Ekrem İmamoğlu'ndan siyasi yasak kararı sonrası ilk açıklama! Cumhurbaşkanlığı adaylığına göz kırptı: Benim hala gençliğim var

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, yargılandığı YSK üyelerine hakaret davasında 2 yıl 7 ay 15 gün hapis cezası almasının ardından ilk olarak "Halkın verdiği yetkiyi öyle bir avuç insan alamaz. Mücadelemiz daha güçlü başlıyor Allah'ın izniyle." açıklamasında bulunmuştu.

Cezanın açıklanmasından bir süre sonra İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener Saraçhane'de vatandaşlara seslendi. 

İmamoğlu'nun açıklamaları şöyle;

"YARIN ALTILI MASANIN LİDERLERİYLE BİRLİKTE OLACAĞIZ"
Yarın altılı masanın liderleriyle birlikte olacağız. Zamanını sizinle paylaşacağım. Yarın halkımızı buraya davet edeceğiz. Birlikte konuşacağız, birlikte dertleşeceğiz ama aydınlık günlere birlikte bakacağız. Bu dava Türkiye'nin düştüğü durumun özetidir. 

"KEŞKE BU DAVA HUKUK DAVASI OLSAYDI"
Bu dava ülkede adaletin kalmadığımın hesabı. Bu dava, adalet ve demokrasi gibi ulvi değerleri getirmek istemeyenlerin yönettiği bir davadır. 'Devlet biziz, millet biziz, her şeyin sahibi biziz' diyenlerin hukuku yok sayarak, bir avuç insanın istediği yörüngeye oturmak isteyenlerin ortaya koyduğu iradeyi yönetenlerin davasıdır. Keşke bu dava bir hukuk davası olsaydı, adalet önünde bir yargılanma süreci olsaydı. Aslında bu dava var olan süreçte bozuk düzen diye tarifleyeceğimiz bir düzenin davasıdır. Bu bozuk düzenin sahibi olan bir avuç insan artık mertçe, dürüstçe mücadele etmeyi de bırakmışlardır. Kendi düzenlerini korumak için alavereye dalavereye başvurarak iş ve işlemleri yürürlüğe koyan insanların sürecidir.

"BU KARARI ALDIRAN ZAT, BU SÖZLER SENİN DEĞİL Mİ, BU SÖZLER SENİN DEĞİL Mİ?"
Seçimi vermek istemediler, söke söke aldınız. 6 Mayıs'ta seçimi iptal ettiler, tokadı misli misli attınız ama doymadılar. Doymadılar, doyamadılar. Değerli hemşerilerim bugünkü davada verdikleri ceza, ortaya koydukları irade çirkin bir sonuçtur. Bu yol yanlış bir yoldur, çünkü adalet gün gelecek yargıyı siyasallaştıranlara da lazım olacaktır. Bu kararı aldıran zat, bu sözler senin değil mi, bu sözler senin değil mi? Bu sözler bu belediyeni başkanıyken sizinle ilgili alınan, bu kararla ilgili yaptığınız konuşmalar. Cümleler o cümleler. Görüyorsunuz değil mi? Nereden nereye...

"BENİM HALA GENÇLİĞİM VAR! 2023'TE HER ŞEY ÇOK GÜZEL OLACAK"
Yarın yine burada olacağız, sizleri davet edeceğiz ve dertleşeceğiz. Demokrasi için mücadele edeceğiz. Bu ülkenin adalete merhamete ve vicdana ihtiyacı var. Bu ülkenin umuda ihtiyacı var. Umudunuz eksik olmasın.  Bizim 2023 ideallerimiz var. Hep birlikte, omuz omuza, gece gündüz çalışacağız. Milletimizi aydınlık günlere taşımak adına, 2023 yılında seçimlerde bu ülkenin üstüne çökmeye çalışan zihniyeti hep birlikte göndereceğiz. Bizi yıldırmak isteyenlere buradan söyleyeyim. Aradan 3.5 sene geçmiş olabilir ama benim hâlâ gençliğim var gençliğim! Hâlâ umudumuz yüksek! Sizden söz almak istiyorum. 2023'te her şey çok güzel olacak. Ankara duysun, bugün o mahkemeye müdahale eden Ankara duysun! Her şey çok güzel olacak!"