geldi mi? Geldiyse ne yaptınız diye sordum. Fahrettin Bey'in ekibinden aldığım bilgi şuydu: Bir yıl önce bu iddialar Fahrettin Bey'in önüne geliyor masasına geliyor. Fahrettin Bey bu konuyu direkt olarak teftiş kuruluna talimat vererek araştırılmasını istiyor. Daha sonrasında Teftiş Kurulundan ortaya çıkan bilgilerle, bulgularla bu işin teknik takibine vardırana kadar, emniyet ve yargı ulaşmasına kadar Fahrettin Bey bizzat kendisi emir verdiğini, talimat verdiğini ve işin üstünün örtülmesini istemediğini söylediler.

"ÖNLENMESİ İÇİN YÖNETMELİK DEĞİŞTİRİLDİ"

İkinci aldığım onlardan bilgi. Özel bazı hastaneler yeterli kapasiteleri olmadığından dolayı doktor hemşire gibi bazı yeterlilikleri sağlayamadıklarından dolayı yoğun bakım ünitelerini bu iddianamede adı geçen firmaya vermiş. Yani ihaleyle onun işletmesine vermişler. Şimdi burada zaten yönetmeliğe aykırı bir durum var ama diyelim ki bir şekilde kılıfına uydurup bu hastaneler çalıştı. Fahrettin Bey bu durumu da fark ediyor. Mesela çok uzak hasta çok uzak olmasına rağmen ilgili hastanelere transfer edildiğini ve bu yolla o hastanelerin çok fazla para SGK'dan aldığını anlayınca bir kural getiriyor. Hasta ilk önce üniversite hastanesine gidecek. Daha sonra en yakın hastanelere gidecek. Yani devlet hastaneleri eğer en yakında devlet hastanelerinde yer yoksa yine hastanın evine en yakın özel hastanelere gidebilir diye bir kural getiriyor. Bunu önleyebilmek için.

MEHMET MÜEZZİNOĞLU: KİMİN HATASI VARSA BEDELİNİ ÖDESİN

Tabii burada ismi geçen iddianamede adı geçen hastanelerden biri de yine eski sağlık bakanlarından Mehmet Müezzinoğlu. Tabii o da iddianamede geçiyor. Ben direkt kendisini aradım. Çünkü Sağlık Bakanı olması itibarıyla eski sağlık bakanlarından biri olması itibarıyla iddianamede adı geçmesi çok önemliydi. Kendisini aradım Sayın Bakan'a şunu sordum. Daha önce de kendisine bir röportaj yapmıştık. Tanışıyorduk. Sayın Bakanım dedim ben sizin kişiliğinizi biliyorum. Nasıl bir insan olduğunuzu biliyorum ama çok vahim iddialar var. Ve iddianamede sizin de hastanenizin adı geçiyor. Eski bir sağlık bakanı olarak. Birinci sorum. Bu konudan haberiniz var mıydı? Yani hastanenizin böyle bir firmayla yoğun bakım ünitesinde Böyle bir ihale usulü çalıştı ve işletmeni biliyor muydunuz? Dedim. Evet yani bu iddiayı yalanlamadı. Bu konudan bilgili olduğunu biliyoruz. Bu bir. İkincisi peki dedim açıklamanız nedir ve süreci nasıl yönetiyorsunuz? Yani sizin hastanenizde bebeklere yönelik böyle bir skandal yaşandı mı? Kendisinin dediği şu. Net bir şekil biz inceledik. Bizim incelememize göre herhangi bir ahlaki, vicdani ve yasal sınırı aşmadığımızı ve bu konuda böyle bir sıkıntımız olmadığını, bana getirilen verilerden yola çıkarak şimdilik söylüyorum. Tabii dedi bu aslında şu an yargıya intikal etmiş bir konu. Çok fazla yorum yapmam da doğru değil. Ama şunu biliyorum dedi. Biz dahil olmak üzere kendi haklarına ve kendisine dahil olmak üzere biz dahil olmak üzere dedi. Her kimin hatası varsa bedelini ödesin dedi. Çok net bir şekilde. Üstü örtülmesin. Üzerine gidilsin ve kimin hatası varsa bedelini ödesin dedi. Çünkü bu insan sağlığıyla bir konudur. Bebeklerin hayatıyla ilgili bir konudur. Asla üstü örtülmemelidir dedi. Çok net bir şekilde söyledi.

"ÇOCUK UZMANI BULMAK ÇOK ZOR"

Ama biz dedi yirmi beş yıldır hastanelik hastane işletiyoruz. Hem hekimim, hem kendim bir doktor olarak, insan sağlığıyla alakadar bir insanım. İnsan sağlığının e kadar önemli olduğunu, hayati bir konu olduğunu bilen, sağlık bakanlığı yapmış tabii ki böyle bir şeyi biz o şahsın, o firmanın 112'yle ilişkili olduğunu böyle bir yolla işte hasta getirdiğiyle ilgili bir bilgimiz olamazdı dedi. Çünkü bir şeyin altını daha çizdi ki bu konunun da konuşulması lazım. Çocuk uzmanı şu anda bulmak çok zor. Hastanelerde. Ve bakanlık şöyle bir şey çıkartmış. Aynı doktora üç tane hastanede çocuk uzmanı olmadığı için çalışma izni vermiş. Dolayısıyla bu konuda bazı hastanelerde iki üç yerde bir doktorun çalıştığını görebilirsiniz dedi. Bu zaten bütün problemler çocuklarla ilgili bu uzman doktorların yeterince olmamasından kaynaklanıyor gibi bir açıklama yaptı.

Türkiye'yi şu anda ciddi anlamda etkileyen skandalla ilgili çok net bir şekilde biz dahil olmak üzere kimin hatası varsa bedelini ödesin demesi bence önemliydi. Dediğim gibi özetlersek Fahrettin Bey döneminde bu teftiş kurulunu harekete geçirerek bir yıl önce olayın üstü örtülmeden yargıya intikal ettirilmesi ve araştırılması sağlanıyor. Hatta Fahrettin Bey görevi bırakırken dahil olmak üzere konuyla ilgilenip ne durumda olduğunu sorguluyor. İlgili bazı önlemler alıyor. Hangi önlemler aldığını açıklamıştım. İşte bir öncelikle 112'den gelen hastaların işte devlet hastanelerine yönlendirmesi, üniversite hastanelerine yönlendirilmesi, yer yoksa eğer en yakın özel hastaneye götürülmesiyle ilgili kendi içinde teamüller oluşturuyor.

MÜEZZİNOĞLU HALA O FİRMAYLA ÇALIŞIYOR MU?

Tabii ki şunu da sordum. Fahrettin Bey'in ekibine sordum. Hem de Müezzinoğlu'nun direkt kendisine sordum. Bu firmayla çalışılıyor mu hala? Şu anda o firmayla tabii ki çalışılmadığını söylediler. Bu iddialar ortaya çıktığı andan itibaren eee firmayla kesildiğini söylediler. Bunun yasal olup olmadığını sordum kendilerine. Yani bu şekilde bir hastanenin kendi yoğun bakım ünitesini bir başka şirkete verip işlettirmesi yasal mı dedim. Bu konuyla ilgili de kafa karışıklığı var. Aslında yasal değil diyen de var. Yasal diyen de var. Sanırım şöyle Türkiye'de bu konuyla ilgili ciddi bir problem var. Sağlıkla ilgili ciddi bir problem var bence. Doktorların burada her türlü manipülasyonuna açık bir sistem olduğunu düşünüyorum. Bir gazeteci olarak üzerine gidilmesi gerektiğini düşünüyorum.

Bir hastanenin kendi dışında yani sonuçta ben bakanlık veya devlet o hastaneye o yetkililere bu yönü vermiş. Şartlar dahilinde sen orada olmayan o belgede o izinleri almamış bir firmaya bu sadece bu hizmeti bize yapsın diye veremezsin diye düşünüyorum. Çünkü yönetmelikte de böyle bir şey var. Hastane bir başkasına devredemez diye orada ibare geçiyor ama yine de bunlar verilebiliyor. Sonuçta çok acı çok elim bir olay. Hatta şu an herkes benim yeni doğum yapacak olan arkadaşlarım var. Onlar da tedirginler. Ya bizi de hastaneler acaba tutacaklar mı bu kadar fazla diye. Tedirgin olmuş durumda insanlar. Ve uzun yıllardır devam ettiğini de düşünüyoruz bu olayın. Yani 2017,2018'den beri devam ettiğini düşünüyoruz daha çok yeni olduğu için yeni bilgilere ulaştıkça da bilgilendireceğiz.