FETÖ elebaşı Fetullah Gülen öldü! Örgütte şimdi ne olacak?

FETÖ elebaşı Fetullah Gülen, kaçak olarak yaşadığı ABD'de öldü! Peki örgütte bundan sonra neler olacak? FETÖ'nün Türkiye'de bıraktığı dini ve sosyolojik hasar ne? Gazeteci Kemal Öztürk, Haberet'e analiz etti.

Abone ol

1999 yılında Türkiye'den kaçarak ABD'ye sığınan silahlı terör örgütü elebaşı Fetullah Gülen öldü. Terörist elebaşının ölümünü örgüte yakın siteler ile yeğeni duyurdu. Güvenlik kaynaklarından alınan bilgiye göre, Gülen'in 20 Ekim'de öldüğü ancak örgütteki kanlı para kavgası nedeniyle gizlendiği öğrenildi.

FETÖ'nün Türkiye'de bıraktığı tahribatı ve bundan sonra örgütte neler olacağını gazeteci Kemal Öztürk'le konuştuk. 

"DİNE VERDİKLERİ ZARAR ÜZERİNDE YETERİNCE DURULMADI"

"FETÖ'nün ülkeye verdiği zararları yeterince analiz ettiğimiz kanaatinde değilim. Evet devlete vermiş olduğu bürokrasiye vermiş olduğu zararları epeyce konuştuk. Yargıda, Emniyet'te, Ordu'da bunların tahribatlarını konuştuk. İşte gidermeye çalıştık. Fakat dine ve sosyolojiye verdiği zararlar üzerinde yeterince durulduğu kanaatinde değilim. Gençler arasında yaygınlaşan, yaygınlaştığı söylenen deizm ya da dinden uzaklaşma, soğuma gibi meselenin en büyük müsebbiplerinden bir tanesi FETÖ'dür. İnsanlara din kisvesi altında gizli kayıt yapan kaset şantajı yapan insanların mahremiyetini gözleyen, çalan, çırpan, böyle bir cemaatin dini bir kisve, dini bir maske kullandığı için dine karşı biraz mesafeli oldular maalesef.

"DİNDARLARLA SEKÜLERLER ARASINDA UÇURUMU DERİNLEŞTİRDİ"

Ayrıca din anlayışının yani içki içmeyi serbest bırakan başörtüsünü açmayı helal sayan işte bu tür şantaj yapmayı, gizli kayıt yapmayı, insanların şirketlerine çökmeyi helal sayan bir din anlayışı da var ayrıca. Kendinden başka bütün cemaatleri, dini anlayışları din dışı bu cemaatin bana göre dine, dini hayata, dini terminolojiye ve gençlerin inanç dünyasına verdiği zararı yeterince tartıştığımızı düşünmüyorum. Bu konuda yeterince araştırma da yapıldığını düşünmüyorum. Sosyolojik olarak toplumda büyük bir paralizasyon yani dindarlar ve sekülerler arasındaki uçurumu derinleştirdi. Her iki tarafın birbirlerine daha fazla hasım olmasına da neden oldu. O açıdan sosyolojik olarak FETÖ nasıl bir tahribat yarattı ve neye mal oldu konusunu da iyice incelediğimizi düşünüyorum. Bu alanda yeterince bilimsel araştırma da yapılmadı. Bu ölüm sonrasında bunların tekrar gündeme gelmesini ümit ediyorum ve yaşanan travmanın yarattığı tahribatın boyutlarını ölçmemiz lazım ki buna yönelik tedavi yöntemleri, rehabilitasyon yöntemleri, bulalım, yapalım, uygulayalım. Ve yeniden normalleşelim.

"ABD PARÇALANMIŞ ÖRGÜTÜ YÜK OLARAK TAŞIMAZ"

Cemaatin parçalanacağı aşikar. Bölüneceği, işte içeride bir güç savaşının olacağı aşikar. Bir süreden beri zaten kendi içlerindeki itiraflar, kendi işlerini kavgalar bunu gösteriyordu. Ne yönde evrilecek, ne yönde parçalanacak. Bunu zaman içerisinde göreceğiz ama bunun çok büyük bir ivme yaratacağını düşünmüyorum. Kritik mesele Fetullah Gülen'in liderliğiydi ve onun zihninde gizlenmiş örgütün en yakın isimlerinin bile bilmediği sırlar vardı. Maalesef onları öğrenemedik. Daha önemlisi iki yüzden fazla şehit var 15 Temmuz'da üç bine yakın gazi var yaralı var, bunların hesabını da soramadık. Bu açıdan biraz buruk bir şey bizim açımızdan. Hesabını sormamız gerekirdi mahkemede. Adaletin önüne çıkarmamız gerekirdi ama cemaatin güç kaybedeceğini söyleyebiliriz. Bundan sonra kendi içlerindeki kavgalar sonucunda. Birkaç parçaya bölünmüş cemaat yapıları, işte örgüt yapıları oluşacak. Her örgütte bu iş böyledir. Her gizli örgütte.

Asıl lider ortadan kalktığında daha küçük liderler ortaya çıkar ve örgütün bir kısmını kopartır bu yaşanmış bir şeydir. Türkiye'nin bu parçalanma sırasında bunun ipini elinde tutan Amerika'yı ikna ederek en azından geride kalan lider konumunda bulunan suçluların iadesi konusunu gerçekleştireceğini ümit ediyorum. Bu yönde bastırmak lazım. Avrupa'da ve Amerika'da örgütün üst düzey yöneticileri var. Onlar da FETÖ kadar tehlikeli insanlar. Türkiye düşmanı insanlar. Onların iadesi konusunda daha hızlı hareket etmek, daha baskın hareket etmek lazım. Ben Amerika'nın örgütü hemen gözden çıkaracağını düşünmüyorum ama güç kaybetmiş, kullanılamaz hale gelmiş bir örgütü de yük olarak taşımaz. Bunu da akılda tutmak ve devlet olarak bu yönde bastırmak lazım."

Özgür Özel'den Selahattin Demirtaş sözleri: Önemi kalın şekilde çizilmeli! Gündem "Azrail inşallah benim silüetimde gelmiştir" Gündem Yenidoğan Çetesi'nde yeni gelişmeler Gündem Bakan Fidan Gülen'in ölümünü doğruladı Gündem