Buket Aydın ile Yüz Yüze programının konuğu Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici: Kapımız herkese açık

Buket Aydın ile Yüz Yüze programında partisinden gidenlere seslenen Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici, "Biliyorum öfkeniz var. Şu kırgınlıklarınızı bir kenara bırakacaksınız. Bu anlamda ben varım diyen herkese BBP açık." dedi. Buket Aydın'ın Yavuz Ağıralioğlu sorusuna da cevap veren Destici, "Sadece Ağıralioğlu'na değil gelmek isteyen herkese kapımız açıktır." ifadelerini kullandı.

Abone ol

Haber Global ekranlarında yayınlanan Buket Aydın ile Yüz Yüze programının konuğu, Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici çağrıda bulundu.

Partisinden gidenlere seslenen Destici, "Biliyorum öfkeniz var. Şu kırgınlıklarınızı bir kenara bırakacaksınız. Bu anlamda ben varım diyen herkese BBP açık." dedi.

Buket Aydın'ın "Yavuz Ağıralioğlu'na da mı açık?" sorusuna cevap veren Destici, "Sadece Ağıralioğlu'na değil gelmek isteyen herkese kapımız açıktır." ifadelerini kullandı.

Destici'nin açıklamaları şöyle;

"Siyasi partiler bizim şahsi şirketimiz ya da malımız değil. BBP, BBP camiasının bir organizasyonudur, Muhsin Yazıcıoğlu'nun bize emanetidir. Gidenler tekrar BBP'ye dönmek isterlerse, özellikle Türk milliyetçileri, ülkücüler, ben partililere dedim ki "Biliyorum öfkeniz var, bunları bir tarafta düşünün, terazinin diğer tarafından devletin istikbali var. Şu kırgınlıklarınızı bir kenara bırakacaksınız." Bu anlamda ben varım diyen herkese BBP açık. Sadece Ağıralioğlu'na değil, ben genel bir çağrı yapıyorum, bütün Türk milliyetçilerine. Kim olursa olsun iyi niyetli bir şekilde gelmek isteyen herkese kapımız açıktır.  

Bence İYİ Parti tarih oluyor. Oylarında yüzde yüze yakın düşüş görüyoruz. 

"KIZILAY BAŞKANI AFFINI İSTEMELİ"
Kızılay'ın çadır satma hadisesi ortaya çıktı ve bir de konserve falan da satmışlardı. Biz ilk günden itibaren deprem bölgesindeydik. Bizim bir aratama kurtarma ekibimiz var, 20 tim bunlar, onları hemen bölgeye sevk ettik. Sen böyle bir dönemde nasıl çadır satarsın ya? Bu olay kabul edilemez, Kızılay çadır satamaz. Herkes çadır peşine düşmüşken Kızılay deposundaki çadırı satamaz. Ne kadar çadır varsa ilk gün bölgeye sevke etmesi gerekiyordu. Şöyle bir sonuç çıktı ortaya, halkın bir kesimi Kızılay'a güvenmiyor. Kurumun başındaki arkadaşın şahsiyetiyle hiçbir derdimiz yok. Eğer insanlar mevcut başkan yüzünden Kızılay'a kan vermiyorlarsa, o zaman Kızılay başkanına düşen sorumluluğun gereği kendi itibarını kurtarmayı değil Kızılay'ın itibarını kurtarmalı ve affını istemeli. Daha fazla zarar vermemeli. Tekrar ediyorum, şahsıyla hiçbir derdimiz yok. Sorumluluğunu yerine getirsin, büyüklükse de onda kalsın. 

Kan bağışı yapılmamasını teşvik etmek asla kabul edilemez. Herkesin konuştuğuna dikkat etmesi gerekir.

FURKAN YAZICIOĞLU İLE KILIÇDAROĞLU'NUN GÖRÜŞMESİ
O görüşme tamamen şehit Muhsin Yazıcıoğlu başkanımızın şehadet, dava süreci ile ilgili. O dönemde Furkan evladımız Cumhurbaşkanımız ile de görüştü. Ama ne yazık ki sayın Kılıçdaroğlu ve CHP'li çevreler istismar ettiler. Ama Allah büyük, gitti ayağı bir seccadeye dolandı. Özellikle gitti bastı demek haksızlık, insafsızlık olur ama bu şunu gösterdi, bizim inanç ve kültürümüze uzak bir insan sayın Kılıçdaroğlu. Birileri belli ki ondan önce orada namaz kılmış. Dini değerlere kıymet vermiyor, bir de uzak. Seccadenin bir anlamı, manası var. Seccade, namaz kılındıktan sonra toplanır, kaldırılır. Ya da baş kısmını çevirirler ki buraya yüz değdiği için ayak değmesin diye. Bu kültürden uzak olduğu anlaşılıyor.

HÜDA-PAR VE YENİDEN REFAH'IN 6284 TUTUMUNU DESTEKLİYOR MU?
Biz her fikir, her konuda ölçülü olduğumuz gibi burada da aynıyız. Beni bu dünyada en çok üzen şeyler, bir kız çocuğuna yapılan taciz tecavüz. Ya da bir kadının şiddetle öldürülmesi. Çünkü savunmasız. Savunmasız bir insanın öldürülmesi asla kabul edilebilir değil. Bırakın bunları kaldırmayı, biz BBP olarak idam gelsin diyoruz. 2 şeyle ilgili idam gelsin diyoruz; 1 pedofili, 2'ncisi ise sonu ölümle biten terör eylemleri için. Kadın erkek diye ayırmak da çok doğru değil, insan olarak, aile olarak bakmamız lazım. Kadını şiddetten korumamız lazım, çocuğu da korumamız lazım. Şiddetin tamamına karşı önlemleri artırmamız lazım. Süresiz nafaka ile ilgili bizim de bazı fikirlerimiz var. Türklerde kadının çok önemli bir yeri var. Bizim kendi doğrularımız ve fikirlerimiz var. Programımızda bunlar çok açık bir şekilde yazıyor. Şiddetin her türlüsüne karşıyız. Çocuğa ve kadına yapılan şiddeti asla kabul etmiyoruz. 

"DOĞRU BULMUYORUM"
İnfaz yasasına ben Meclis'te evet demedim. Kişilerin kişilere karşı suçlarında devletin af yetkisini kullanmasını doğru bulmuyorum. Devlet kendisine yönelik suçları affedebilir. İnsanlar bir acı yaşamışlar, onları devletin affetmesini doğru bulmuyorum. 

90 bin taşeron işçi mutlaka kadroya geçmeli. Ben taleplerin hepsini yazılı olarak sayın Cumhurbaşkanımıza verdim. Ücretli öğretmenler mesela, haftada 30 saat derse giriyorsunuz, elinize 6 bin lira geçiyor. Bu ücretlerin hemen yüzde yüz artırılması lazım. Şimdi 40 bin öğretmen atanacak, biz 100 bine çıksın istiyoruz. Biz BBP olarak takipçisiyiz. Asgari ücret 6 ayda bir belirlensin diyen de ilk biziz."

Mustafa Destici: 'Tito artığı' sözlerimin arkasındayım Gündem Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan 'online eğitim' yanıtı: Bay bay Kemal ve yavrucukları... Gündem İstanbul'da bulunan surlarda çökme: 1 ölü Gündem Depremde yıkılan Galeria Sitesi'nin müteahhidi tutuklandı! Gündem